Luther üçüncü kişinin zararının tazmini sorununu kanun boşluğu doldurulması dışında başka dayanaklarla çözmeye çalışan görüşleri eleştirmektedir. Yazara göre anayasal düzende mahkemelerin hukuk yaratması ancak sistematik eksiklikleri (systematische Defizite)…
İsviçre hukukunda Koller’in savunduğu görüşe göre de üçüncü kişinin dahlinin borçlu tarafından bilinebilir olmadığı durumlarda kanun boşluğunun doldurulması yoluyla üçüncü kişinin zararının tazmininin kabulü mümkündür.(232)…
Von Graffenried’e göre kanun koyucunun üçüncü kişinin zararının tazmini meselesini bilerek düzenlemekten kaçındığı Alman hukukundan farklı olarak İsviçre hukukunda böyle bir durum söz konusu değildir.(235)…
Kanaatimce Türk hukuku bakımından, haksız fiilden kaynaklanan ya da bir üçüncü kişi…
Ancak yukarıda açıklandığı üzere bahsedilen ilkelerin amacı incelendiğinde(240)…
Alman hukukunda Puhle tarafından savunulan görüşe göre üçüncü kişinin zararının tazminine ilişkin kanun boşluğu menfaatin denkleştirilmesinin engellenmesi kurumuna başvurularak doldurulmalıdır.(243)…
Stamm ise hasarın geçişine ilişkin kurallardan kaynaklanan ve bir haksız fiil sonucu doğan üçüncü kişinin zararının tazmini bakımından ilginç bir görüş ortaya atmaktadır. Yazar, bir haksız fiilin mağdurun ölümüne yol açması halinde failin cenaze masraflarını karşılamakla yükümlü olan kişiye karşı bu masraflardan sorumlu olacağını düzenleyen BGB 844 I hükmünden kıyasen yararlanılmasını önermektedir. Türk hukukunda da TBK 53 I’in ilk bendinde benzer bir hüküm mevcuttur. Yazara göre bu hükmün amacı, ölüm halinde cenaze masraflarının tipik olarak ölen kişinin malvarlığı yerine bu kişi ile yakın ilişki içerisindeki bir başka kişinin malvarlığından karşılanmasının faili sorumluluktan kurtarmasını önlemektir. Burada zarara uğrayan yakının bir mutlak hakkı ihlal edilmemiştir. Mutlak hakkı ihlal edilen mağdur ise (cenaze masrafları bakımından) zarara uğramamıştır. Bu durumda alacaklının menfaati ilkesinin zararın tazmini önünde teşkil ettiği engel, BGB 844 I ile zarara uğrayan üçüncü kişi lehine aşılmaktadır.(245)…
Yazara göre hasarın geçişine ilişkin kurallardan kaynaklanan ve bir haksız fiil sonucu…
Peki cenaze masraflarına ilişkin BGB 844 I (ve TBK 53 I) hükmü üçüncü kişinin zararının…
Buna rağmen zarar kaymasına benzer bir durumun söz konusu olduğunu ve hükmün hala…
Henn’e göre burada kanun koyucunun amacı tazmin edilebilir zararın kapsamını belirlemenin ötesindedir. Çünkü amaç bu olsaydı, mirasçıların zararın tazminini isteyebileceklerini söyleyerek bir önceki paragraftaki itirazın önüne geçilmesi mümkün olurdu. Böyle bir hüküm mevcut olsaydı, cenaze masraflarını karşılamakla mirasçılar dışında bir kişinin yükümlü olması hâlinde bu kişinin zararının karşılanabilmesi için üçüncü kişinin zararının tazminine başvurmak gerekecekti. Ancak mevcut BGB 844 I hükmü doğrudan bu kişinin talepte bulunabilmesini sağlamaktadır. Yazara göre burada kanun koyucu doğrudan zararın malvarlığında doğduğu kişinin talepte bulunmasını istemektedir. Dolayısıyla hükmün altında yatan bu düşünceyi diğer üçüncü kişinin zararının tazmini senaryolarına genişleterek üçüncü kişinin direkt talebini gerekçelendirmek yazara göre mümkün olabilir.(250)…
Canaris ise haksız fiilden doğan üçüncü kişinin zararının tazmini sorunu bakımından dolaylı zararların kural olarak tazmin edilememesi prensibinin teleolojik redüksiyona tabi tutulması ile üçüncü kişinin zararının tazminini önermektedir. Yazara göre söz konusu yasağın amacı haksız fiil sorumluluğunun öngörülemez biçimde artmasını önlemektir ve zarar kaymasının gerçekleştiği hallerde zararın tazmini bu amaca aykırı bir sonuç doğurmamaktadır.(252)…
Luther ise söz konusu boşluğun doldurulması için denkleştirme zararı (Kompensationsschaden)…
Luther’e göre önerdiği yaklaşımın kabulünün klasik öğreti ile içtihadın kabul ettiği ve hak sahibinin üçüncü kişinin zararının tazminini talep ettiği kurama(256)…
Kanaatimce bu görüşlerin hiçbiri teorik açıdan yeterince doyurucu değildir. Menfaatin…