4.2.Bu Çalışmadaki Temel Yaklaşım ve Çalışmanın Hedefi
Ne var ki yapay zekâ, güncel olarak hukukçuların muhtemelen önemli bir kesimi açısından anlaşılması görece zor ve tam ne olduğu kestirilemeyen bir kavram ve alan niteliğinde gözükmektedir. Esasen sadece hukukçular açısından değil, doğrudan yapay zekâ alanı dışında kalan birçok kesim açısından da yapay zekâ ve bu alandaki gelişmelere ilişkin benzer bir tespit yapmak pek muhtemelen mümkündür. Kaldı ki doğrudan yapay zekâ alanıyla iştigal edenler, bu alandaki gelişmeleri aktif olarak biçimlendirip, katkıda bulunup dönüştürenler, ilgi duyup üzerine kafa yorup inceleme yapıp değerlendirmelerde bulunanlar ve olumlu/olumsuz yönde eleştirel bakanlar arasında dahi yapay zekânın ne olduğu/olmadığı, ne yönde geliştiği/gelişeceği, potansiyeli ve sınırları, geleceği ve sair hususlarda farklı yaklaşımlar ve değerlendirmeler bulunmaktadır. Bütün bunlar, bu tür bir yeni, çok yönlü ve belirsizlikleri de kendi içinde barındıran gelişim sürecinin niteliğinden (doğasından) kaynaklandığı gibi genel olarak da olağan görülebilecek hususlardır. Diğer taraftan ifade etmek gerekir ki, bu alanda, dışarıdan görülebildiği kadarıyla her geçen gün yeni gelişmelerle yüklü, son derece aktif, akışkan, çok yönlü ve hızlı bir süreç yaşanmaktadır. Bunun da yaşananları kavramayı ve buna uygun şekilde örneğin hukuki değerlendirmeleri yapmayı zorlaştırdığı rahatlıkla söylenebilir. Her halükarda güncel olarak öne çıkan ve çok tartışılan kısımları itibariyle yapay zekâ alanındaki gelişmelere dışarıdan bakıldığında bunların, daha önceki teknolojik gelişmelerden çok daha özgün…
Yapay zekânın özellikle bilişim, istatistik, matematik, veri, bilgisayar, yazılım gibi doğrudan işin mutfağında bulunan bilim alanlarındaki insanlar…
Açık ve tartışmasız olan bir husus, bu alana dair hukuki değerlendirmelerin yapılabilmesinin,…
Bu açıdan aşağıda en temel hatlarıyla bu alana dair temel yapı, ilke ve bilgiler…