Aşağıda bir kısmını gördüğünüz bu dokümana sadece Profesyonel +
pakete abone olan üyelerimiz erişebilir.
1.Bir Hukuksal Devamlılık Sorunu: Anayasal Düzenin Neresindeyiz?
Bu soruyu 23-24 Temmuz 1908 tarihlerinde Türkiye’de bir devrim mi oldu şeklinde sormak da mümkündür. Britanya Dışişleri tarafından 1908 yılı için hazırlanan yıllık Türkiye raporunda devrim olarak adlandırılan meşrutiyetin ilânından sonra, yolsuzlukla zengin olan üst düzey devlet adamlarının (Rami Paşalar kastediliyor) gayrı meşru bir biçimde, gelecekleri hakkında bir karara varıncaya kadar hapsedildiği ve padişahın da aynı kaderi paylaşacağına dair uğursuz söylentilerin varlığı aktarılır. Ancak İT liderlerinin, aşırılıklara başvurmaları halinde yalnızca yabancı güçlerin değil, aynı zamanda halifelerine bağlı katı Müslümanların da tepkisini çekeceklerini anladıkları, bu nedenle padişahı yararlı bir figür ve istikrara yardımcı olarak gördükleri belirtilir.…
Knight da dışarıdan bir gözlemci olarak padişahın akıllıca bir manevra ile uzlaşmayı…
Hürriyetin ilânının devrim niteliğini sorgularken dikkate almamız gereken bir başka…
Pekiyi ya bir anayasal düzenden ve devamlılığından bahsedebilir miyiz? Bu…
Nitekim Mebusan Meclisinin önüne ilk günlerden beri gelen ama – her seferinde bulunan…
Bunlardan ilki 21 Ocak 1909’da Yemen’de yasal bir dayanak bulunmaksızın toplanan…
Oysa buradaki sorun, 1876’dan önce kabûl edilmiş mevzuatın KE md 118 gereğince geçerli…
Dahası, Düstûr Birinci Tertip incelendiğinde, örneğin 1879’da yargılama usûlüne ilişkin…
II. meşrutiyetin başında yapılan bu tarihsel tercih, iki ayrı anayasal miras bırakır.…
Aslında eski ve yeni tüm bu tercihler darbelerin sonuçlarını benimsemekten çok, hukuksal…
Geçmiş bu şekilde geride bırakılsa da, Mebusan Meclisinin yeniden toplanması gelecekteki…
C.TEMEL ERKLERDE YENİDEN YAPILANDIRMA
2.Umumi Meclisi Yeniden Yapılandırma Çabaları ve Sonuçları