2004 sayılı İcra ve İflâs Kanununun ilk düzenlendiği halinde, sadece ilk artırma…
Taşınır ve taşınmaz malların kıymet takdirinin nasıl yapılacağı, “İcra ve İflâs Kanunu”…
Kanun, taşınır mallar bakımından haciz aşamasında takdir edilen kıymeti, paraya çevirme…
Taşınır malın muhammen bedeli tespit edilirken, sicile kayıtlı olmayan mallar bakımından…
Özel bilgiyi gerektirmeyen durumlarda ise, taşınır malın değerini icra müdürü doğrudan…
“...Özel bir bigi gerektirmediği hallerde, haczedilen menkuller üzerinde icra müdürü resen kıymet takdiri yapabilir.…
Somut olayda gözlendiği gibi; icra müdürlüğünün haciz sırasında 65.000.000.000 TL değer tespit ettiği 2000 model Renault aracın muhammen bedelinin kasko değerinden düşük olduğundan bahisle “ihalenin feshine” karar verilmesi doğru değildir. Zira, kasko edilecek meblağı gösterecek bedel, aracın gerçek ve rayiç değeri olarak kabul edilemez…” Yargıtay 12. HD, 30.12.2004, 22062/2746(133)…
Daha önce açıklandığı üzere, 7343 sayılı Kanunla İİK m. 129 değişikliğe uğramıştır.…
Taşınmaz malların kıymet takdiri ilk olarak haciz aşamasında gerçekleşir. Haciz aşamasında…
Haciz aşamasındaki bu tespit (kıymet takdiri), satış aşamasında doğrudan malın tahmin…
İİK m. 128 f. son’a göre ticari ve ekonomik bütünlük gösteren taşınmaz malların birlikte…
Taşınır malların kıymet takdirini ister icra müdürü ister görevlendirilen bilirkişi…
“…Somut olayda; icra müdürlüğünce 01.3.2017 tarihinde yapılan kıymet takdiri sonucu ihalesi yapılan menkule KDV hariç 246.000,00 TL değer biçildiği, borçlu vekilinin belirlenen değerin düşük olduğunu ileri sürerek kıymet takdirine itirazı sonucu Alanya 2. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 11.7.2017 tarih ve 2017/290 E. - 2017/480 K. sayılı kararı ile menkulün değerinin KDV hariç 240.000,00 TL olduğunun tespiti nedeniyle itirazın reddine karar verildiği, satışın ise mahkemece belirlenen bu değer üzerinden yapıldığı ve 120.600,00 TL bedelle ihale edildiği anlaşılmaktadır. Bu hali ile borçlunun kıymet takdirine itirazı üzerine mahkemece itirazın reddi yönünde borçlunun aleyhinde hüküm tesis edilmiş olmakla, icra müdürlüğünce belirlenen değer yerine icra mahkemesince belirlenen değer üzerinden ihale yapılmasının usulsüz olduğunun kabulü gerekir…” 12. HD, 11.04.2019, 4451/6230(148)…
Bu karar borçlu menfaatini korurken, alacaklı menfaatini görmezden gelmektedir. Yargıtay…
“…İİK’nın 128/a maddesinde düzenlenmiş olan kıymet takdirine itiraz, icra müdürlüğünce satışa konu malın bilirkişi marifetiyle yaptırılan değer tespitinin yerinde olmadığına yönelik bir şikâyettir. Kıymet takdirinin teb
19. Diğer taraftan şikâyet, icra takibinin taraflarına veya hukuki yararı bulunan diğer kişilere tanınmış ve bu yolla icra ve iflas dairelerinin (veya diğer icra organlarının) kanuna veya olaya uygun olmayan işlemlerinin iptalini veya düzeltilmesini ya da yapmadıkları veya geciktirdikleri işlemlerin yapılmasını sağlayan hukuki bir çaredir (Pekcanıtez, H./ A., O./ Ö., M.S./Özekes, M.:İcra ve İflas Hukuku, 11. Bası, Ankara 2013, s. 125 vd.). Şikâyet konusunu idari işlemler oluşturduğundan, şikâyet medeni usul hukuku anlamında bir dava değildir. Şikâyette kişiler arasında uyuşmazlık yoktur. Şikâyet ile icra ve iflas memurlarının işlemlerinin kanuna veya olaya aykırılığı ileri sürülür. Şikâyetin kabulü hâlinde İİK’nın 17. maddesi uyarınca icra mahkemesi, icra müdürünün yerine geçerek müdürün yapması gereken işlemi kendisi tesis edemez. Bir başka ifadeyle, icra mahkemesi icra müdürünün vermediği kararı kendisi onun yerine veremez.…
20. Bu bağlamda kıymet takdirine itirazda, icra dairesi tarafından belirlenen değerin malın gerçek değerini yansıtıp yansıtmadığı, dolayısıyla memur işleminin doğru olup olmadığı denetlendiğinden icra mahkemesince yapılan keşif tarihinin veya icra mahkemesinin karar tarihinin …
21. İcra dairesinin mahcuz taşınmazın bilirkişi marifetiyle takdir ettirdiği değerin, kıymet takdirine itiraz üzerine icra mahkemesince yaptırılacak keşif ve sonrasında alınan bilirkişi raporuna göre düşük olduğu tespit edilir ise mahkemece kıymet takdirine itiraz kabul edilerek taşınmazın değeri hükme esas alınan bilirkişi raporuna göre tespit edilir. Yukarıda açıklandığı üzere icra mahkemesince icra müdürünün kıymet takdiri yaptırdığı tarih itibariyle taşınmazın değeri belirlenerek memur işlemi denetlendiğinden, taşınmazın değeri hükme esas alınan kıymet takdir raporu tarihine göre değil, icra dairesince yaptırılan kıymet takdir tarihine göre belirlenmiş olur. Bu nedenle İİK’nın 128/a-2 maddesinde öngörülen 2 yıllık süre de icra dairesince yaptırılan kıymet takdir tarihinden itibaren başlar. Aksinin kabulü, mahcuz taşınmazın değeri zaman içinde değişebileceğinden icra dairesince takdir edilen değerin, takdir edildiği tarih itibariyle gerçeğe uygun olup olmadığının denetlenmesini imkânsız kılar…” HGK, 16.02.2021, 12-2258/94(149)…