Makaleler - Cilt III

Davaya konu olay ile ilgili olarak Karşıyaka 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 1999/652- 2000/1776 sayılı dosyasında yapılan yargılama sonucunda, 4616 sayılı Yasa uyarınca kamu davasının kesin hükme bağlanmasının ertelenmesine karar verilmiştir. Bu dosyada davacı müdahil, davalı ise sanık sıfatını taşımaktadır. Davalı sanık sıfatı ile verdiği 7.5.1999 tarihli hazırlık ifadesinde, davacıya vurduğunu söylemiş; 13.10.1999 günlü sorgusunda da aynı şekilde savunma yapmıştır. Bu oluş biçimi, tanık O . . .S. .. tarafından da doğrulanmıştır. Bu açıklamalar karşısında davalının, davacıya yönelik eyleminin sabit olduğu benimsenmelidir. Mahkemece, dosya kapsamına uymayan gerekçeler ile eylemin sabit olmadığının kabul edilmesi doğru gö

“Davacının, yayında ifade edildiği şekilde avukat sıfatı ile dava dışı Ö... G...’e hukuki yardımda bulunduğu, kanıtlanmamıştır. Haber bu yönü ile gerçek değildir. Buna bağlı olarak, yapılan yorumlar da gerçek dışıdır. Mahkemenin, hiçbir sebep ve bulgu olmaksızın dört-beş bin avukatın görev yaptığı İzmir Barosu içinden, sadece davacının adından söz edilmesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğuna ilişkin gerekçesi, hukuksal olmadığı gibi; delillerin ve maddi meselenin takdirine ilişkin açık yanılgı niteliğindedir. (HUMK.m.428/b.5-6). Yukarıda açıklanan ilkeler ve davaya konu olayın saptanan özellikleri değerlendirildiğinde; gerçek dışı yayın ile davacının kişilik haklarına saldırı da bulunulduğu ve çatışan yararlar dengesinin davacı aleyhine bozulduğu, hukuka uygunluk nedeninin de bulunmadığı benimsenmelidir.…

Diğer yandan, Basın Yasası m.16 ve 17 hükümleri çerçevesinde imtiyaz sahibi sıfatı ile Bilgin Yayıncılık A.Ş.’nin sorumluluğu söz konusudur. Adı geçen de, davada temsil edilmiştir. Mahkemece, davacı yararına ve davalılar Bilgin Yayıncılık A.Ş., Y... Y...ve A...Y... aleyhine uygun bir manevi tazminat…