Sayfa 12B.DEMOKRATİK EGEMENLİK TEORİLERİ KAPSAMINDA DEVLETİN SAHİP OLDUĞU İKTİDARIN DEĞERLENDİRİLMESİ
1.Genel İtibariyle
Devleti oluşturan üç unsurdan ilkini teşkil eden; bir devletin kurulabilmesi için…
Egemenliğin kime ait olduğu hususundaki teoriler esas itibariyle, teokratik teoriler…
Demokratik egemenlik teorisi de halk egemenliği ve millet egemenliği teorisi olmak…
Halk egemenliği teorisine göre, egemenlik halka aittir. Halk, belirli bir anda/zamanda yaşayan insan topluluğudur. Her vatandaş egemenliğin bir parçasına sahiptir. Buna göre seçmenlik bir haktır, genel oy ilkesi geçerli olup her vatandaş oy kullanabilmelidir. Halk egemenliği, doğrudan veya yarı doğrudan demokrasi sistemlerini gerektirir. Çünkü buna göre, egemenlik başkasına devir ve ferağ edilemez ve halkın iradesi temsil de edilemez. Milletvekilleri halkın temsilcisi de değildirler. Bu itibarla halk egemenliği teorisi, temsilî demokrasi kavramına karşıdır. Egemenlik
Halk egemenliğini savunan Rousseau temsile karşı çıkar: “Ona göre ‘ne olursa olsun, bir ulus kendine temsilciler seçer seçmez, özgürlüğünü de, varlığını da yitirmiş olur’. Yazar dönemin İngiliz parlamenter sistemini kıyasıya eleştirir: ‘İngiliz halkı kendini özgür sanıyorsa aldanıyor, hem pek çok; o ancak parlamento üyelerini seçerken özgürdür: Bu üyeler seçilir seçilmez, İngiliz halkı köle olur, bir hiç derekesine iner’”
Millet egemenliği teorisine göre ise, egemenlik milletindir. Millet ise halk…
Millî egemenlik teorisi, millet kavramının soyut olduğu ve iradesi olamayacağı; ölmüş…
Anayasamızda millî egemenlik ilkesi açıkça benimsenmiştir. Anayasanın 6. maddesinde…
Anayasamıza göre; “Yasama yetkisi Türk Milleti adına Türkiye Büyük Millet Meclisinindir. Bu yetki devredilemez”…
Anayasamız millî egemenlik ilkesini benimsemiştir. Millî egemenlik veya halk egemenliği…
Büyük halk hareketleri sonucunda millete ait olan bu malî iktidar alanlarının meclis…