BİRİNCİ BAP
Sıhhî Teşkilât
BİRİNCİ FASIL
Devlet Hidematı Sıhhiyesi ve Sıhhî Merciler
Memleketin sıhhî şartlarını ıslah ve milletin sıhhatine zarar veren bütün hastalıklar veya sair muzır amillerle mücadele etmek ve müstakbel neslin sıhhatli olarak yetişmesini temin ve halkı tıbbî ve içtimaî muavenete mazhar eylemek umumî Devlet hizmetlerindendir.
Umumî sıhhat ve içtimaî muavenet hizmetlerine ait Devlet vazaifi Sıhhat ve İçtimaî Muavenet Vekâleti tarafından ifa ve hususî idarelerle belediyelere ve sair mahallî idarelere bırakılan hizmetlerin sureti icrası murakabe olunur. Millî Müdafaa teşkilâtına ait sıhhî işler müstesna olmak üzere bütün sıhhat ve içtimaî muavenet işlerinin mercii ve murakıbı bu Vekâlettir.
Sıhhat ve İçtimaî Muavenet Vekâleti bütçelerile muayyen hatler dahilinde olarak aşağıda yazılı hizmetleri doğrudan doğruya ifa eder:
1 - Doğumu teshil ve çocuk ölümünü tenkis edecek tedbirler.
2 - Validelerin doğumdan evvel ve doğumdan sonra sıhhatlerinin vikayesi.
3 - Memlekete sari ve salgın hastalıkların hülûlüne mümaneat.
4 - Dahilde her nevi intanî, sari ve salgın hastalıklarla veya çok miktarda vefiyatı intaç ettiği görülen sair muzır amillerle mücadele.
5 - Tababet ve şubeleri sanatlarının icrasına nezaret.
6 - İlâçları ve bütün zehirli müessir ve uyuşturucu maddelerle yalnız hayvanlar için serumlar ve aşılar hariç olmak üzere her nevi serum ve aşıları murakebe.*
7 - Çocukluk ve gençlik hıfzıssıhhasına ait işlerle çocuk sıhhat ve bünyesinin muhafaza ve tekâmülüne ait tesisatın murakabesi.
8 - Mektep hıfzıssıhhası.
9 - Mesai ve san'at hıfzıssıhhası işleri.
10 - Maden suları ile sair havassı şifaiyesi olan sulara nezaret.
11 - Hıfzıssıhha müesseseleri ve bakteriyoloji laboratuarları ve alelûmum hayatî muayene ve tahlillere mahsus müesseseler küşat ve idaresi.
12 - Meslekî tedrisat müesseseleri küşat ve idare veya mümasili müessesatı murakabe ve bunlara müsaade itası.
13 - Mecnunlarla sair ruhî hastalıklara mahsus tedavihaneler veya malûl veya herhangi bir noksanii hilkate malik olanları kabul edecek yurt veya müesseseler tesis ve idare.
14 - Muhacirin sıhhat işleri.
15 - Hapisanelerin ahvali sıhhiyesine nezaret.
16 - Tıbbî istatistiklerin tanzimi.
17 - Sıhhî neşriyat ve propagandalar.
18 - Vesaiti münakale umuru sıhhiyesine nezaret.
Doğrudan doğruya şehir ve kasabalar, köyler hıfzıssıhhasına veya tıbbî ve içtimaî muavenete müteallik işlerin ifası belediyelere ve idarei hususiyelere ve sair mahallî idarelere tevdi edilir. Vekâlet indelicap bu idarelere rehber olmak üzere bazı mahallerde nümune tesisatı vücude getirir.
İKİNCİ FASIL
Sıhhat ve İçtimaî Muavenet Teşkilâtı
Sıhhat ve İçtimaî Muavenet Vekâleti 3 üncü maddede zikredilen hizmetleri ifa için hususî teşkilât kanununa tevfikan teşkil edilmiş fennî ve idarî şubelerden mürekkeptir.
Kanunu mahsusuna tevfikan mülhak bütçe ile idare olunan Hudutlar ve Sahiller Sıhhat Umum Müdürlüğü, Sıhhat ve İçtimaî Muavenet Vekâletine merbut olarak ifayı vazife eyler.
Her vilâyette Sıhhat ve İçtimaî Muavenet Vekâletine merbut olmak üzere bir Sıhhat ve İçtimaî Muavenet Müdürü bulunur. Sıhhat müdürleri bulundukları vilâyetlerde Vekâletin en büyük memuru olmakla beraber valilerin sıhhî müşaviridirler. Valiler mevcut sıhhî mevzuata tevfikan sıhhiye müdürlerini istihdam ederler ve sıhhî hususlarda onların rey ve mütalealarını alırlar.
Sıhhat ve İçtimaî Muavenet müdürleri bulundukları vilâyetin sıhhî umur ve muamelelerinden vali ile beraber mes’ul olup bütün sıhhî mevzuat ve emirlerin iyi tatbikına nezaretle mükelleftir.
Her kazada ve icabı takdirinde nahiye merkezlerinde bir veya müteaddit hükümet tabipleri istihdam olunur. Hükümet tabipleri doğrudan doğruya vilâyet sıhhiye müdürünün emri altında olup memur oldukları mahallerin sıhhî umur ve muamelelerinden mesuldür ve kaymakamın sıhhî hususatta sıhhî müşaviridir. Hükümet tabiplerinin maiyyetlerinde sıhhî işlerde kendilerine muavenette bulunmak üzere küçük sıhhat memurları istihdam edilir.
Sıhhat ve İçtimaî Muavenet Vekâleti üçüncü ve dördüncü maddelerde zikredilen vazifeleri ifa ve müesseseleri idare etmek üzere tabipler, baytarlar, eczacılar, sair sıhhî ve idarî memurları tayin ve istihdam eder.
ÜÇÜNCÜ FASIL
Yüksek Sıhhat Şûrası
Sıhhat ve İçtimaî Muavenet Vekâletince tevdi edilecek yüksek sıhhî ve içtimaî meseleler hakkında rey ve mütaleasını beyan ve sıhhî ve İçtimaî hizmet ve muavenetlere ait kanun, nizamname ve talimatnameleri birinci derecede tetkik eylemek ve tababet ve şubeleri san’atlarını ifadan mütevellit adlî meselelerde ihtibar vazifelerile mükellef olmak üzere bir Yüksek Sıhhat Şûrası teşkil olunmuştur.
Yüksek Sıhhat Şurası dokuz azadan mürekkep olup bu aza Sıhhat ve İçtimaî Muavenet Vekili tarafından memlekette ilim ve irfanı ve eserleri veya sıhhî hizmetleri ile marufiyet kesbetmiş zevat arasından intihap ve Başvekâlete inhası ve Reisicümhurun tasdiki ile tayin olunur.
Yüksek Sağlık Şûrası üyeleri 11 inci maddede zikredilen esaslar dâhilinde 3 yıl süre ile vazife görmek üzere seçilirler. Bu kanunun yayımından sonra yapılacak ilk seçimde seçilecek 9 üyeden 3 ü bir yıl, 3 ü iki yıl ve diğer 3 ü de 3 yıl süre ile vazife görürler. Üyelerden hangilerinin bu süreler sonunda üyelikten çıkacakları ilk oturumda çekilecek kur’a ile belirtilir.
Bundan sonraki seçimlerde üyeliğe getirilenler 3 er yıl vazife görürler ve bu sürenin sonunda üyelikleri kendiliğinden düşer.
Süresi sona eren üyeler yeniden seçilebilirler. Bir daha seçilmeyenler (Yüksek Sıhhat Şûrası Fahri Üyesi) unvanını ölünceye kadar taşırlar.
Yüksek Sıhhat Şûrası her sene teşrinisani, şubat, mayıs aylarında olmak ve her devrei içtimaiyesi on günden aşağı olmamak üzere içtima eder. Vekâletçe lüzum görüldüğü takdirde fevkalâde içtimalar aktolunur. İçtima mahalli Ankaradır.
Yüksek Sağlık Şûrası Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanının veya onun tensip edeceği bir zatın başkanlığı altında asli üyelerden en az 5 üyenin huzuru ile toplanır, kararlar üçte iki oy çokluğu ile verilir.
Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı Müsteşarı, Danışma ve İnceleme Kurulu Başkanı, Sağlık İşleri ve Sosyal Yardım İşleri Genel Müdürleri Yüksek Sağlık Şûrasının tabii üyelerindendir.
Yüksek Sıhhat Şûrasının toplu olmadığı zamanlarda mükellef olduğu vazifelere taallûk eden acele işlerle iştigal etmek üzere Yüksek Sıhhat Şûrası kendi azası arasından üç kişilik bir encümen intihap eder.
Yüksek Sıhhat Şûrası azasına her devrei içtimaiyeye mahsus olmak üzere her sene bütçesinde miktarı muharrer bir hakkı huzur verilir. Ankara haricinden gelenlere harcırahları ve vekâletçe tayin olunacak yevmiyeleri ita olunur.
Sıhhat ve İçtimaî Muavenet Vekâleti merkezî teşkilâtı ve vilâyetler sıhhî teşkilâtı ve Yüksek Sıhhat Şûrası vazifelerinin istilzam ettiği nizamnameler tanzim ve neşrolunur.
DÖRDÜNCÜ FASIL
Vilâyet Hususî İdareleri ve Belediyeler
Vilâyet hususî idareleri bütçelerinde hususî kanuna tevfikan tefrik ve Sıhhat ve İçtimaî Muavenet Vekâletinin tensibi ile sarfolunan sıhhî ve içtimaî işlere mahsus tahsisat, vilâyet merkezinde veya tensip olunacak sair mahallerde açılacak hastaneler ve dispanserlerle seyyar etibba teşkilâtına ve seyyar etüv tedarikine ve tephirat ve tathirat istasyonları tesisine ve verem ve firengi ve çocuk vefiyatı mücadelesine muhtas hifzıssıhai içtimaiye dispanserlerine ve sıtma ve firengi ilâcı tedarikine ve sıtma kanununda tasrih edilen ahvalde sıtma menbalarının izalesine sarfolunur.
Vilâyetler hususî idarelerine ait sıhhî teşkilât ve tesisat mahallî sıhhat ve içtimaî muavenet müdürlerinin murakabesi altında bulunop bunlara ait muamelât mevzuata tevfikan sıhhat müdürleri tarafından ifa olunur.
Belediyelerin umumî hifzıssıhha ve içtimaî muavenete taallûk eden mesailden ifasile mükellef oldukları vazifelere aşağıda zikredilmiştir.
1- İçilecek ve kullanılacak evsafı fenniyeyi haiz su celbi.
2- Lâğım ve mecralar tesisatı.
3- Mezbaha inşaatı.
4- Mezarlıklar tesisatı ve mevta defni ve nakli işleri.
5- Her nevi muzahrafatın teb’it ve imhası.
6- Meskenlerin sıhhî ahvaline nezaret.
7- Sıcak ve soğuk hamamlar tesisi.
8- Yenilecek ve içilecek maddelerin murakabesi ve vilâyet merkezlerile lüzum görülecek sair mahallerde gıda maddelerinin muayenesine mahsus lâboratuarlar tesisi.*
9- Umumî mahallerde halkın sıhhatine zarar veren amilleri izale.
10- Sari hastalıklarla mücadele işlerine muavenet.
11- Hususî eczane bulunmayan yerlerde eczane küşadı.
12- İlk tıbbî imdat ve muavenet teşkilâtı.
13- Hastane, dispanser, süt çocuğu, muayene ve tedavi evi, aceze ve ihtiyar yurtları ve doğum evi tesis ve idaresi.
14- Meccani doğum yardımı için ebe istihdamı.
Vilâyet huhusî idarelerile belediyelerin 18 ve 20 inci maddelerde gösterilen hizmetlerini ifa için kanunu mahsuslarına tevfikan Vekâletçe tayin olunan etibba ve sair memurin istihdam olunur.
Belediyeler ve vilâyetler hususî idarelerince sıhhî ve içtimaî hizmetlerden hangilerinin ifası mecburî ve hangilerinin ihtiyarî olduğu hususî kanunlarına tevfikan tayin ve bu hizmetlerde istihdam edilecek tabip ve memurların kadroları İcra Vekilleri Heyetince musaddak bir talimatname ile tesbit olunur. Hükümet tabipleri olmayan yerlerde belediye tabipleri nizamnamesine tevfikan Hükûmet tabiplerinin ifasile muvazzaf oldukları vazifelerle mükelleftirler.
BEŞİNCİ FASIL
Vilâyetler ve Kazalar Umumî Hıfzıssıha Meclisleri
Her vilâyet merkezinde bir umumî hıfzzıssıhha meclisi toplanır. Bu meclis mahallî sıhhat ve içtimaî muavenet müdürü, nafıa mühendisi, maarif, baytar müdürü, mevcutsa sahil sıhhiye merkezi tabibi, bir hükümet ve belediye tabibi ve hastane baştabibi ile garnizon ve kıt’a bulunan yerlerde en büyük askeri tabip ve serbest san'at icra eden bir tabip ve bir eczacıdan ve belediye reisinden mürekkeptir.Meclis valinin veya valiye bilvekâle sıhhiye müdürünün riyaseti altında içtima eder. Valinin tensip edeceği bir zat kitabet vazifesini ifa ve zabıtları tanzim eder.
Kazalarda bu meclisler kaymakamın riyaseti altında Hükümet tabibi, mevcut ise bir Hükümet baytarı ve askerî tabip, belediye tabibi ve serbest icrayi san’at eden ve kaymakam tarafından intihap edilen bir tabip ve serbest eczacı ile belediye reisinden terekküp eder.
Umumî hıffzıssıhha mecleisleri müntehap azası her üç senede bir değişir. Eski azanın yeniden intihabı caizdir. Her defa tebeddülünde kaymakamlar tarafından vilâyetlere, valilerce de Sıhhat ve İçtimaî Muavenet Vekâletine bildirilir.
Umumî hıfzıssıhha meclisleri alelâde ayda bir kere içtima ederler. Ahvali fevkalâdede veya bir sari ve salgın hastalık zuhurunda valinin daveti veya Sıhhat ve İçtimaî Muavenet Vekâletinin talebi üzerine daha sık toplanırlar.
Umumî hıfzıssıhha meclisleri mahallin sıhhî ahvalini daima nazarı dikkat önünde bulundurarak şehir ve kasaba ve köyler sıhhî vaziyetinin ıslahına ve mevcut mahzurların izalesine yarayan tedbirleri alırlar. Sari ve salgın hastalıklar hakkında istihbaratı tanzim, sari ve içtimaî hastalıklardan korunmak çareleri ve sıhhî hayatın faideleri hakkında halkı tenvir ve bir sari hastalık zuhurunda hastalığın izalesi için alınan tedbirlerin ifasına muavenet eylerler.
Umumî hıfzıssıhha meclislerinin mukarreratından mahallî vazifeler ve salâhiyetler arasında bulunan işler vali veya kaymakam tarafından icra olunur ve istizana muhtaç olanlar kaymakamlıkça vilâyetten ve vilâyetçe Sıhhat ve İçtimaî Muavenet Vekâletinden sorulur.
İKİNCİ BAP
Sari ve Salgın Hastalıklarla Mücadele
BİRİNCİ FASIL
Hudutlar ve Sahiller Sıhhî Müdafaası
Beşinci maddede zikredilen Hudutlar ve Sahiller Sıhhat Umum Müdürlüğü beynelmilel seyrüsefer ve ticaret sebeplerile intikal eden beşerî ve salgın hastalıklara karşı millî hudutlar ve sahilleri müdafaa vazifesile mükelleftir.
Hudutlar ve Sahiller Umum müdürlüğü mer’i olan beynelmilel mukaveleler ve Devletçe mevzu mevzuat ile Sıhhat ve İçtimaî Muavenet Vekâleti tarafından bu mukaveleler ve mevzuatın lâyıkı ile tatbikini temin için verilen emirler dairesinde vazifeyi ifa eyler.
Bir Türk limanından diğer bir Türk limanına veya ecnebi limanlarından bir Türk limanına gelen her gemi hareket ettiği limandan bir sıhhat patentası almakla mükelleftir.
Fevkalâde hallerde ve memleketi tehlikeye maruz bırakan salgınlar zuhurunda Sıhhat ve İçtimaî Muavenet Vekâleti hastalığın hüküm sürdüğü limanlarda bulunan konsolosluklarda çalışmak veya konsolosluk mevcut olmadığı halde müstakillen vazife yapmak üzere mahsus memur gönderir. Bu gibi hallerde sıhhat patentalarının vizesi ve bulundukları mahallin sıhhî ahvali hakkında malûmat almak vazifesi bu sıhhat memurlarına aittir.
Türk gemilerinin patentaları üzerinde konsolosluk vizesinin bulunmasını mecburi kılan memleketlere mensup gemilerin Türk limanlarına ihtilât etmek üzere geldikleri ve hareket limanlarında Türk konsolosu mevcut bulunduğu takdirde bunların patentaları üzerinde konsolos vizesi bulunması mecburidir.
Patentayı hâmil olmaksızın boğazlara gelen transit gemilerin gösterecekleri sıhhi beyanname veyahut uğradıkları ecnebi limanlarından aldıkları gümrük veya liman permilerinde o limanın sıhhi durumu hakkında salâhiyet sahibi makamlar tarafından verilmiş sıhhi meşruhat patenta yerine kaim olur.
33 üncü maddede zikredilen vizelere mukabil mahsus kanun mucibince alınacak resimler konsolosluklar tarafından ve konsolos bulunmıyan limanlardan vizesiz olarak gelen gemilerden de muvasalat limanlarında mahallî hükümet memurları tarafından tahsil olunur.
Sıhhat patentaları üzerinde yapılan her türlü tahrifler veya salâhiyettar makamatça tasdik edilmemiş tashihler patentayı hükümden düşürür. Bir geminin hareketinden evvel 48 saat zarfında verilmiş patentalar muteber olup daha evvel verilenlerin hükmü yoktur.
Bir geminin hareket limanında kolera, veba, sarıhümma, lekelihümma ve çiçek vak’aları ve yahut Sıhhat ve İçtimaî Muavenet Vekâletince tayin ve ilân edilecek sair tehlikeli bir maraz salgını mevcut olmadığı halde verilmiş olan patentalar temiz addolunur. Bu hastalıklardan hariçten geldiği tebeyyün eden münferit vak’aların zuhuru patentaların temiz addedilmesine mâni olmazsa da bu vak’alar patentalarda işaret edilmiş olmalıdır.
37 nci maddede zikredilen hastalıklardan hariçten gelmiş olmadığı tahakkuk eden kolera, veba ve sarı humma vakalariyle çiçek ve lekeli humma salgınlarının zuhurunu bildiren patentalar ile mebdeinde temiz olduğu halde Türkiye limanlarından birine gelinceye kadar seyahat müddeti esnasında geminin sıhhi durumunda vukua gelen değişiklik dolayısiyle evsafı değişen patentalar bulaşık addolunur.
Hiç bir patentayı hamil olmıyarak Türkiye limanlarına gelen gemiler bulaşık patenta ile gelmiş gemiler gibi muameleye tabi olurlar.
Ecnebi limanlarından gelen tekmil gemiler ilk vâsıl oldukları Türk limanında ve münhasıran Türk limanları arasında muntazam sefer yapan millî yolcu gemileri ise ilk hareket ettikleri ve vardıkları son Türk limanlarında sıhhi muameleye (sıhhi istintak, pratika, patenta veya vize almak) tabi olup aynı seferde uğrayacakları diğer Türk limanlarında içlerinde bulaşık hastalıklardan musap veya ölü bulunmamak şartiyle tekrar sıhhi muameleye (pratika ve vize) tabi tutulmadan serbestçe yolcularını çıkarır ve hareket ederler; şu kadar ki, vapurun sıhhi durumunu tevsik için gemi tabibi veya sıhhat memuru numunesine uygun bir bülteni doldurarak limanda sahil sıhhiye idaresine göndermekle mükelleftir.
Muntazam seferler yapan vapurlar haricinde kalan diğer büyük ve küçük bütün gemiler sahil sıhhiye teşkilâtı bulunan her Türk limanında sıhhi muameleye tabi olup sahil sıhhiye teşkilâtı bulunmıyan limanlarda yalnız hareketlerinde vize almakla mükellef tutulur.
Ancak Türk veya ecnebi limanlarından gerek Akdeniz veya Karadeniz boğazlarına vâsıl olan tekmil gemiler, transit olarak geçseler dahi, olbapta mevzu hükümler dairesinde Boğazlarda sıhhi muameleye tabi olurlar.
Ecnebi limanlardan ilk Türk limanına vâsıl olan gemilerle Boğazlarda sıhhi muameleye tabi tutulan gemiler muvasalatları akabinde ve talimatnamelerle tâyin olunan saatlerde Hudut ve Sahiller Sıhhat Umum Müdürlüğü tabip veya memurları tarafından ziyaret ve patentaları ile sıhhi vaziyetleri tetkik olunur. Bu memurlar tarafından serbest pratika verilmedikçe gemilere başkalarının girmesi ve gemilerden 47 nci maddede mezkûr talimatname hükümleri haricinde kimsenin çıkması memnudur.
Buharlı veya motorlu alelumum şilepler, Boğazlar hariç olmak üzere uğradıkları bütün Türk limanlarında ve diğer yelkenli motorlu veya kürekli bilûmum deniz nakil vasıtaları ise hem Boğazlarda ve hem uğradıkları tekmil Türk limanlarında sıhhi muamelelerini karada sahil sıhhiye dairesinde veya bu vazifeyi gören makama müracaatla yaptırırlar.
Kaza, fırtına veya ahvali fevkalâde sebebiyle bir limana ilticaya mecbur olan gemiler dahi patentalarını veyahut 35 inci maddede yazılı vesikaları mevcut olduğu takdirde göstermeğe ve o limandan hareketlerinde vize almağa mecburdurlar. Bu gemiler sahil sıhhat memurlarının murakabesi altında limanda kalıp ihtiyaçlarını da temin edebilirler.
Türk limanlarına gelen ecnebi harp gemileriyle ecnebi donanmalarına mensup muavin sefineler ve hükümdarları, Devlet Reislerini ve Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ziyarete gelen zatları hâmil hususi yatlar ve gemiler patenta ibrazına mecbur değildirler. Kara ile ihtilât etmek ve serbest paratika almak istedikleri takdirde behemehal sıhhi muameleye ve icabında sıhhi tedbirlere tabi tutulurlar.
Türk harp sefineleri ve ticaret ile münasebeti olmayıp Hükümete ait bulunan sair gemiler münhasıran hizmetlerine ait işler için Türk limanları arasında seyrüsefer ettikleri ve hiçbir bulaşık limana uğramadıkları ve yolcu, asker ve sair eşhas nakleylemedikleri takdirde Türk limanlarına girip çıktıkları zamanlar sıhhi muameleye tabi değildirler. Fakat gemi içinde sâri hastalık zuhur ettiği takdirde bu gemilerin kaptanları muvasalat limanlarındaki hudut ve sahiller sıhhat memurlarına haber vermeğe mecburdurlar. Bu takdirde tıbbi muayene yapılmadan ve serbest pratika verilmeden kara ile ihtilât edemezler. 37 nci maddede zikredilen hastalıklarla bulaşık limanlardan gelen bu nevi gemiler sair ticaret sefineleri hakkındaki hükme tabidirler.
Türk limanlarından birinde sâri hastalık zuhur ederse Sıhhat ve İçtimai Muavenet Vekâletinin emriyle bu limandan hareket eden tekmil gemiler, mütaakıben uğrıyacakları Türk limanlarında ihtilâttan evvel sıhhi muayeneye tabi tutulurlar.
43 ve 44 üncü maddelerde zikredilen gemilerle ve küçük mesafelere gidip hiçbir yere uğramıyarak avdet eden tenezzüh, balıkçı ve süngerci ve tahlisiye gemileri müstesna olmak üzere Türkiye limanlarından ihtilât ederek çıkan her Türk ve ecnebi gemisi bir sıhhat patentasını hâmil olur.
Limanlarda gemilerin muvasalat ve hareketlerinde icrası icap eden sıhhî muamele, patentaların şekli, vasıf ve sureti itası, yolcu, mürettebatın ve eşyanın tathiri, bulaşık patentalı gemilere tatbiki icap eden sıhhî tedbirler, muhtelif hastalıklara ait vak’alarda yapılacak muamele ve limanlarla hudutlarda müesses tahaffuzanelerin idare sureti ve yirmi dokuzuncu maddede zikredilen sıhhî müdafaaya müteallik sair bütün muameleler mevcut mukavele ve kanunlara nazaran Sıhhat ve İçtimaî Muavenet Vekâletince neşredilecek talimatnamelerle tayin olunur.
Türkiye konsolosları bulundukları mahalde zuhur eden ve 37 nci maddede zikredilen hastalık vak’alarını ve bunlar hakkında ittihaz edilen tedbirleri Sıhhat ve İçtimaî Muavenet Vekâletine muntazaman bildirirler. Yalnız bunlardan kolera, veba ve sarıhümmadan her vak’anın telgrafla ihbarı lâzım gelip diğer hastalıklar ancak salgın şekli aldıkları takdirde mektup ile haber verilir.
Türkiye limanlarına sari ve salgın hastalıkların duhulüne mâni olmak için aşağıda zikredilen tedbirler ittihaz edilir:
1 - Gemilerin tıbbî muayenesi.
2 - Bulaşık olduğundan şüphe edilen yolcuların nezaret altında bulundurulması veya tecridi.
3 - Hastaların tahaffuzane veya sari hastalıklar hastanelerinde şifa buluncıya kadar tedavi ve etrafı için tehlikeleri zail oluncıya kadar tecridi.
4 - Gemilerin ve sıhhat memurlarının görecekleri lüzum üzerine tathiri kabil olan ticaret eşyasile zatî eşyanın ve gemi eşyasının fennî tathiri.
5 - Hastalık amilini nakle vasıta olan haşeratın ve hayvanların itlafı.
6 - Yolcu ve mürettebata aşı veya serum tatbiki.
Bu tedbirlerin tatbiki için lâzım gelen zaman zarfında gemilerin limanlarda tevkifine hudutlar ve sahiller sıhhat memurları salâhiyettardırlar.
Sari ve salgın hastalıkların nakline vasıta olup fennî tathiri mümkün veya faydalı olmıyan her nevi eşyanın gemilerden tahliye edilmesine veya kara veya deniz tarikile memlekete ithaline mümaneata Sıhhat ve İçtimaî Muavenet Vekâleti salâhiyettardır. Vekâlet bu hususta müstaceliyetine binaen karar ittihaz ederek gümrüklere ve postaya tebligat icra ettikten sonra keyfiyeti Cumhurbaşkanının tasvibine arzeder.
Türkiye ve ecnebi limanlarından bulaşık veya şüpheli olanlar Sıhhat ve İçtimaî Muavenet Vekâletince ilân olunur. Bu takdirde bu limanlar müvaredatı, gemilerin patentaları bulaşık olmasa dahi 49 uncu maddede zikredilen tedbirlerden birine tâbi olur. Alınan tedbirler Hariciye Vekâletince alâkadar devletlere mer’i mukaveleler dairesinde tebliğ olunur.