Şirketin, mirasçılara onay vermediğini bildirdiği ve payları satın almayı önerdiği…
-
Git
: -
-
ᴀ⇣ Yazı karakterini küçült
Aşağıda bir kısmını gördüğünüz bu dokümana sadece Profesyonel + pakete abone olan üyelerimiz erişebilir.
b. Değerlendirme
TTK 494/2 gereğince, payların mülkiyeti ve bunlardan kaynaklanan malvarlığına ilişkin…
a) Öncelikle belirtmeliyiz ki; TTK. 493/2’nin, Tasarı aşamasında Bilim Komisyonu tarafından yazılan gerekçesinde yer alan, “Anonim şirket 492 (2) uyarınca mezkûr pay senetlerini/paylarını alma önerisinde bulunması halinde ise hem mülkiyet hem de hisse senetlerine bağlı hakların tümü şirkete geçer”…
Ne var ki; kanun maddesinin metninde, tek taraflı olarak şirketin, almayı önerdiği…
b) İkincisi, TTK. 493/4’te şirketin, “payları gerçek değer ile devralmayı…
Hatta tam aksine, TTK. 493/6’da, devralan (mirasçı), “…gerçek değeri öğrendiği tarihten itibaren bir ay içinde bu fiyatı reddetmezse, şirketin devralma önerisini kabul etmiş sayılır” denilmek…
Bu düzenlemeler, mirasçının şirketin satın alma önerisini kabul zorunluluğunun değil,…
Üstelik, şirketin payları devralma teklifinin bir öneri (icap) niteliği taşıdığı,…
UZEL, “Ortaklık tarafından yöneltilen payların satın alınması yönündeki teklif icap olarak nitelendirildiğinde, muhatabın icabı kabul etme veya reddetme imkanının olduğu sonucuna ulaşılır” diyerek
Hem TTK. 493/1, hem TTK. 493/4 şirketin, payları gerçek değeri ile devralmayı önererek…
Teklifin içeriği ile ilgili olarak İsviçre’li yazarların farklı ifadeler kullandığını…
c) Üçüncüsü, satım sözleşmesinin kurulması için, şirketin satın alma önerisine…
Nitekim doktrinde UZEL tarafından, “Satın alma teklifinde bulunulması halinde paya bağlı hakların ortaklığa geçeceği yönündeki görüş (PETITPIERRE-SAUVAIN 1146) söz konusu teklifin bir icap oluşu nedeniyle kabul edilemez. Bu halde pay sahibi dilerse ortaklığın teklifini reddebilecektir” denilerek,…
d) Dördüncüsü, mirasçının şirketin devralma önerisini kabul etmek zorunda olduğu ve onun sadece şirketin önerdiği bedeli kabul etmeyip gerçek değerin saptanması için mahkemeye başvurabileceği de bir görüş olarak savunulabilir. Fakat bu görüşün kabul edildiğini bir an için varsaydığımızda dahi, şirketin devralma önerisinin içi, gerçek değer belli olduktan sonra dolacağına göre, ancak gerçek değer kesinleşip, bu değer üzerinden satım ilişkisi kurulduğunda, bu andan itibaren payların mülkiyeti ile malvarlığı haklarının şirkete geçeceğini benimsemek, mirasçıların korunması açısından herhalde daha doğru bir seçenek olacaktır. Zira, TTK. 493/6 hükmü uyarınca, “devralan”, gerçek değeri öğrendikten itibaren bir ay içerisinde reddetmez ise, öneriyi kabul etmiş sayılacağına göre, hükmün “devralan”a bir aylık süre içerisinde reddetme hakkı bulunduğu tanıdığı ve ayrıca bir aylık sürede önerinin reddedilmemesine kabul
Şirket ile mirasçı(lar) arasında pay devrine dair ilişki, bir özel hukuk ilişkisi…
e) Beşinci olarak, mirasçılar, ölüm anında iktisap ettikleri payları şirkete…
Nitekim BOZKURT; “…Müktesibin, şirketin alım teklifini kabul etmek zorunda olacağını düşünmek, irade özerkliği ilkesi ve Anayasa ile güvence altına alınan mülkiyet ve özellikle miras haklarının (AY m.35) özünü…
Ancak bu tespit de, tek başına sorunu çözmeye yeterli değildir. Kendisine sadece pay mülkiyeti ile malvarlığı hakları geçen bu kişinin, şirkette hangi sıfatla bulunacağı, pay defterine nasıl kaydedileceği, Kanun tarafından ucu açık bırakılan sorunlardandır. Ağırlıklı olarak, -borsada işlem gören paylardaki durum kıyasen- bu kişinin, pay defterine «oydan yoksun pay sahibi» sıfatıyla kaydedileceği belirtilmektedir. Aslında borsada işlem gören paylarla ilgili olarak, hakların geçişi sisteminin yarattığı bir zorunluluğun, kıyas yoluyla genişletilmesi, hukuki açıdan bize yüzde yüz tatmin edici gelmemektedir. Ne var ki, anılan boşluğu doldurmak ve müktesibin şirkete karşı sıfatını kullanabilmesini sağlamak (kâr payı gibi) için, başka bir çözüm de görünmemektedir”(17)…
f) Altıncı olarak, yukarıdaki tespit ve görüşlerin, önemli bir kısmının doktrinde…
- Hocam MOROĞLU, şirketin daha bedelini dahi ödemeden alım hakkını kullanarak tüm pay sahipliği haklarını elde edeceğinden söz eden