GENEL GEREKÇE
Türkiye 78 milyonu aşan nüfusu ile nüfus büyüklüğü açısından dünyada onsekizinci sırada yer almaktadır. 29.6 yaş ortalaması ile de Avrupa'nın en genç ülkelerinden biri durumundadır. Sürekli büyüyen ekonomisi ile gelecekte dünyanın en büyük on ekonomisinden biri olması beklenmektedir. Bu büyümeyi sürekli kılmak, büyümenin getirdiği toplumsal ve ekonomik sorunları aşabilmek ve her anlamda rekabetçi olmak için ülkemizin her yönden gelişmesi gereklidir. Bu gelişmeyi sağlamak için eğitim oldukça önemli olup, Millî Eğitim Bakanlığınca yürütülen eğitim-öğretim hizmetlerinin daha çağdaş, daha verimli ve daha yüksek standartlarda verilebilmesi amacıyla 652 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile bazı kanun ve kanun hükmünde kararnamelerde düzenleme yapılmaktadır.
Bu amaca yönelik olarak 652 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Müsteşar Yardımcılığı, teftiş, hukuk hizmetleri, mesleki teknik eğitimin iş ve işlemleri, özel öğretim, akademisyenlerin okul müdürlüğü, özel eğitim ve yurtdışına gönderilen öğrencilerle ilgili çeşitli düzenlemeler yapılmaktadır.
Millî Eğitim Bakanlığı tarafından veya Millî Eğitim Bakanlığının denetiminde sunulan hizmetlerin etkili, ekonomik ve verimli sürdürülmesini sağlamada denetim hizmetleri önemli bir yer tutmaktadır. Denetim faaliyetlerinin bu amaçları, gerçekleştirecek şekilde kurgulanması önem arz etmektedir. Bu doğrultuda denetim hizmetlerinin tek elden yürütülerek, eğitim hizmetlerinde muhtemel hataların giderilmesi, eksikliklerin tamamlanması ve hizmet sunumunda beklenen kalite düzeyinin yakalanması hedeflenmektedir. Denetim hizmetlerinin merkezden yürütülmesi, hizmet alanındaki bütün kurumların düzenli aralıklarla denetlenmesi ve bu hizmeti sunanlara etkin olarak rehberlik yapılmasına imkân verecektir. Bununla birlikte eğitim-öğretim, yönetim ve denetim hizmetlerinin yerel etkilerden uzak, çağdaş bilimin öngördüğü nesnel olgulara dayalı olarak sürdürülmesine önemli katkı sağlayacaktır.
Tasarı ile, çıraklık eğitiminin altyapısının güçlendirilmesi ile meslek lisesi ve üniversite öğrencilerinin staj yapmalarını özendirici tedbirlerin alınması hususlarına ilişkin düzenlemeler yapılmaktadır.
1416 sayılı Kanun kapsamında yurtdışına gönderilenlerle ilgili olarak çeşitli sıkıntılar yaşanmakta ve mağduriyetler doğmaktadır. Bu sıkıntıların ve mağduriyetlerin giderilmesine yönelik düzenlemeler yapılmıştır.
2547 sayılı Kanunun 53 üncü maddesinin (b) fıkrasının ikinci cümlesinde yer alan hangi fiillere hangi disiplin cezasının uygulanacağı, sayılan kişilerin disiplin işlemleri ve disiplin amirlerinin yetkileri, Devlet memurlarına uygulanan usul ve esaslar da gözönüne alınmak suretiyle Yükseköğretim Kurulunca düzenleneceğine ilişkin hüküm Anayasa Mahkemesinin 14/1/2015 tarihli ve K.: 2014/100, K.:2015/6 sayılı Kararı ile iptal edilmiştir. 657 sayılı Kanunun 1 inci maddesinin üçüncü fıkrasında özel kanunlarına atıfla bulunulan yükseköğretim personeline uygulanmakta olan ve 2547 sayılı Kanunun 53 üncü maddesine dayanılarak çıkarılmış bulunan 21/8/1982 tarihli ve 17789 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Yükseköğretim Kuramları Yönetici, Öğretim Elemanı ve Memurları Disiplin Yönetmeliğinin Anayasa Mahkemesi kararında belirtilen hususları düzenleyen hükümlerinin yasal dayanağı kalmadığından, konu hakkında yasal düzenleme yapılması zarureti hâsıl olmuştur. Bu çerçevede ilgili maddelerdeki değişiklikle, yükseköğretim personeline uygulanan disiplin suç ve cezaları, disiplin cezası vermeye yetkili amir ve kurallar, disiplin soruşturmasının temel ilkeleri, savunma hakkı, görevden uzaklaştırma ve itiraz başta olmak üzere disiplin işlemleri düzenleme altına alınmıştır.
Ülkemizde yükseköğretime olan talep sürekli artmaktadır. İkinci öğretim ya da açıköğretim yoluyla bu talebin bir kısmı karşılanmaya çalışılsa da tamamen karşılanması mümkün olmadığından üniversitelerin önündeki yığılmalar devam etmektedir. 2015 yılı örgün yükseköğretim programları kontenjanları 802.746’dır. Bu kontenjanlara toplam 2.126.670 aday başvuruda bulunmuş, ön lisans programlarına sınavsız geçişle 171.445, merkezi sınav sonuçlarına göre 193.044, toplam 364.489 öğrenci; lisans programlarına 408.687 öğrenci, açıköğretim programlarına da 198.140 olmak üzere toplam 971.316 öğrenci yerleştirilebilmiştir. Bu durumda yeni üniversiteler kurulmadığı takdirde üniversite kapısında yığılmanın büyüyerek devam etmesi kaçınılmazdır. Bununla birlikte ülkemizde üniversite, araştırmacı ve bilim adamı sayısı ile üniversitede eğitim gören öğrenci sayısının toplam nüfusa oranı gelişmiş ülkelere kıyasla hala düşüktür. Bu çerçevede yükseköğrenime olan talebin her geçen gün artmakta olduğu Mersin, Trabzon ve Sivas’ta kurulmuş olan Mersin Üniversitesi, Karadeniz Teknik Üniversitesi ve Cumhuriyet Üniversitesinin mevcut fiziki altyapısı ve mevcut öğrenci sayısıyla eğitim ve bilimsel araştırma faaliyetlerini yürütmede sorunlar yaşadığı gözönüne alınarak bu illerde kent ve bölgenin gelişimine katkı sağlayacak üç Devlet üniversitesinin kurulmasının yararlı olacağı değerlendirilmiştir. Öte yandan, Eskişehir ve Van’da yeni Devlet üniversiteleri kurularak genç nüfusun yükseköğretim talebinin karşılanmasına katkıda bulunulması amaçlanmıştır.