Demokrasilerde kamuoyunun oluşumu sürecine her kesimin eşit etki ve müdahalede bulunma…
Ancak çoğulcu yaklaşımın söz konusu eşitsizliğin kaynağı olan ekonomik ve sosyal…
Çeşitliliğe-farklılığa kurucu bir işlev atfetme ya da modern toplumlarda gücün yaygın…
Ancak 20. yüzyılın ikinci yarısından itibaren etkinleşmeye başlayan “modern çoğulcu…
Bir başka yaklaşım ise çoğulculuğu sade bir şekilde insanların aynı toplum içinde…
Yaşantılara yön verebilme ehliyeti ve bireylerin kendi “iyi” tanımları doğrultusunda…
Batı dünyasına damgasını vurmuş farklı çoğulculuk anlayışlarından biri de Isaiah Berlin’e aittir.…
“Antik dönem çoktanrıcılığı da tekçiliğe karşıt unsurlar içerir. Olimpos Dağı’ndaki…
Çoğulcu teoriye katkı yapmış olan bir diğer düşünür Michael Walzer, çoğulcu yaklaşımda Berlin’den farklı…
Bu manada Walzer farklı kesimler arasına aslında gözle görülür bir sınır çekmiş…
Çoğulculuk bilim felsefesi alanında da varlık göstermiştir. Bilim felsefesi alanında…
Bilimsel alanda var olduğunu iddia ettiği bu dayatmaya ve monolitik düşüncenin egemenliğine…
Çoğulculuğa dair çalışmalarıyla tanınan düşünürlerden biri de Alexis de Tocqueville’dir.…
Tocqueville çoğunluk tiranlığına dair yaklaşımında demokratik yönetimlerin liberal ya da despot rejimlere evrilebileceği varsayımını tarihsel ve güncel deneyimler ışığında inceleyerek güçlendirir. Ona göre despotizmin yeni yorumu, demokrasiyi dillerine dolayan iktidar sahiplerince gerçekleştirilecek, demokrasi kendi zıttının yani diktatörlüğün meşruiyet zeminini yaratmakta araç olarak kullanılacaktır(228).…
“Çoğunluk tiranlığı”nın demokratik yönetimlerde ne gibi yöntemlerle engelleneceği…
Bir diğer önemli düşünür John Stuart Mill ise Madison’ın temsil ettiği anayasal-kurumsal yöntemin sınırlarını aşan bir çözüm önerisine sahiptir diyebiliriz (231).…
Bu görüşlere kısa bir ek olarak, çoğunluğun tiranlığı tehdidini Montesquieucu yaklaşım…
Son tahlilde Tocqueville kendi geliştirdiği çoğunluk tiranlığı kavramının…
Çoğulculuk kavramı üzerine çalışan bir diğer düşünür Robert Nozick’e göre ise devletin sönümleniş momentini takiben “doğal çoğulculuk” zaten kendini gösterecek ve toplumsal alandaki zenginlik tüm tehditlerden arınacaktır(234).…
Rawls ise “basit” ve “makul’ çoğulculuk”(237) kavramları üzerinden bir ayrıma giderek, aslında meşru ve gayrimeşru talepler arasına bir çizgi çekmiş olur. Bu ayrımı siyasal bir karar olarak değil, rasyonalite ve ahlakla açıklar. Rawls,…
Tam da bu noktada basit ve makul çoğulculuk kavramlarını aralarındaki ayrıma odaklanarak…
Öte yandan Rawls, çoğulculuğu devlet içinde işler kılmak için diğer düşünürler gibi “siyasal olan” kavramından tamamen uzaklaşmamakta, yurttaşları sadece “elitist ideolojinin” pasif tüketicileri olarak gördüğü düzlemlerde, Schmitt’le yer…
Çoğulculuğun tarihsel gelişimine yönelik ilginç bir katkı da Onur Bilge Kula tarafından…
Kula’nın bu eserinde üzerinde durduğu çoğulculuk, ağırlıklı olarak kültürel çoğulculuktur. Eser aracılığıyla Türkiye’nin kurulu olduğu coğrafyada çoğulculuk, tolerans ve insancıllığa dair köklerin tarihsel serüvenini açıklamayı amaçlayan Kula,…
Din tandanslı çoğulculukla birlikte sık sık ele alınan bir diğer çoğulculuk yaklaşımı…
Bir diğer çoğulculuk türü olan ve özellikle batı dünyasında siyasi popülizmin merkezi…
Kültürel çoğulculuğun ikinci kaynağı olaraksa “göç” olgusu gösterilmektedir(252).…
Kültürel çoğulculuk üzerinden sıkça öne sürülen, ulus devletlerin sonunun geldiği…