Sayfa 721Genel Görüşme
Oturum Başkanı: Mustafa Taş (Yargıtay 10. Hukuk Dairesi Başkanı): Efendim sorularınızı ve değerlendirmelerinizi alarak oturumu sürdüreceğiz. Şimdi izninizle ben sayın hocamın sunduğu tebliğ kapsamında birkaç noktaya değinmek istiyorum. 506 sayılı yasanın 60. Maddesinin H bendi, bu maddede belirtilen yaşlılık aylıklarından yararlanabilmek için sigortalıların işten ayrılması ve yazılı talepte bulunmasını şart koşmuştur. Ancak Hukuk Genel Kurulu işten ayrılma şartının iptaline yönelik olarak anılan yasanın 62. Maddesi kapsamında Anayasa Mahkemesine başvuruda bulunmuştur. Başvuruya konu madde “Aylığın başlangıcı” kenar başlıklı olup çalıştığı işten ayrıldıktan sonra yazılı istekte bulunan ve yaşlılık aylığına hak kazanan kimselere isteği takip eden ay başından itibaren aylık bağlanacağını hüküm altına almaktadır. Anayasa Mahkemesi başvuru kapsamında 62. Maddedeki işten ayrılma hükmünü iptal etmiş ise de 60. Maddenin H bendindeki düzenleme varlığını sürdürmektedir. Yine 5510 sayılı yasanın 28. Maddesinin 2. Fıkrası ilk defa anılan kanuna göre sigortalı olanların tahsis koşullarını düzenlemiş ve 9. Fıkrasında ise maddede belirtilen yaşlılık aylıklarından yararlanabilmek için 4a sigortalıları yönünden çalışılan işten ayrılmayı, 4b sigortalıları yönünden faaliyetlerine son vermeyi, 4c sigortalıları yönünden ise emekliliğe sevk onayı sonrası ilişiklerinin kesilmesini şart koşmuştur. Dolayısıyla işten ayrılma koşulu ile ilgili aylık bağlanma engeli varlığını sürdürmektedir. 6216 sayılı Anayasa Mahkemesinin Kuruluş ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanunun 43. Maddesi başvurunun, sadece belirli madde veya hükümler aleyhine yapılmış olup da bu madde veya hükümlerin iptali başvuruya konu düzenlemelerin diğer bazı hükümlerinin veya tamamının uygulanamaması sonucunu doğurduğu takdirde keyfiyeti gerekçede belirtmek şartıyla uygulama kabiliyeti kalmayan kanunun, Cumhurbaşkanlığı kararnamesinin veya Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğünün bahis konusu öteki hükümlerinin veya tümünün iptaline karar verilebileceği
Bir diğer konu, 4857 sayılı kanunun 21. Maddesine ilişkin olup anılan maddede feshin…
Bir başka husus 5510 sayılı yasanın ek 18. Maddesiyle ilgili olup anılan maddede;…
Çok özür dileyerek birkaç konuya daha açıklık getirmek istiyorum. Bunlardan biri…
Diğer bir konu 1479 sayılı kanunun 45. Maddesi kapsamında kız çocuklarına ölüm aylığı…
Av. Murat Özveri: Kocaeli Barosu. Teşekkür ediyorum sayın başkan. Ersun hocama…
Oturum Başkanı: Efendim buyurun, buyurun, siz.…
Av. Mahmut Beylem: Adana Barosu. Öncelikle Ersun hocama sunumundan dolayı teşekkür ederim. Yargıtay 10. Hukuk Dairesinin bu bireysel işçilik alacakları davasında dediğiniz gibi son döneme inhisar etmesini primleri falan bir yana bırakalım, ayrıca kararın infaz edilmiş olması koşulunu aramasını nasıl buluyorsunuz, bu hususta görüşünüzü rica ediyorum.Oturum Başkanı: Efendim buyurun.…
Av. Meliha Selvi: Ankara Barosu. Hizmet tespiti davalarında hak düşürücü süre…
Oturum Başkanı: Efendim buyurun.…
Prof. Dr. Şükran Ertürk: Doğu Akdeniz Üniversitesi Hukuk Fakültesi. Ben bir katkı sunacağım. Daha sonra da bir soru soracağım Ersun hocama. Sayın başkan da üzerinde durdu, bu Anayasa Mahkemesinin iptal kararıyla ilgili. Sicil dergisinde 2021 yılında bu konuda bir makale yayınladım, orada da tespitleri üç başlık altında toplamıştım. Herhalde hocamla aynı görüşteyiz, görüşüme katıldığını görüyorum ama Hukuk Genel Kuruluyla farklı düşünüyoruz. Her ne kadar Genel Kurul sigortalı lehine karar vermişse de yasal mevzuat açısından baktığımızda üçlü bir ayrıma gitmek zorundayız. Birincisi 506 sayılı Kanun döneminde işten ayrılıp emekli olmuş, yaşlılık aylığı almaya başlamış bir kimse açısından iptal kararının sadece bir etkisi olduğunu söyleyebiliriz. 5510 sayılı Kanunun 28. maddesi açısından 2008’de ilk kez sigortalı olanlar açısından Anayasa Mahkemesi kararının herhangi bir etkisi olmadığını siz de söylediniz ve belirttiniz. Üçüncü ihtimalde ise 506 sayılı Kanun döneminde ilk kez sigortalı olmakla birlikte yaşlılık aylığının 5510 sayılı Kanun dö-
Oturum Başkanı: Ben teşekkür ederim. Hocam buyurun efendim.…
Prof. Dr. Kadir Arıcı: Hacı Bayram Veli Üniversitesi Hukuk Fakültesi. Öncelikle…
Bunlardan biri, bu yurt dışına işçi götürülmesi meselesi. Orada kişilik perdesinin…
İkincisi, şimdi benine esas üzerinde durduğum bu banka sandıklarıyla ilgili konu,…
Oturum Başkanı: Buyurun efendim.…
Prof. Dr. Ali Güzel: Kadir Has Üniversitesi. Teşekkür ederim değerli Başkan, değerli meslektaşım Ersun Civan’a ben de kendi açımdan teşekkür ederim, kapsamlı tebliğinden gururlandım ve sevindim. Sanıldığının aksine Sosyal Güvenlik Hukuku kolay bir alan değil. Çünkü bu alanın temel felsefesi,özü, ilkeleri, amacı çok farklı. İşte değerli meslektaşım, bu doğrultuda bir tebliğ sunduğu için tebrik ediyorum. Zamanımız çok ilerledi, çok kısa olmak koşulyla birkaç nokta üzerinde duracağım, çünkü bu noktalar sistemin bütününü ilgilendirmektedir. Ersun hoca açık bulunan bazı noktalarda bir model ya da bir çözüm arayışı içinde, kimi özgün görüşler oluşturmuş, benimsediği bu yöntemin isabetli olup olmadığı hususu burada tartışılmalı ve farklı görüşler de ortaya konulmalıdır . İşaret etmek istediğim ilk nokta, sunumda ifade edilmedi, ancak yazılı tebliğde görüşüne yer vermiş bulunmaktadır. Ücretsiz çalışan eşin sigortalılığı konusunda tam ispat esasının uygulanması gerektiğini, işçi lehine ya da sigortalı lehine yorumun söz konusu olamayacağını belirtiyor.