Toplam: 101.880
etmiştir. CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın 15 günlük hak düşürücü süre içerisinde açılmadığını, davalı iflas idaresinin vermiş olduğu alacak ... 07.10.2015 tarihinde tebliğ edildiği, 19.10.2015 tarihinde açılan iş bu davanın 15 günlük hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır. İstinaf yoluna
borca itiraz edilmesi üzerine, İİK'nın 67.maddesi uyarınca hak düşürücü süre içerisinde itirazın iptali istemiyle eldeki dava açılmıştır. Yargılama
bulunduğunu, davanın hak düşürücü süre yönünden reddine karar verilebilecek olmasının değerlendirilmemesinin yerinde olmadığını, ilk derece mahkemesi ara
karar verildiği, itirazın iptaline yönelik iş bu davanın hak düşürücü süre içerisinde açıldığı, uyuşmazlığın davacı yanın takip çıkışı kadar davalıdan
girilmeden öncelikle yetkisizlik kararı verilmesi gerektiğini, davanın öncelikle müvekkili şirket yönünden husumet yokluğu, yetkili mahkemede ve/veya hak düşürücü süre içinde açılmadığından ve bu talebin reddi halinde zamanaşımı defi nedeniyle, davanın dilekçede açıklanan diğer sebeplerle esastan reddine
. Maddesinde hüküm altına alınan bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı görülmüştür. Bilirkişi 19.03.2024 tarihli raporunda özetle, davacı tarafın
iş bu davanın ise bir yıllık süre geçtikten sonra açıldığını, iş bu sürenin hak düşürücü süre olduğunu ve bir yıllık hak düşürücü sürede açılmayan iş
günlük hak düşürücü süre geçtikten sonra 15/01/2020 tarihinde açıldığı, davacı vekilince dava açılmadan arabuluculuğa başvurulduğu, ancak kayıt kabul ... varılamadığına ilişkin son tutanağın 09/01/2020 tarihinde düzenlendiği, arabuluculuk aşamasında geçen süreler dikkate alınsa bile 15 günlük hak düşürücü sürenin dolduğu gerekçesiyle Hak düşürücü süre içinde açılmayan davanın REDDİNE karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili istinaf dilekçesinde; Mahkemenin ... , arabuluculuk sürecinin 09.01.2020 tarihinde sonlandığını, akabinde 15.01.2020 tarihinde ise huzurdaki davanın açıldığını, davanın 15 günlük hak düşürücü süre
ihyası için TTK geçici 7.maddesi gereğince öngörülen .. yıllık zamanaşımı süresinin dolduğunu, 5 yıllık hak düşürücü sürenin dolması nedeniyle davanın ... davacı lehine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmesi uygun görülmüştür .... Yine anılan maddede ihya davası açmak için 5 yılllık hak düşürücü süre öngörülmüş ise de bu sürenin usulüne uygun bir terkin işleminden itibaren başlatılacağı, mevcut durumda sicil kayıtlarına göre şirketi temsile yetkili kişilere ayrıca tebligat yapılmaması nedeniyle usulüne uygun bir terkin işlemi yapılmadığı bu nedenle hak düşürücü sürenin uygulanamayacağına kanaat
izni alınmasıyla sözleşmenin sona ereceğinin kararlaştırıldığı ve de artık sözleşmenin sona erdiğini, hak düşürücü süre içerisinde davanın açılmadığını