Dosya olarak kaydet: PDF - TIFF - WORD
Görüntüleme Ayarları:

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen tapu iptal ve tescil mümkün olmadığı takdirde bedel davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalılar vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ... 'ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;

-KARAR-

Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı miras payı oranında tapu iptal ve tecil, mümkün olmadığı takdirde bedel isteğine ilişkindir.

Davacılar, ortak mirasbırakanları ...'in mirasçılarından mal kaçırmak amacıyla ve muvazaalı olarak bağışlama iradesini gizleyerek kayden maliki bulunduğu 125 ada 4 parsel sayılı taşınmazı davalı kızı ...'e satış göstermek suretiyle temlik ettiğini, ...'in muvazaa iddialarını engellemek için taşınmazı aile dostları olan dava dışı ...'a, onun da bir süre sonra ...'in eşi olan davalı ...'a devrettiğini ileri sürerek tapu kaydının iptali ile miras payları oranında adlarına tescilini istemişlerdir.

Davalılar, taşınmazı parasını ödeyerek satın aldıklarını, bağıştan ve muvazaadan söz edilemeyeceğini, murisin sağlığında bütün mirasçılarına bu arada davacıların murisine de taşınmaz verdiğini belirterek davanın reddini savunmuşlardır.

Dosya içeriği ve toplanan delillerden; mirasbırakan ...'in 63 parsel sayılı taşınmazını 06.11.1985 tarihinde davalı kızı ...'e satış suretiyle temlik ettiği, ifrazla 1363 parsel numarasını alan taşınmazı ...'in 22.01.1992 tarihinde dava dışı ...'a devrettiği, ...'ın da 02.03.1993 tarihinde ....'in eşi olan davalı ...'e satış suretiyle aktardığı, taşınmazın daha sonra 125 ada 4 parsel numarasını aldığı, davalı ...'in taşınmazın 1/4 payını eldeki dava açıldıktan sonra 30.09.2010 tarihinde mirasbırakanın oğlu ...'e temlik ettiği, miras bırakanın 06.12.1991 tarihinde öldüğü, geride mirasçı olarak damadı ve torunları olan davacılar ile davalı kızı ve dava dışı çocukları ....'i bıraktığı anlaşılmaktadır.

Davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar Dairece, " öncelikle; çekişme konusu taşınmazın yargılama sırasında devredilen ¼ payı yönünden HMK'nın 125. maddesi (1086 sayılı HUMK'un 186. maddesi) hükmü uyarınca usuli işlemlerinin yerine getirilmesi, daha sonra miras bırakandan tüm mirasçılarına intikal eden taşınır taşınmaz mallar ile haklarının araştırılması, tapu kayıtları ve varsa öteki delil ve belgelerin mercilerinden getirtilmesi, her bir mirasçıya nakledilen mallar ile hakların nitelikleri ve değerleri hakkında gerekirse uzman bilirkişiden rapor alınarak, paylaştırmanın mı yoksa mal kaçırma amacının mı üstün tutulduğunun aydınlığa kavuşturulması, böylece miras bırakanın, yukarıda değinilen anlamda hak dengesini gözeterek, tüm mirasçıları kapsar biçimde bir paylaştırma kastının bulunup bulunmadığının açıklığa kavuşturulması ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, noksan soruşturma ile yetinilerek yazılı olduğu üzere hüküm kurulmasının doğru olmadığı" gerekçesiyle bozulmuş; bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda, yeni malik ... davaya dahil edilmiş ve paylaştırma savunması yönünden gerekli araştırma ve inceleme yapılıp davanın kabulüne karar verilmiştir.

Somut olaya gelince; davanın kabul edilmesi halinde mirasçı sıfatı nedeniyle çekişmeli taşınmazda hak sahibi olacak dava dışı kardeş ....'ı mirasbırakan babasının tüm mirasçılarına, bu arada kendisine ve davacıların annesi olan kızkardeşi ...'ya da taşınmaz verdiğini bildirmiş, bu beyanı davacı ve davalı tanıklarınca da doğrulanmıştır. Bu durumda, mirasbırakanın gerçek amacının mirasçılarından mal kaçırmak olmayıp mal varlığını sağlığında mirasçıları arasında paylaştırmak olduğunun kabulü gerekir. denkleştirmede eşitlik aranmayacağı da kuşkusuzdur.

Hâl böyle olunca, davanın reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu üzere karar verilmiş olması doğru değildir.

Davalılar vekilinin temyiz itirazları belirtilen nedenlerle yerindedir. Kabulüyle, hükmün açıklanan nedenlerle (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 09.06.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.