Dosya olarak kaydet: PDF - TIFF - WORD
Görüntüleme Ayarları:

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :

Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;

Davacı borçlu, davalı alacaklı tarafından hakkında başlatılan kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takipte icra mahkemesine başvurusunda, takibe dayanak çekin tarih kısmının üstü çizilerek paraflanmış olduğunu, bu parafın kendisine ait olmadığını, çek tarihindeki tahrifat nedeniyle  kambiyo vasfını yitirdiği iddiasıyla takibin iptalini talep etmiş, mahkemece takip konusu çekin keşide tarihi altındaki imzanın davacı borçlunun eli mahsulü olduğu tespit edildiğinden davanın reddi ile borçlu aleyhine asıl alacağın %40'ı oranında icra inkar tazminatına ve asıl alacağın %10'u oranında para cezasına hükmedilmiştir.

İİK'nun 170/a maddesine göre; İcra mahkemesi müddetinde yapılan şikayet veya itiraz dolayısıyla, usulü dairesinde kendisine intikal eden işlerde takibin müstenidi olan kambiyo senedinin bu vasfı haiz olmadığı veya alacaklının kambiyo hukuku mucibince takip hakkına sahip bulunmadığı hususlarını re'sen nazara alarak bu fasla göre yapılan takibi iptal edebilir.

Bu durumda borçlunun icra takibine itirazının yasal dayanağı İİK'nun 170/a maddesi olup, bu maddede tazminat öngörülmediği halde borçlu aleyhine tazminata ve para cezasına hükmedilmesi isabetsiz olup hükmün bu nedenle bozulması gerekir ise de, anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından kararın düzeltilerek onanması yoluna gidilmiştir.

Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile İstanbul 1.İcra Hukuk Mahkemesinin 24.07.2012 tarih ve 2010/1258 E., 2012/608 K. sayılı kararının hüküm bölümünün "Takibe itiraz edip dava açan davacı-borçlunun kötü niyeti sabit bulunduğundan takibe konu edilen asıl alacak üzerinden %40 oranında icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulmasına, buna göre 32.000 TL inkar tazminatının davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine, (takibin tedbiren durdurulmuş olmasına istinaden)” ibarelerinin yer aldığı 2. bendinin ve “Davacı-borçlunun takibe konu edilen asıl alacağın %10'u oranında İİK 170. maddesi gereği para cezası ile sorumlu tutulmasına, buna göre 8.000 TL para cezasının davacıdan tahsili ile hazineya irat kaydına” ibarelerinin yer aldığı 3. bendinin karar metninden tamamen çıkartılmasına, kararın düzeltilmiş bu şekliyle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 438. maddeleri uyarınca (ONANMASINA), mahkeme kararı düzeltilerek onandığından harç alınmasına yer olmadığına, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 28/01/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.