Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan tahliye davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla; dosyadaki bütün kağıtlar okunup, gereği görüşülüp düşünüldü:
Dava; iki haklı ihtar nedeniyle kiralananın tahliyesi istemine ilişkin olup, mahkemece istem gibi tahliyeye karar verilmiş ve hüküm davalı tarafça temyiz edilmiştir.
Bir kira yılı içinde yapılmış iki haklı ihtara dayanan tahliye davasının kabul edilebilmesi için, davanın 6570 sayılı Yasanın 7/e maddesi ve yerleşmiş içtihatlar uyarınca akdin hitamını izleyen bir ay içinde açılması zorunludur.
İhtarlar, dava şartı olduğu için süre kesme niteliğine haiz değildir. Süre konusu, kamu düzenine ilişkin olması sebebiyle re'sen gözetilmesi gerekir.
İhtarların, bir kira yılı içinde muaccel hale gelmiş (istenebilir durumu almış) değişik ayların kirasına ilişkin olarak en az iki defa kiracıya tebliğ edilmesi, haklılığı içinde ödemelerin ihtarların tebliğinden önce yapılmaması şarttır. Tebliğinden sonra yapılan ödemelerin hukuki değeri yoktur. İhtarlar, tebliğ ile hukuki sonuç doğuracağından, ödemelerde tebliğ tarihinin esas alınması şarttır. Keşide tarihi, sadece muacceliyet bakımından önem taşımaktadır. Zira, muaccel olmayan (henüz ödenmesi gerekmeyen) kira parasının istenmesi mümkün değildir.
Süresiz akitlerde ve kira bedelinin senelik ödenmesi gereken hallerde iki haklı ihtar oluşmaz.
Olayımızda; taraflar arasındaki 8.7.1993 başlangıç tarihli ve bir yıl süreli yazılı kira anlaşmasının özel şartlarının 5. maddesinde, bir ayın kira parasının zamanında ödenmemesi halinde, o kira yılının tüm kira parasının muaccel olacağı şartına yer verilmiştir. Bu bakımdan davacı, 10.11.1995 tarihinde keşide ettiği ihtarname ile sözleşme gereği ayırı 5'ine kadar ödenmesi gereken Ocak 1995 ayı kira parası ile birlikte, o kira yılının sonraki aylarının kira paralarını birlikte istemiştir. Ocak ayının 5'ine kadar o ay kirası ödenmediğine göre, Temmuz 1995 tarihine kadar kira paraları muaccel hale gelmiştir. O bakımdan, o kira paralarından bir kısmının ikinci bir ihtara konu edilmesi o ihtarnameyi haklı kılmaz. Bu yüzden davanın reddine karar verilmesi gerekirken, tahliye kararı verilmesi hatalı olmuştur. Hüküm, bu nedenle bozulmalıdır.
S o n u ç : Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi uyarınca (BOZULMASINA), istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 22.1.1996 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.