Kaynaklandığı Almanya’daki teknik ve dar anlamıyla “güven sorumluluğu”, aynen benzeri “üçüncü kişiyi koruyucu etkili sözleşme” gibi, hep üçlü ilişkilerde söz konusu olmaktadır. Şu halde, güven sorumluluğu aslında sözleşmenin tarafı olmamış ama sözleşmeyi dışarıdan etkilemiş “üçüncü kişinin” sorumluluğudur. Buna karşılık, iki kişinin karşı karşıya geldiği ikili ilişkilerde, eskiden olduğu gibi, cic kavramı ile çalışılmaktadır. Eğer güven sorumluluğunda kusur (culpa) aranmayacak olursa, cic sorumluluğundan bir başka fark da kusur öğesi açısından çıkacaktır ortaya. Eklemeli ki İsviçre’de güven sorumluluğunun ikili ilişkilerde culpa’sız bir cic sorumluluğu olarak daha geniş boyutlarda yorumlanmasıyla da karşılaşılır.…
- İçindekiler
- Metin
- Referans kopyala
-
Git
: - Sayfaya Git
- Paragrafa Git
- Görüntüleme Ayarları
-
-
ᴀ⇣ Yazı karakterini küçült
On İki Levha Yayıncılık
Yayın tarihi:
Şubat 2022
Son Güncelleme:
Şubat 2022
ISBN:
978-625-432-097-2
eISBN:
978-625-432-119-1
Baskı:
8
Sürüm:
1
Aşağıda bir kısmını gördüğünüz bu dokümana sadece pakete abone olan üyelerimiz erişebilir.
II. ÜÇÜNCÜ KİŞİNİN GÜVEN SORUMLULUĞU
Son yıllarda edim yükümlerinden bağımsız borç ilişkisi ve bu bağlamda culpa in contrahendo…
Sözleşme ilişkisine yabancı üçüncü kişileri zaman zaman “üçüncü kişiyi koruyucu etkili sözleşme” bağlamında adeta üçüncü kişi yararına sözleşme lehdarı gibi sözleşmesel tazminat alacaklısı kılan, kimi zaman da “güven sorumluluğu” bağlamında üçüncü kişiye karşı adeta üçüncü kişi zararına sözleşme kurulmuşçasına (ki hukukumuzda olanaksızdır) sözleşmesel tazminat borçlusu kılan akımın ortak tetikleyicisi, beslediği güveni boşa çıkan kişinin yetersiz haksız fiil kurallarının ötesinde korunabilmesi kaygısıdır(141).…
Edim yükümlerinden bağımsız borç ilişkisi bağlamında üçüncü kişiyi koruyucu etkili…
Üçüncü kişiyi koruyucu etkili sözleşme kavramını gevşeten, geliştiren ve aynı zamanda…
Güven sorumluluğuna başka bir örnek: A şirketi parasal sıkıntıya düşmüştür. Muhasebeci…
Yargıtay da, TOKİ’nin, apartman dairesi alıcısının gözünde yarattığı pek özel ve…
Eklemeli ki sözleşenlerden biri indinde özel bir güven yaratmış olup bu özelliğiyle…
Görülüyor ki her ne kadar üçüncü kişiyi koruyucu etkili sözleşme sorumluluğu ile güven sorumluluğunun düşüncel temelleri özdeş ise de (ki bu temel, sosyal bir yaklaşımla, zayıfın haksız fiil kurallarıyla yeterince korunamayan güveninin korunmasıdır) bu iki sorumluluğun gerekleri farklıdır. Şöyle ki üçüncü kişiyi koruyucu etkili sözleşmede; a) üçüncü kişinin zarara uğratılmayacağı konusundaki güveni, b) onun edime, özellikle edimin risklerine alacaklı kadar yakın olması, c) alacaklının üçüncü kişinin korunmasında özel bir çıkarının bulunması ve d) borçlunun bütün bu özellikleri bilebilecek durumda olması koşulları aranır.…
Sözleşmeye yabancı üçüncü kişinin güven sorumluluğunda ise, a) sözleşmeye yabancı kişinin bu sözleşmenin oluşmasında herhangi bir çıkarının bulunması, b) onun kendisine yabancı sözleşmenin oluşmasını etkilemesi ve c) sözleşenlerden birinin bu yabancıya karşı özel yoğunlukta bir güven beslemesi koşullarıyla yetinilir.…
Kısa bir formülle özetleyelim:…
Üçüncü kişiyi koruyucu etkili sözleşme: Ü’nün edime yakınlığı+alacaklının Ü’yü koruma çıkarı+borçlunun bunları bilmesi+Ü’nün zarardan uzak tutulma konusundaki güveni.…
Üçüncü kişinin güven sorumluluğu: Ü’nün sözleşmenin oluşmasında çıkarı + Ü’nün sözleşmenin oluşmasını etkilemesi + Ü’ye (onun mesleki bilgisine ve ağırlığına) karşı özel güven.…
Güven sorumluluğunun uygulanma koşulları daha sınırlı olduğu içindir ki bu sorumluluğun uygulanma alanı da daha geniş olur. Özellikle, genelde olduğu gibi, alacaklının üçüncü kişinin korunması konusundaki çıkarının eksikliği dolayısıyla, güven sorumluluğuna ister istemez daha sık başvurulur. Ne var ki üçüncü kişiyi koruyucu etkili sözleşmede alacaklının üçüncü kişinin korunmasındaki çıkarı pek önemsenmeyeli beri, bu iki sorumluluk türü arasındaki tercih de adamakıllı serbestleşmiştir. Eklemeli ki her iki sorumluluğun çakışmasıyla da karşılaşılabilir pekala. Ama bunun için her şeyden önce alacaklının üçüncü kişinin korunmasındaki çıkarıyla üçüncü kişinin sözleşmenin oluşmasındaki çıkarının çakışması gerekir. Ne var ki böyle bir olasılıkla pek ender karşılaşılır. Üçüncü kişiyi koruyucu etkili sözleşmede alacaklının üçüncü kişinin korunmasındaki çıkarı artık şart koşulmadığı ölçüde bu çakışma şansının artacağı doğaldır.…
§ 241 II BGB ve § 311 III BGB kuralları bu açıdan dikkate değer: “Borç ilişkisi, yerine göre, tarafları birbirlerinin haklarına, mallarına, çıkarlarına saygı göstermekle yükümlü kılabilir. Böylesi davranış yükümleri, sözleşme partneri olmayan kişilere karşı da oluşabilir. Özellikle sözleşmenin oluşumunu etkileyebilecek ölçüde güven toplayan kişiler de böyle bir borç ilişkisinin sorumlu tarafı sayılabilirler.” İşte bu yeni BGB kurallarından hem sözleşmeye yabancı olduğu halde üçüncü kişiye sözleşmesel tazminat istemi sağlayan üçüncü kişiyi koruyucu etkili sözleşme kavramı hem de sözleşmeye yabancı olduğu halde özel güven çekim merkezi oluşturan üçüncü kişilerin (aracıların, acentelerin, bilirkişilerin, danışmanların ve benzerlerinin) sözleşmesel tazminat yükümüne yol açan güven sorumluluğu kavramı türetilir(145)…