İstemin Özeti : Davacı şirket adına, bir kısım alışlarını sahte faturalarla belgelendirdiği yolundaki saptamaları içeren vergi inceleme raporuna dayanılarak 2006 yılı için 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 353'üncü maddesinin (1) işaretli bendi uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezasının kaldırılması istemiyle dava açılmıştır. Hatay 1. Vergi Mahkemesinin 4.4.2012 gün ve E:2011/1243, K:2012/209 sayılı kararıyla; 213 sayılı Kanunun 353'üncü maddesinin 1'inci bendinde, fatura, gider pusulası, müstahsil makbuzu ile serbest meslek makbuzlarının verilmemesi, alınmaması veya düzenlenen bu belgelerde gerçek meblağlardan farklı meblağlara yer verilmesi halinde; bu belgeleri düzenlemek ve almak zorunda olanların herbirine her bir belge için, kanunda öngörülen miktardan aşağı olmamak üzere, belgelere yazılması gereken meblağın % 10'u nispetinde özel usulsüzlük cezası kesileceğinin öngörüldüğü, davacı adına bir kısım alışlarını sahte faturalarla belgelendirmesi nedeniyle ceza kesilmişse de, hesap döneminin kapanmasından sonra düzenlenen 1.11.2011 tarihli vergi inceleme raporuna dayanılarak özel usulsüzlük cezası kesilmesinin 213 sayılı Yasanın 353'üncü maddesinin öngörülüş amacına uygun düşmediği gerekçesiyle özel usulsüzlük cezası kaldırılmıştır. Davalı idarece; davacı adına vergi inceleme raporuna dayanılarak 213 sayılı Yasanın 353'üncü maddesinin 1'inci bendi uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezasında hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülerek kararın bozulması istenmiştir.
Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.
Tetkik Hakimi : K1
Düşüncesi : Temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Üçüncü Dairesince işin gereği görüşülüp düşünüldü:
213 sayılı Kanunun fatura veya benzeri belge verilmemesi, alınmaması, diğer şekil ve usul hükümlerine uyulmamasına ilişkin özel usulsüzlükler ve cezalarını düzenleyen 353'üncü maddesi ile mükelleflerin vergisel işlemlerinin kayıt ve belge düzenine uygun yürütülmesi; vergi kaçak ve kayıplarını önlemek suretiyle vergi adaletinin sağlanması amaçlanmış, Kanunun 374'üncü maddesinde de, 353'üncü madde uyarınca kesilecek özel usülsüzlük cezasında, usulsüzlüğün yapıldığı yılı takip eden yılın birinci gününden itibaren 5 yıl geçtikten sonra ceza kesilemeyeceği kurala bağlanmıştır.
Değinilen düzenlemeler uyarınca, ceza zamanaşımı süresi içerisinde, belge düzenlenmesini veya alınmasını gerektiren bir işlemde, belge verilmediğinin veya alınmadığının açıkça tespit edilmesi halinde herzaman özel usulsüzlük cezası kesilmesi mümkün olup, hesap döneminin kapanmasından sonra düzenlenen vergi inceleme raporuyla özel usulsüzlük cezası kesilemeyeceği yolundaki değerlendirmenin; 353'üncü maddenin öngördüğü amacı etkisiz kılarak hukukun etkinliğini azaltacağı ve Kanunun uygulanmaması sonucunu doğuracağı açıktır.
Bu durumda, belge düzenlenmesini veya alınmasını gerektiren bir işlemde, belge verilmediğinin veya alınmadığının açıkça tespit edilmesi halinde zamanaşımı süresi içinde özel usulsüzlük cezası kesilebileceğinin kabulü gerektiğinden, ilgili yıl içinde bir kısım alışlarını gerçek belge ile belgelendirmediği sonucuna varılarak davacı adına 213 sayılı Yasanın 353'üncü maddesinin 1'inci bendi uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezasının hukuka uygun olup olmadığı yönünden inceleme ve değerlendirme yapılmaksızın sadece hesap döneminin kapanmasından sonra düzenlenen vergi inceleme raporuyla özel usulsüzlük cezası kesilemeyeceği gerekçesiyle cezanın kaldırılmasında hukuka uyarlık görülmediğinden bu yönde yapılacak inceleme sonucuna göre yeniden karar verilmek üzere Vergi Mahkemesi kararının bozulması gerekmiştir.
Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin kabulü ile Hatay 1. Vergi Mahkemesinin 4.4.2012 gün ve E:2011/1243, K:2012/209 sayılı kararının bozulmasına, 492 sayılı Harçlar Kanununun 13'üncü maddesinin (j) bendi parantez içi hükmü uyarınca alınması gereken harç dahil olmak üzere yargılama giderlerinin yeniden verilecek kararda karşılanması gerektiğine, 12.3.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.