yetki kuralı ve genel yetki kuralı dışındaki alternatif yetki kuralına bakılması gerektiğini, zira HMK'nın 6. maddesinde; '' genel yetkili mahkeme davalı

bulunmadığı, maddi tazminat talebi isteminin İBB açısından gerçekleşmediği, dava konusu olayda genel yetkili mahkemenin İdare Mahkemesi olduğu, hususlarına

arasındaki sözleşmenin 3. maddesinin 1. bendinde İstanbul Mahkemelerinin yetkili oldukları belirtildikten sonra, 2. bentte genel yetkili mahkemelerin de

şartı, genel yetkili mahkemelerin yetkisini kaldırdığından, Türk Mahkemesinde dava açılamayacağı, yetki sözleşmesinin tarafları tacir olduğundan, tacirler

yürürlükte bulunan 6100 sayılı Kanunun 6 ncı maddesinde genel yetkili mahkeme düzenlenmiş ve genel yetkili mahkemenin, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın

davalı taşıyıcıdan rücuen tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptaline ilişkindir. HMK'nın 6. maddesi gereğince bir davada genel yetkili mahkeme davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir. Öte yandan, sözleşmeden doğan uyuşmazlıklarda, aynı kanunun

tarihli dilekçesi ile icra müdürlüğünün yetkisine ve borca itiraz ettiğini, HMK uyarınca davalının yerleşim yeri genel yetkili mahkeme sayılmış olsa da ... etmiştir. Davalı vekili özetle; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 6. maddesine göre, genel yetkili mahkemenin, davalı gerçek veya tüzel kişinin ... yerinin genel yetkili mahkeme olsa da taraflar arası alacak-borç ilişkisi ticari defter kayıtlarında da görüleceği üzere sözleşmeye dayandığından HMK madde ... takibine yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir. HMK’nın 6.maddesi gereğince bir davada genel yetkili mahkeme, davalının yerleşim yerinin bulunduğu yer

yetkiyi düzenleyen 6. maddesinin birinci fıkrasına göre; "Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri

etmek zorunda olduğunu, Sigorta Tahkim Komisyonu'na yapılan başvuruda, dosyanın genel yetkili mahkemelerce çözümlenmesi gerektiğine işaret edildiğini

HMK'nın 6. maddesi uyarınca genel yetkili mahkeme olan, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesinde görüleceği