Özellikle 17. yüzyıl hem usus modernus pandectarum’un temsilcisi Hollandalı hukukçuların hukuk yaratma tekniği bakımından, hem de Hollanda’nın o dönemki ticarî atılımlarının hukukî temelleri bakımından incelemeye değerdir(100).…
Öte yandan Birleşik Doğu Hindistan Şirketi’nin başarısı neticesinde 17. yüzyılda…
Hukukun sosyal bilimler ve doğa bilimleri alanlarına kıyasla daha net bir süreklilik gösterdiği açıktır. Bu durumun en güzel örneklerinden bir tanesi, modern şirket modellerinin ortaya çıkışında Roma hukukunun rolüdür. Roma hukukunu esnek, kozmopolit ve pragmatik bir yapıya kavuşturan unsur ticarettir. Zira özellikle coğrafi genişlemeler ve yabancı kültürden insanlarla kurulan sosyal ilişkiler neticesinde artan ticaret esnek, doğal hukuka dayanan ve evrensel nitelik taşıyan kuralların gelişmesini gerektirmiş, bu bağlamda hukuk kuralları ticarî hayata entegre edilmiştir. Öte yandan bu kozmopolit yapı sadece klasik ve post-klasik dönemde değil aynı zamanda erken modern çağ ticarî ilişkilerinin gelişiminde ve küreselleşmenin sosyal ve siyasi bir olgu olarak ortaya çıkmasında da kendini göstermektedir. Bu nedenle hem ticaret hukuku tarihi, hem de karşılaştırmalı hukuk bakımından önem taşıyan 17. yüzyıl, hukukun epistemik bir kayma göstermediği, klasik dönem Roma hukuku mekanizmalarının moderniteye geçiş sürecinde başvurulan önemli kaynaklardan olduğunu bizlere gösteren bir örnektir.Sayfa 1164