Tescilli bir markayla aynı/benzer bir işaretin sui generis sistemde coğrafi işaret olarak tescil edilmek istenmesi halinde ise öncelik hakkı her koşulda coğrafi işaret tesciline engel oluşturmayabilecektir. Zira 2024/1143 sayılı Tüzük m. 30 ve SMK m. 48/3 gereği, markanın itibarı, ünü ve kullanım süresi de dikkate alındığında, bu markayla aynı/benzer olması sebebiyle markaya zarar verici nitelikte yahut gerçek kaynağı konusunda tüketiciyi yanıltıcı nitelikte olmadıkça sonraki tarihli coğrafi işaretin tesciline izin verilebilecektir. Bu durum da öncelik ilkesinin burada mutlak surette uygulanmadığını göstermektedir. Zira tüketici nezdinde belirli bir tanınmışlığa ulaşmamış markalar açısından bu ilkenin uygulanmayacağı söylenebilecektir. Yine 2024/1143 sayılı Tüzük m. 31/3 ve SMK m. 48/2’de daha önce tescil edilmiş bir markayla aynı/benzer işaretin sonradan coğrafi işaret olarak tescil edilmesi halinde önceki tarihli markanın durumu düzenlenmiştir. Buna göre; coğrafi işaretle aynı/benzer bir marka, coğrafi işaretin korunmasından önce iyi niyetle tescil edilmiş yahut bu markanın kullanım hakkı iyi niyetle kazanılmışsa, coğrafi işaretin hak sahibine verdiği yetkiler, marka başvurusunun tesciline ve iyiniyetli kullanımına zarar vermeyecektir. Görüldüğü gibi, ilgili hükümlerde marka tescili daha önce olmasına rağmen sonraki tarihli coğrafi işaretin marka karşısındaki durumundan değil, önceki tarihli markanın coğrafi işaret karşısındaki durumundan söz edilmiştir(113).…