Resmi Gazete Dışındaki Kaynak
No.:
4331865
Kurum:
Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK)
Kabul Tarihi:
18.03.2019
Yürürlüğe Giriş Tarihi:
18.03.2019
Bu doküman Resmi Gazete dışında bir kaynakta yayınlanmıştır. Konsolide metin çalışmaları ilgili kaynak güncellendikçe sağlanabilmektedir.
Sayı: 79961784-045.99-E.4331865
Konu: Yabancı uyruklu çalışanların eksik gün bildirim nedenleri hk.
Bilindiği üzere, yabancılara verilecek çalışma izni ve çalışma izni muafiyetine dair iş ve işlemlerde izlenecek usul ve esaslar 6735 sayılı Uluslararası İşgücü Kanunu ile düzenlenmiştir. Bu kanunun “Çalışma İzninin mahiyeti” başlıklı 12 nci maddesinin ikinci fıkrasında, yurt dışından yapılan başvuruya istinaden, çalışma izni verilen yabancı, çalışma izninin geçerliliğinin başladığı tarihten itibaren altı ay içinde Türkiye’ye gelmek zorunda olduğu ve bu süre içerisinde Türkiye’ye gelmeyen yabancının çalışma izninin iptal edileceği,
“Çalışma izni ve çalışma izni muafiyetinin geçerliliği ve iptali” başlıklı 15 inci maddenin ikinci fıkrasının (ğ) bendinde, sağlık sebepleri veya zorunlu kamu hizmeti gibi mücbir sebepler dışında süreli çalışma izinlerinde aralıksız olarak altı aydan, bağımsız ve süresiz çalışma izinlerinde ise aralıksız olarak bir yıldan uzun süre Türkiye dışında kalması halinde çalışma izninin iptal edileceği,
“Bildirim ve sosyal güvenlik yükümlülüğü” başlıklı 22 nci maddesinin ikinci fıkrasında, Çalışma izni veya çalışma izni muafiyeti alan yabancılar ile yabancı çalıştıran işverenlerin, sosyal güvenlik mevzuatından kaynaklanan yükümlülüklerini kanuni süresi içinde 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu hükümlerine göre yerine getirecekleri, üçüncü fıkrasında, Türkiye’nin taraf olduğu sosyal güvenlik sözleşmeleri hükümlerinin saklı olduğu,
“Yürürlükten kaldırılan ve değiştirilen hükümler” başlıklı 27 nci maddesinin yedinci fıkrasında 27/2/2003 tarihli ve 4817 sayılı Yabancıların Çalışma İzinleri Hakkında Kanununun yürürlükten kaldırılmış olduğu fakat Kanunun Geçici 1 inci maddesinin dördüncü fıkrasında, bu kanunun uygulamasına ilişkin düzenlemelerin yürürlüğe girinceye kadar mevcut düzenlemelerin bu kanuna aykırı olmayan hükümlerinin uygulanmasına devam olunacağı ifade edilmiştir.
Bu itibarla uygulamaya ilişkin, 6735 sayılı Kanuna aykırı olmayan hükümlerin halen uygulanmakta olan 4817 sayılı Yabancıların Çalışma İzinleri Hakkındaki Kanunun Uygulama Yönetmeliği ile sağlanmakta olduğu ve bu Yönetmeliğin 3 üncü maddesinde, kanuni çalışmanın tanımının yapıldığı görülmektedir. Yapılan tanımda, kanuni çalışmanın, kanunlara uygun şekilde verilmiş çalışma izninin, ikamet ve diğer ilgili kanunlar ile mevzuat hükümlerince düzenlenen yükümlülüklerin yanı sıra, sosyal güvenlik primleri ödenmiş veya muaf olarak çalışmayı ifade ettiği belirtilmiştir.
Aynı şekilde 4817 sayılı Yabancıların Çalışma İzinleri Hakkındaki Kanunun Uygulama Yönetmeliğinin 14 üncü maddesinde kanuni çalışmaya dahil edilen sürelerin belirlendiği, bu sürelerin; yıllık izinler, iş kazası ve meslek hastalığı, hastalık ve analık, geçici iş göremezlik ödenekleri ile işsizlik sigortası ödeneği alınan süreler olup bu sürelerin kanuni çalışma sürelerine dahil edilmesi gerektiği ifade edilmiştir.
Bununla birlikte çalışma izni başvuruları sözleşme türü ve içeriğinin Bakanlık tarafından belirlendiği, başvuru değerlendirme sürecinde 6735 sayılı Kanunun 19 uncu maddesinde belirtilen istisnai durum dışında iş sözleşmesinin kısmi süreli olması halinde çalışma izni başvurusunun kabul edilmediği, bundan dolayı çalışma iznine müracaat ederken bir yıl veya daha fazla bir süre için alınan çalışma izninin daha sonra kısmi süre olarak bildirilme olanağının bulunmadığı, bu durumun istisnasının sadece 4857 sayılı İş Kanununun 74 üncü maddesinde sayılan (Analık halinde çalışma ve süt izni ) hal için geçerli olduğu kabul edilmektedir.
Yukarıda yer verilen değerlendirmeler nedeniyle, Bakanlık tarafından yabancı uyruklu çalışanlar ile ilgili 4857 sayılı Kanunun 74 inci maddesinde sayılan durum dışında kısmi çalışma bildiriminin kabul edilmeyeceği belirtilmiş olsa bile uygulamasına halen devam edilen 4817 sayılı Yabancıların Çalışma İzinleri Hakkındaki Kanunun Uygulama Yönetmeliğinde, kanuni çalışmalar tanımı içeriğinde yer verilen analık hali dışında, yıllık izin, iş kazası ve meslek hastalığı, hastalık, geçici iş göremezlik ödeneği ile işsizlik sigortası ödeneklerinin de bulunduğu görülmüştür.
Bununla birlikte yabancı uyruklu çalışanlara çalışma izni verilen süre içerisinde tam zamanlı ve belirli süreli olarak ödenecek olan ücretin Bakanlık tarafından belirlenmiş olsa dahi çalışanların önceden öngörülemeyen nedenlerle bazı aylarda eksik çalışmalarının da olabileceği dikkate alınmalıdır. Zira işverenin veya işçinin kontrolü dışında gerçekleşen olaylar (çalışma izni alınmasına rağmen çalışmaya başlanılmaması, çalışma izni bulunan kişinin geçici olarak yurt dışına giriş-çıkışları arasında geçen süreler, hastalık, analık, tutukluluk, grev ve lokavt, vb.) konusunda yapılacak işlemler genel olarak hukuka ve idari iş ve işlemlerine uygun bir biçimde gerçekleşmelidir. Çalışanın salt yabancı uyruklu olması nedeniyle işverenden kaynaklanmayan nedenlerle sözleşmede yer alan koşulların sağlanmadığı belirtilerek işverenin idari yaptırıma uğratılması durumunda telafisi güç zararların ortaya çıkabileceği değerlendirilmektedir.