Başvurucunun “Askerler davasında beraat kararını ben de destekliyorum ve açıklıyorum“…
-
Git
: -
-
ᴀ⇣ Yazı karakterini küçült
On İki Levha Yayıncılık
Yayın tarihi: Aralık 2020
Sayfa: 216 - 220
Adem Sözüer, Philip Kunig
Çeviren:Nurten İnce Akman
Aşağıda bir kısmını gördüğünüz bu dokümana sadece Profesyonel + pakete abone olan üyelerimiz erişebilir.
III. 102/92 sayılı Anayasa Şikayetine Dair Yargılama
1. Anayasa şikayetinin bir diğer konusunu da başvurucunun Dr. A’nın beraat ettiği…
“4 yıl boyunca kilometrelerce büyüklükteki bir bölgede cinayet zorunlu iken yarım saat uzaklıktaki bir yerde o kadar yasaktı. Cinayet mi dedim? Evet, elbette cinayet. Askerler katildir”. Bu söz Kurt Tucholsky tarafından 1931 yılında Weltbühne’de yazılmış ve daha sonra Nobel Barış Ödülü alan yayıncı Carl von Ossietzky hakkında da dava açılmış ve beraatlerine karar verilmişken, bu mesele hala özellikle de bugün günceldir. Artık Orwell’in “Yenidil” olarak betimlediği çağda ibareleri değiştirdik ve “askeri güvensizlik politikasının” “güvenlik politikası” olarak değiştirilip savaştan değil “savunmadan” bahseden yeni bir dil oluşturulduğu, konuyu tam olarak açıklayan, bam teline vuran bir dilin istenmediği, bunun aksine bir dilin yaratıldığı bir noktadayız. …
Vicdani ret hukukumuzda sadece kişi savaş görevini (ilginçtir ki Anayasa’mızda hala savaş görevi kelimesi kullanılır) kendisi için bir ayıp olarak gördüğü takdirde ve cinayeti (nitelikli adam öldürmeyi) reddettiğinde kabul edilmektedir. Askerin başka ne görevleri olabilir ki? Askeri “savunma” veya ordu taraftarı olmak aynı zamanda da savaşa ve devlet tarafından haklı kılınan cinayetlere katılmaya hazır olmayı da kapsar. Ancak bu savaş yukarıdaki Tucholsky’ye ait olan sözün tersine bütün insanlığın sona erdirileceği topyekûn savaş anlamına gelir.…
Her yönüyle bay A’yı desteklemekte olup kamu önünde tekrar açıkça ‘tüm askerler potansiyel katildir’ demekteyim!”…
Bu okuyucu mektubu nedeniyle de orduda biri aktif olarak görevde bulunan ve diğer…
2. a) Başvurucunun itirazları neticesinde hakaretten dolayı para cezasına hükmed…
Başvurucu İlk Derece Mahkemesi’nin kararını ve bunun anayasa şikayeti için önemli…
b) Eyalet Mahkemesi de başvurucunun temyiz sebeplerini gerekçelendirilmemiş olduğu…
Kararın gerekçesinde önce karara temel olan Frankfurt Davası 31 Ağustos 1984 tarihli…
Başvurucu da okuyucu mektubuyla Allgemeinen Zeitung isimli gazetedeki ilgili kısmı…
Başvurucunun dünyadaki tüm ordu mensubu olan askerlere ve tabii ki de Alman askerlere…
Bu nedenle başvurucunun Alman Ceza Kanunu’nun 185. maddesindeki hakaret suçunu işlediği…
Bu açıklamalarında şikayetçinin haklı bir menfaati, hukuka uygunluk sebebi bulunmamaktadır.…
“Askerler Potansiyel katildir” ibaresi, Alman Ceza Kanunu’nun 193. maddesi kapsamında…
c) Yüksek Mahkeme de şikayetçinin temyiz gerekçelerini açık bir şekilde gerekçesiz…
3. Başvurucu ceza mahkemelerinin vermiş olduğu karara karşı Alman Federal Anayasası’nın…
Eyalet Mahkemesi özellikle şikayetçinin kabul edilemez anlamlara gelen açıklamalarından…