Bunun dışında Puppe’nin görünüşte içtima durumlarından biri olarak kabul edilen neticenin aynılığı hususunda da görüşlerini geliştirdiği görülmektedir. Ona göre yargı kararlarında fikri içtimanın hareketin aynılığına bağlı kılınması, fail sadece tek ve aynı neticeyi gerçekleştirdiğinde, gerçek içtima bakımından önceki ya da sonraki fiilin cezasız kalmasını kabul etmek anlamına gelir. Bunu önlemek için birlikte cezalandırılan önceki ve sonraki fiiller ortaya çıkmalıdır. Örneğin hırsızlık suçunun faili, hırsızlık konusu malı aldıktan sonra bunu gizlemek için hileli bir fiil kullandığında, zilyetliğin devri bakımından hem çekip almak hem de hile olmak üzere iki farklı hareket söz konusu olacaktır, ki bu durumda tek bir haksızlık içeriği iki farklı hareket ihtiva etmektedir(323).…
Puppe ceza kanunundaki fikri içtima düzenlemesinin birlikte cezalandırılan önceki ve sonraki hareketler bakımından göz önünde bulundurulması gereken bir düzenleme olduğunu belirtmektedir. Ona göre düzenleme haksızlık unsurlarını kapsamak bakımından son derece esnektir. Fiil tekliği içinde mütalaa edilen tipik fiillerin ortak olduğu ne kadar az haksızlık unsuru varsa, cezalandırmada göz önüne alınan nitelikli haller çekinik tipik fiil unsurları bakımından o kadar güçlü olacaktır. Benzer şekilde haksızlık içeriğindeki benzerlikler arttıkça, çekinik tipik fiil unsurlarının cezalandırmadaki etkisi o derece az olacaktır. Bu nedenle Puppe yargı…
Puppe’ye göre bir tipik fiil, sadece hareket değil netice de içermektedir. Neticelerin aynılığı farklı hareketleri zamansal olarak birbirine bağlar, böylece tek ve aynı tipik fiil ortaya çıkar. Böylece hareket tekliğine ve buradan da fikri içtimanın varlığı sonucuna ulaşılır(326).…
Puppe’nin görüşlerinin baskın görüşten ayrılan noktası, yazarın görüşünün tipik fiilin yoğunluğunu göz önüne almasına karşılık, baskın görüşün tipik fiilin genişliğine önem atfetmesindedir. Puppe’ye göre…
