5680 sayılı Basın Kanununun 5 inci maddesinin üçüncü fıkrasının 6 numaralı bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
6. Ağır hapis, taksirli suçlar hariç olmak üzere beş yıldan fazla hapis cezalarından biriyle veya yayın tehdidiyle para ve menfaat temini, hırsızlık, sahtecilik, dolandırıcılık, inancı kötüye kullanma, yalan yere şahadet, yalan yere yemin etmek, iftira, suç tasnii, resmi mercileri iğfal, müstehcen ve hayasızca yayın, fuhşuyata tahrik, hileli iflas, zimmet, ihtilas, irtikap, rüşvet, istimal ve istihlak kaçakçılığı suçu dışındaki kaçakçılık suçlarından veya bu Kanunun ek birinci maddesinin ikinci fıkrasında yer alan suçlar ile bu suçlara tahrik ve teşvikten hüküm giymemiş olmak,
5680 sayılı Basın Kanununun 7 nci maddesinin beşinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiş ve maddeye aşağıdaki fıkra eklenmiştir.
Türkiye'de yabancı gerçek ve tüzelkişilerin mevkute çıkarması mahallin en büyük mülkî amirinin mütalaası üzerine İçişleri Bakanlığının müsaadesine bağlıdır. İçişleri Bakanlığı karar vermeden önce, Dışişleri Bakanlığının görüşünü de alır.
Türkiye’de faaliyet gösteren ve yukarıdaki fıkra kapsamına girmeyen yabancı devletlerin diplomasi temsilcileri ve konsoloslukları ile bunlara bağlı kuruluşlar ve uluslararası teşkilatın mevkute ve mevkute tanımına girmeyen basılı diğer eserleri yayınlamalarına, meri mevzuat, Türkiye'nin taraf olduğu uluslararası sözleşmeler ve ikili anlaşmalar esasları uyarınca Dışişleri Bakanlığının görüşü alınarak, İçişleri Bakanlığınca izin verilir.
5680 sayılı Basın Kanununun 9 uncu maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
MADDE 9
Beyanname ve ekleri mevkute nerede çıkarılacaksa o yerin en büyük mülki amirliğine verilir.
Beyanname mülkî amirliğe doğrudan doğruya verilebileceği gibi noter aracılığı ile de tebliğ olunabilir. Mülkî amirlik verilen beyannameyi kabule ve mukabilinde bir alındı belgesi vermeye mecburdur. Beyanname noter aracılığı ile tebliğ olunduğu takdirde, tebliğ şerhi alındı belgesi yerine geçer.
8 inci maddede yazılı hususları tamamen veya kısmen ihtiva etmeyen veya kanunî nitelik ve şartları haiz olmayan kimseleri sahip veya sorumlu müdür olarak gösteren beyannameler verilmemiş sayılır ve keyfiyet beş gün içinde ilgiliye tebliğ edilir.
Beyanname verilmeden yayın yapılması veya beyanname verilip de yukarıdaki fıkra uyarınca verilmemiş sayılması veya beyannamedeki bilgi ve belgelerin doğru olmadığının anlaşılması hallerinde, mülkî amirlikçe Cumhuriyet savcılığı aracılığıyla, yayının durdurulması için asliye ceza mahkemesine başvurulur. Asliye ceza mahkemesi, en geç kırksekiz saat içinde yayının durdurulup durduramayacağı hususunda kararını verir.
5680 sayılı Basın Kanununun 12 nci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
MADDE 12
Tabi, mevkutenin her nüshasından ikişer tanesini neşri takip eden çalışma gününde, çıktığı yerin Cumhuriyet savcılığı ile en büyük mülkî amirliğine vermeye mecburdur.
Tabi'e bu yükümlülüğü yerine getirdiğine dair bir alındı belgesi verilir.
5680 sayılı Basın Kanununun 16 ncı maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
MADDE 16
Basın yoluyla işlenen suçlardan dolayı ceza sorumluluğu:
1. Mevkutelerle işlenen suçlarda sorumluluk, suçu vücuda getiren yazıyı veya haberi yazan veya resmi veya karikatürü yapan kimse ile beraber bu mevkutenin ilgili sorumlu müdürüne aittir. Ancak, sorumlu müdürler için verilen hürriyeti bağlayıcı cezalar, sürelerine bakılmaksızın para cezasına çevrilerek hükmolunur. Para cezasının hesabında 647 sayılı Cezaların İnfazı Hakkında Kanunun 4 üncü maddesinin birinci bendinde belirtilen miktarın aşağı haddi esas alınır. Sorumlu müdürler için emniyet gözetimi altında bulundurma cezası verilmez.
2. Sorumlu müdür, mevkutelerde müstear adla veya imzasız veya remizli imza ile yayınlanan yazı veya haber veya resim veya karikatür sahiplerinin adlarını bildirmek zorunda değildir. Sahibi belli olmayan veya sorumlu müdür tarafından en geç mahkemece yapılacak birinci sorgusu sırasında sahibi doğru şekilde açıklanmayan yazı veya haber veya resim veya karikatürden dolayı sorumluluk, birinci bent hükmüne bakılmaksızın, suçu vücuda getiren yazıyı veya haberi yazan veya resmi veya karikatürü yapan kimse gibi, sorumlu müdüre aittir.
3. Sorumlu müdür mevkutenin sahibi tarafından, rızasına aykırı olarak yayınlanan yazı veya haber veya resim veya karikatürden sorumlu değildir. Bu takdirde sorumlu müdür hakkındaki ceza sorumluluğu, yazı veya haber veya resim veya karikatürü yayınlatana aittir.
4, Mevkute tanımına girmeyen basılmış eserlerle işlenen suçlarda ceza sorumluluğu suçu oluşturan eserin yazan, çevireni veya çizeni ile birlikte yayınlatana aittir. Ancak, yayınlatanlar için verilen hürriyeti bağlayıcı cezalar sürelerine bakılmaksızın para cezasına çevrilerek hükmolunur. Para cezasının hesabında 647 sayılı Cezaların İnfazı Hakkında Kanunun 4 üncü maddesinin birinci bendinde belirtilen miktarın aşağı haddi esas alınır. Yayınlatanlar için emniyet gözetimi altında bulundurma cezası verilmez.
Mevkute tanımına girmeyen basılı eserin sahibinin belli olmaması halinde sorumluluk, yukarıdaki fıkra hükmüne bakılmaksızın yayınlatana aittir. Eser; yazarı, çevireni ve çizeninin bilgi ve izni dışında yayınlandığı takdirde sadece yayınlatan, eseri vücuda getiren gibi sorumlu olur.
Yukarıda yazılı kişiler belli olmadığı veya bu kimseler aleyhine Türk mahkemelerinde dava açılamadığı takdirde sorumluluk, basana, basan da belli olmadığı takdirde satan ve dağıtana aittir.
Sahibinin rızası olmadıkça Türkiye'de yayımlanan yayınlardan aynen yapılacak iktibaslarda sorumluluk, iktibas edene aittir.
Kanunla yasaklanmış herhangi bir dille yayın yapılması halinde, sorumlu müdürlerle yayınlatanlar hakkında bu maddede öngörülen para cezasına çevrilerek hükmedilmeye ve emniyet gözetimi altında bulundurma cezası verilmeyeceğine ilişkin hükümler uygulanmaz.
5680 sayılı Basın Kanununun uncu maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
MADDE 19
Bir şahsın, haysiyet ve şerefine dokunan veya kendisi ile ilgili gerçeğe aykırı hareketler, düşünceler ve sözler izafesi suretiyle açık veya kapalı şekilde bir mevkutede yapılan yayından dolayı ilgili, yayının yapıldığı tarihten itibaren üç ay içinde imzasını taşıyan cevap veya düzeltme yazısını mevkutenin sorumlu müdürüne verebilir veya gönderebilir. Sorumlu müdür, cevap veya düzeltmeyi aldığı tarihten itibaren üç gün içinde inceler ve yayınlanmasına karar verdiği takdirde inceleme süresinin bitiminden sonra çıkacak ilk nüshada, metne hiçbir mülahaza ve işaret katmaksızın ve bu cevap veya düzeltme dolayısıyla herhangi bir mütalaa beyan etmeksizin aynen ve tamamen yayınlamaya mecburdur.
Cevap veya düzeltme, ilişkin olduğu yazının cevap verenle ilgili miktarının iki katından uzun olamaz. Ancak, yirmi satırdan az olan yazıların cevabı otuz satır olabilir. Mevkutenin birden fazla yerde basılması halinde, cevap veya düzeltmeye sebep olan yazının yayınlandığı ve dağıtıldığı yerdeki baskısının tüm nüshalarında cevap veya düzeltmeye yer verilir.
Cevap veya düzeltmenin zamanında yayınlanmaması halinde ilgili, yayınlanması gereken tarihten itibaren otuz gün içinde evrakı ile birlikte bulunduğu yer sulh ceza hâkimine başvurur. Sulh ceza hâkimi en geç yedi gün içinde cevap veya düzeltmeyi; suç mahiyetinde olup olmadığı, yayın ile ilgisi bulunup bulunmadığı, kanunda yazılı şekil veya şartları taşıyıp taşımadığı ve mevkuteye yapılan başvurunun yayından itibaren üç ay içinde yapılıp yapılmadığı cihetlerinden inceler ve bir karar verir. Bu karar ilgililere tebliğ olunur. Hâkim, cevap veya düzeltmenin yayınlanmamasına karar verebileceği gibi aynen veya uygun göreceği değişiklikleri yaparak yayınlanmasına da karar verebilir. Bu kararlara karşı ilgililer beş gün içinde asliye ceza hâkimine itiraz edebilirler. Asliye ceza hâkiminin en geç beş gün içinde, itirazı inceleyerek vereceği karar kesindir.
Cevap veya düzeltmenin yayınlanmasına karar verildiği takdirde, kesin nitelikteki hâkim kararının, günlük gazetelerde, alındığı tarihi izleyen iki gün içinde, diğer mevkutelerde bu süre gözetilmek suretiyle ilk çıkacak nüshada yayınlanması zorunludur.
Cevap veya düzeltmelerin, yazının yayınlandığı aynı sahife ve sütunda, okumayı güçleştirmeyecek şekilde, aynı büyüklükte ve aynı karakterde harflerle, cevap veya düzeltmeyi gerektiren yazı için başlıklar yapılmış veya resimler konulmuş ise cevap veya düzeltmede tespit edilecek başlık veya resmin de yayınlanması gerekir.
Devlet daireleri, kamu müesseseleri ve tüzelkişiler tarafından gönderilecek cevap veya düzeltmeler hakkında da yukarıdaki fıkralar hükümleri uygulanır.
Cevap veya düzeltme hakkını kullanmadan ölen bir kimsenin bu hakkını varislerinden yalnız biri kullanabilir.
Bu maddedeki tebliğler, ilgili talep ettiği takdirde, memur marifetiyle yapılır.
5680 sayılı Basın Kanununun 20 nci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
MADDE 20
4 üncü maddenin birinci ve ikinci fıkralarında yazılı hususları göstermeyen tabi beşbin liradan onbin liraya kadar hafif para cezasıyla cezalandırılır.
Bu hususları hakikate aykırı olarak gösterenler eylemleri daha ağır cezayı gerektiren bir suçu oluşturmadığı takdirde üç aydan altı aya kadar hapse ve onbin liradan yirmibeşbin liraya kadar ağır para cezasına mahkûm edilirler.
5680 sayılı Basın Kanununun 21 inci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
MADDE 21
9 uncu maddenin birinci fıkrası ile 11 inci madde hükümlerine aykırı hareket edenler iki aydan altı aya kadar hapse ve onbin liradan otuzbin liraya kadar ağır para cezasına mahkûm edilirler.
9 uncu maddenin son fıkrasına, göre yayımı durdurulan mevkutenin yayınına beyanname vermeden devam edenler, dört aydan bir yıla kadar hapis ve yirmibin liradan altmışbin liraya kadar ağır para cezasıyla cezalandırılır.
5680 sayılı Basın Kanununun 22 nci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
MADDE 22
Hakikate aykırı beyanname veren kimse fiil başka bir suçu oluştursa bile ayrıca üç aydan altı aya kadar hapla ve yirmibin liradan ellibin liraya kadar ağır para cezasına mahkûm edilir.
5680 sayılı Basın Kanununun 24 üncü maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
MADDE 24
12 nci maddenin birinci fıkrası hükmünü yerine getirmeyenler hakkında üç aydan bir yıla kadar hapis ve yirmibin liradan ellibin liraya kadar ağır para cezası hükmolunur.
5680 sayılı Basın Kanununun 25 inci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
MADDE 25
15 üncü maddede yazılı şart ve vasıfları haiz olmayan kimseleri çalıştıranlar bir aya kadar hapis ve yüzellibin liradan aşağı olmamak üzere ağır para cezasıyla cezalandırılırlar.
5680 sayılı Basın Kanununun 26 ncı maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
MADDE 26
15 inci madde hükmüne riayet etmeyenler yirmibin liradan ellibin liraya kadar ağır para cezasıyla cezalandırılırlar.
5680 sayılı Basın Kanununun 28 inci maddesi aşağıdaki şeklide değiştirilmiştir.
MADDE 28
18 inci maddede yazılı mahkeme hükmünü tebliğ edildiği tarihten başlamak üzere günlük gazetelerde üç gün içinde, diğer mevkutelerde bu müddet gözetilmek şartıyla çıkacak en geç ikinci nüshasında yerine getirmeyenler hakkında neşrin geciktiği her nüsha için yirmibin liradan ellibin liraya kadar ağır para cezası hükmolunur.
5680 sayılı Basın Kanununun 29 uncu maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
MADDE 29
İlgilinin talebi üzerine yayınlanan cevap veya düzeltmede, 19 uncu maddedeki şekil ve şartlara uyulmaması halinde onbeş günden üç aya kadar hapis ve altmışbin liradan yüzellibin liraya kadar ağır para cezası hükmolunur.
Hâkim kararına rağmen neşirden imtina olunması halinde dört aydan bir yıla kadar hapis ve altmışbin liradan yüzellibin liraya kadar ağır para cezası verilir.
Cevap veya düzeltmenin, 19 uncu maddede gösterilen şekil ve şartlara ovulmadan yayımlanması halinde, şekil ve şartlara uygun olarak yeniden yayımlanmasına karar verilir. Mahkemenin bu hükmüne uymayanlar hakkında yukarıdaki fıkrada yazılı cezalar bir misil artırılarak hükmolunur.
5680 sayılı Basın Kanununun 30 uncu maddesinin son fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
Bu maddede yazılı fiillerin tekerrürü halinde cezalar yarı nispetinde artırılarak hükmolunur.
5680 sayılı Basın Kanununun 31 inci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
MADDE 31
Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğüne, milli egemenliğe, Cumhuriyetin varlığına, milli güvenliğe, kamu düzenine, genel asayişe, kamu yararına, genel ahlâka ve genel sağlığa aykırı olup yabancı memleketlerde çıkan basılmış eserlerin Türkiye'ye sokulması veya dağıtılması Bakanlar Kurulu kararıyla yasaklanabilir.
Bu gibi basılmış eserlerin, Bakanlar Kurulundan acele karar alınmak üzere İçişleri Bakanlığınca karardan evvel dağıtılmaları yasaklanabileceği gibi, dağıtılmış olanlar da toplattırılabilir.
Yasaklanmış olmasına rağmen, bunları Türkiye'ye bilerek sokanlar, dağıtanlar veya bu gibi eserleri kısmen veya tamamen iktibas veya tercüme edenler, yayanlar, fiil başka bir suçu oluştursa bile ayrıca üç aydan bir yıla kadar hapis ve ellibin liradan yüzbin liraya kadar ağır para cezasına mahkûm edilirler.
5680 sayılı Basın Kanununun 33 üncü maddesinin son fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
Bu yasağa aykırı hareket edenler üç aya kadar hapis ve otuzbin liradan aşağı olmamak üzere ağır para cezası ile cezalandırılırlar.
5680 sayılı Basın Kanununun 35 inci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
MADDE 35
Bu Kanunda yazılı olan veya basın yoluyla işlenmiş bulunan suçlardan dolayı, günlük mevkuteler hakkında altı ay, diğer basılmış eserler hakkında bir yıl içinde açılmayan davalar dinlenmez. Bu süre mevkute ve diğer basılmış eserlerin Cumhuriyet savcılığına teslim edildiği tarihten başlar. Ancak 16 ncı maddenin üçüncü bendi gereğince sorumlu müdür kendi aleyhine açılan bir davada dava konusu yazı veya haber veya resim veya karikatürün rızasına aykırı olarak yayınlandığını iddia ve ispat ederse, yazı veya haber veya resim veya karikatürü yayınlatan aleyhine açılacak davada süre, sorumlu müdür hakkındaki beraat kararının kesinleşmesiyle başlar.
16 ncı maddenin birinci fıkrasının iki numaralı bendi uyarınca, sorumlu müdürün yazı veya haber veya resim veya karikatür sahibinin kimliğini açıklaması halinde, bu kişiler hakkında açılacak davalarda süre, açıklama tarihinden başlar.
Kaimi davasının açılması izin veya karar alınmasına bağlı olan suçlarda izin veya kararın alınması için müracaat tarihi ile izin veya kararın verildiği tarih arasında geçen süre hesaba katılmaz, bu süre toplam iki ayı geçemez.
Basın yoluyla işlenen kovuşturması şikâyete bağlı suçlarda birinci fıkrada yazılı süre, suçun kanun ile belli zamanaşımı haddini geçmemek şartı ile işlendiğinin öğrenildiği tarihten başlar.
5680 sayılı Basın Kanununun 36 ncı maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
MADDE 36
Bu Kanunda yazılı olan veya basın yoluyla işlenmiş bulunan suçlardan dolayı ağır cezayı gerektiren davalar, ağır ceza mahkemelerinde ve diğerleri asliye ceza mahkemelerinde görülür, özel kanunlardaki hükümler saklıdır.
Bir yerde birden fazla ağır ceza veya asliye ceza mahkemesi bulunduğu takdirde görevli olan ağır ceza veya asliye ceza mahkemesini Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu belirler.
5680 sayılı Basın Kanununa aşağıdaki Ek Maddeler ilave edilmiştir.
EK MADDE 1
Türk Ceza Kanununun İkinci Kitabının Birinci Babının 1, 2 ve 4 üncü fasıllarında veya 311 veya 312 nci maddelerinde yazılı suçları veya Devlete alt gizli bilgileri ihtiva eden her türlü mevkute veya mevkute tanımına girmeyen diğer basılmış eserlerin dağıtımı, eserlerin basıldığı yerdeki sulh ceza hâkiminin kararı ile ve gecikmesinde sakınca bulunan hallerde ise bu yerlerdeki Cumhuriyet savcılığının yazılı karan ile önlenebilir. Cumhuriyet savcılığı, bu kararını en geç yirmidört saat içinde sulh ceza hâkimine bildirir. Hâkim en geç kırksekiz saat içinde kararın onaylanıp onaylanmaması hakkında karar verir. Onaylanmama halinde Cumhuriyet savcılığının kararı hükümsüz kalır. Bu fıkraya göre verilen kararlar o yer Cumhuriyet savcılığı tarafından eserin basıldığı ve dağıtıldığı yerlerdeki Cumhuriyet savcılıklarına en seri vasıtayla bildirilir.
Yukarıdaki fıkrada sayılan suçlar ile Türk Ceza Kanununun 426 ve 428 inci maddelerindeki suçları veya 5816 sayılı Atatürk Aleyhine İşlenen Suçlar Hakkında Kanunda veya 6187 sayılı Vicdan ve Toplanma Hürriyetinin Korunması Hakkında Kanunda yer alan suçları veya Devlete ait gizli bilgileri ihtiva eyledikleri iddiasıyla aleyhlerine soruşturma veya kovuşturmaya geçilmiş, her türlü basılmış eserlerin toplatılmasına, soruşturma safhasında sulh ceza hâkimince, kovuşturma safhasında görevli mahkemece karar verilebilir. Ancak, soruşturma safhasında gecikmesinde sakınca bulunan hallerde Cumhuriyet savcılığı da toplatma kararını yazılı olarak verebilir. Bu karar en geç yirmidört saat içinde yetkili sulh ceza hâkiminin onayına sunulur. Hâkim, toplatmanın onaylanıp onaylanmaması hususunda kırksekiz saat içinde karar verir. Kararın onaylanmaması elinde toplatma karan hükümsüz sayılır. Bu fıkra hükmüne göre verilen kararlar, o yer Cumhuriyet savcılığınca tüm Cumhuriyet savcılıklarına en seri vasıta ile bildirilir.
Türk Ceza Kanununun İkinci Kitabının Birinci Babının 1, 2 ve 4 üncü fasıllarında veya 312 nci maddenin ikinci fıkrasında yazılı suçların basın yoluyla işlenmeleri sebebiyle mahkûmiyet halinde, faillerden bir veya birkaçına ait olmaları şartıyla suçu ihtiva eden mevkute veya mevkute sayılmayan basılmış eserlerin basımında kullanılan makineler ile diğer basım aletlerinin müsaderesine de karar verilir.
Yukarıdaki fıkrada sözü geçen makineler ile diğer basım aletlerinin kaçırılmasını, değiştirilmesini, kaybolmasını ve tahribini önlemek için tahkikatın her aşamasında gerekli görülen tedbirler alınır. Ancak, bu tedbirler, makineler ile diğer basım aletlerinin faaliyetlerini engelleyici nitelikte olamaz.
EK MADDE 2
Basın yolu ile işlenen ve ek birinci maddenin üçüncü fıkrasında yazılı suçlarla milli güvenliğe ve genel ahlâka aykırı davranışlardan mahkûmiyet hallerinde, suç teşkil eden yazının yayınlandığı mevkutenin üç günden bir aya kadar kapatılmasına da mahkemece karar verilebilir.
Kapatılan mevkutenin açıkça devamı niteliğini taşıyan her türlü yayın yasaktır. Bunlar sulh ceza hâkiminin kararıyla toplatılır.
Birinci fıkraya göre kapatılmasına karar verilen mevkutenin yayınına kapatılma süresinde devam edenler veya o mevkutenin açıkça devamı niteliğini taşıyan yeni mevkute çıkaranlar bir aydan altı aya kadar hapis ve yüzbin liradan üçyüzbin liraya kadar ağır para cezası ile cezalandırılırlar.
EK MADDE 3
Basılmış eserlerin müsaderesi hakkında mahkemece verilip kesinleşmiş kararlar, mahkemenin duyurusu ve Cumhuriyet savcılığının bildirimi ile Resmî Gazetede derhal yayınlanır.
EK MADDE 4
Ek birinci madde gereğince dağıtımın tedbir yoluyla mahkeme kararı veya gecikmesinde sakınca bulunan hallerde Cumhuriyet savcılığının verdiği kararın mahkemece onaylanması suretiyle önlendiği ve bu sebeple neşir gerçekleşmediği hallerde, kanunun asıl suçlar için öngördüğü cezaların üçte biri hükmolunur.
Türk Ceza Kanununun 64 ve 65 inci maddeleri gereğince suça iştirak ettiklerinin sabit olması hali dışında mevkutelerin sorumlu müdürleri hakkında onaltıncı madde hükümleri uygulanır.
EK MADDE 5
Türkiye'de yabancı dille yayımlanan mevkutelerin sorumlu müdürlerinin, o dili bilmesi zorunludur.
Bu kanunla kaldırılan toplu basın mahkemelerinde görülmekte olan davalar sonuçlandırılıncaya kadar, bu mahkemelerin görev ve yetkileri devam eder.
4/7/1960 tarih ve 9 sayılı Kanun yürürlükten kaldırılmıştır.
Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer.
Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.