Dosya olarak kaydet: PDF - TIFF - WORD
Görüntüleme Ayarları:

DAVA :Davacı vekili, davacının ödenmeyen fazla mesai ve bayram genel tatil çalışmaları karşılığı ücret alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

1.Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.

2.Dosya içeriğine ve sunulan bordrolara göre davalı işyerinde her ay yapılsın ya da yapılmasın Nisan 2007den itibaren 60, Ocak 2008 ayından itibaren ise 22 saat fazla mesai ücreti ödendiği görülmektedir. Hükme esas bilirkişi raporunda ve mahkeme gerekçesinde bu ödenen miktar, "davacıya ödenen paraların her ay matbu ödenmesinin davacının iddiasını desteklediği, bordrolardaki fazla mesai ödemelerinin gerçek olmadığı ve fazla mesai tahakkuklarının aylık temel ücretin içinde olduğu" kabul edilerek fazla mesai alacak miktarının hesaplandığı, aylık ücretin de davalı tarafça ibraz edilen bordrolardaki aylık net ücret ve tahakkuk yapılan fazla mesai ödemesinin toplamı esas alınarak yapıldığı gerekçesi ile gerçekte bu miktarın davacının aylık ücreti olduğu belirtilerek, davacının yaptığı fazla mesai karşılığı ücret alacağı ayrıca hesaplanmış ve fazla mesai ve tatil ücreti de fazla mesai ücreti de içinde kabul edilen ücret üzerinden hüküm altına alınmıştır.

Dairemiz uygulamasına göre imzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazı kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille yapılabilir. Bordroların imzalı ve ihtirazı kayıtsız olması durumunda, işçinin bordroda belirtilenden daha fazla çalışmayı yazılı belge ile kanıtlaması gerekir. Ayrıca iş sözleşmelerinde fazla çalışma ücretinin aylık ücrete dahil olduğu yönünde kurallara sınırlı olarak değer verilmelidir. Dairemiz, yıllık ikiyüzyetmiş saatle sınırlı olarak söz konusu hükümlerin geçerli olduğunu kabul etmektedir.

Somut uyuşmazlıkta davacının çıplak ücreti bordroda açık olduğundan ve fazla mesai hanesi açıkça öngörülüp, ister çalışsın ister çalışmasın fazla mesai ücreti ayrıca ödendiğinden, ödenen bu fazla mesai ücretinin, diğer ödenen çıplak ücretle birlikte davacıya ödenen aylık ücretin kendisinin kabul edilmesi doğru değildir. İşyeri uygulaması ile fazla mesai yapılsın veya yapılmasın fazla mesai ücreti ödenmesi kararlaştırılmıştır. Bu bir anlamda fazla mesai ücretinin aylık ücrete dahil edildiğinin kabul görmesidir. Ancak Ocak 2008 tarihinden itibaren davacının hesaplanan dönemde uyuşmazlık konusu olmayan çalışma şekline göre bazı dönemler haftalık ortalama 11,5 saat fazla mesai yaptığı ve buna göre bordroda görülen aylık 22 saat fazla mesaiden, daha fazla mesai yaptığı ve bu nedenle fazla mesai ücretinin eksik ödendiği anlaşılmaktadır.

Mahkemece davacının fazla mesai kabul edilen çalışma döneminde Nisan 2007-Aralık 2007 60 saat fazla mesai ücreti ödenerek, fazla mesai ücreti bu dönem için tamamen ödendiğinden hesaplama yapılamaması gerekir. Ancak Ocak 2008 tarihinden sonra ise aylık 22 saat fazla mesai ücreti ödemesi hesaplanan fazla mesai ücretinden mahsup edilmeli, buna göre fark fazla mesai ücreti hesaplanmalı ve hüküm altına alınmalıdır.

Diğer taraftan fazla mesai ücretinin ücretin içinde olması ve asıl ücretin fazla mesai olarak ödenen miktarın dışlanması sonucu kabul edilen çıplak ücret olması karşısında, fazla mesai ve tatil ücret alacaklarının bordrodaki bu belirtilen çıplak ücrete göre hesaplanıp hüküm altına alınması gerekir. Eksik inceme ve hatalı değerlendirme ile alacakların kabulü hatalıdır.

SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarda belirtilen nedenle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 17.02.2014 tarihinde oy birliği ile karar verildi.