Videokonferans yönteminin yargılama hukukuna pandemi sürecine özgü olarak salgının…
-
Git
: -
-
ᴀ⇣ Yazı karakterini küçült
On İki Levha Yayıncılık
Yayın tarihi:
Eylül 2023
Son Güncelleme:
Eylül 2023
ISBN:
978-625-432-596-0
eISBN:
978-625-432-595-3
Baskı:
1
Sürüm:
1
Aşağıda bir kısmını gördüğünüz bu dokümana sadece pakete abone olan üyelerimiz erişebilir.
§ 5. VİDEOKONFERANS YÖNTEMİNE İLİŞKİN DEĞERLENDİRME VE GÖRÜŞLER
A. VİDEOKONFERANS YÖNTEMİNİN LEHİNE OLAN DEĞERLENDİRMELER
Hukuk Muhakemeleri Kanunu m. 149’da ‘Ses ve Görüntü Nakli Yoluyla ve Başka Yerde…
Videokonferans yönteminin yargılama hukukunda kullanımına ilişkin doktrin görüşleri…
Özekes, yargılama hukukunda teknolojiden ve dijitalleşmeden yararlanılırken yargılama ilkeleri ile uyum içerisinde kalınması gerektiğini belirtmektedir. Yargılama ilkelerini bu bağlamda iki kategoride değerlendirerek teknolojinin kullanımı konusunda en az esneklik kazanacak ilkelerin, temel yargısal ilkeler olduğunu, adil yargılanma, hukukî dinlenilme hakkı, silahların eşitliği, usûl ekonomisi gibi temel ilkelerin gözardı edilmesi halinde ise hangi usûlle olursa olsun hukuk devleti anlamında bir yargılamadan söz edilemeyeceğine işaret etmektedir. Hal böyle olmakla birlikte dijital imkanların bu ilkelere riayet konusunda yargılama hukukuna sunduğu imkanlardan da yararlanılması gerektiğini belirtmektedir. Örneğin dijital imkânların makul sürede yargılanmayı daha mümkün kıldığını, ayrıca elektronik ortamın bazı yönlerden müdahaleye kapalı olması ya da müdahalenin tespiti sebebiyle, mahkemenin yargısal faaliyetini daha az etkiyle sürdürmesini, hakkaniyete uygun yargılama yapmasını kolaylaştıracağını ifade etmektedir. Temel yargısal ilkeler dışında kalan, bir kısmı yargılama sisteminin tercihiyle ortaya çıkmış bir kısmı ise doğrudan yargılama uygulamasına yönelik ilkelerden olan tasarruf, taraflarca getirilme, doğrudanlık, yazılılık-sözlülük, dürüstlük gibi ilkeler açısından
Pekcanıtez/ Atalay/ Özekes yargılama hukukunda teknolojik gelişmelerden yeterince yararlanılması gerekliliğine vurgu yaparak bu sayede tarafların ve vekillerinin önemli zaman ve masraf tasarrufu sağlayacağını bununda yargılamanın daha ucuz ve hızlı olmasına katkı sunacağını belirtmektedirler. Ayrıca yapay zekâ tartışmalarının yapıldığı bir ortamda teknik gelişmelerin göz ardı edilmesinin adalet mekanizmasını işletilemez duruma getirebileceğine dikkat çekerek, istinabe gibi doğrudanlık ilkesine aykırı, köhne bir sistemin yerine, tam olmasa da taraf, tanık, bilirkişi ve hâkimi karşı karşıya getiren sistemin tercih edilmesinin önemine vurgu yapmışlardır(110).…
Meriç/ Arslanpınar Tat’a göre içinde bulunulan koşul gerektiriyorsa hem yargılamaya dâhil görevlileri hem de diğer katılanları korumak için duruşma tamamen elektronik ortamda da yapılabilmelidir. Bu en azından sıkıntılı süreç atlatılıncaya kadar veya bir defaya mahsus yapılabilmelidir.
Karslı’ya göre; ses ve görüntü naklinin uygulanacağı videokonferans şeklinde gerçekleşen duruşmalarda taraflara modern teknolojiden ve Adalet Bakanlığınca uygulamaya konulan Ulusal Yargı Ağı Projesinden yararlanma imkânı sunulmuştur. Taraflar bu yolla yargılamanın herhangi bir işlemine uzaktan katılabilecek, istinabeye gerek kalmaksızın doğrudanlık ilkesinin daha sağlıklı gerçekleşecek, yargılamayı yürüten hâkimin taraflar ve delillerle daha doğrudan temas etmesi sağlanabilecek, sonradan yapılacak gereksiz itirazların da önüne geçilecektir. Ayrıca usûl ekonomisi ilkesi çerçevesinde davalar daha az emekle ve daha az masrafla karara bağlanabilecektir(113)…
Arslan/ Yılmaz/ Taşpınar Ayvaz/ Hanağası ise, duruşmaların kural olarak davanın görüldüğü mahkeme salonunda ve fiziki ortamda yüzyüze yapılmasını, ancak bazı hallerde bu kurala istisnalar tanındığını belirtmişlerdir. Bu bağlamda mahkemenin HMK m. 149 gereğince taraflardan birinin talebi üzerine talep eden tarafın veya vekilinin, aynı anda ses ve görüntü nakledilmesi yolu ile bulundukları yerden duruşmaya katılmalarına ve usûl işlemleri yapabilmelerine izin verebileceğini belirtmektedirler(114)…
Kale’ye göre yargılama hukukunda kural olarak tarafların veya vekillerinin bizzat duruşmada hazır bulunmaları esastır. Aksi durum HMK m.150 uyarınca dosyanın işlemden kaldırılması sebebidir. Yargılamada tarafların bizzat duruşmalarda hazır bulunması kuralının istisnalarından biri ise HMK m.149 ile düzenlenen durumdur. Tarafların veya davada dinlenilecek olan kimselerin davanın görüldüğü mahkemeye gelerek bizzat duruşmada hazır bulunmadan, ses ve görüntü nakli yoluyla duruşmalara katılması usûl ekonomisi ilkesinin bir gereğidir. Aslında
Dişel’e göre medenî usûl hukukuna ilişkin HMK’da ve diğer kanunlardaki düzenlemeler yargının işlevinin yerine getirilirken büyük ölçüde teknolojik gelişmelerdeki imkânlardan yararlanabilmesini amaçlayan düzenlemeler içermektedir. HMK m.149 hükmü, Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmelik m.218’de düzenlenen ses ve görüntü nakli yoluyla duruşmaların yapılmasına imkân sağlayan hüküm, Tebligat Kanunu m.7’de elektronik tebligatın kapsamının genişletilmesine ilişkin