Bu doküman Resmi Gazete dışında bir kaynakta yayınlanmıştır. Konsolide metin çalışmaları ilgili kaynak güncellendikçe sağlanabilmektedir.
T.C. ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANLIĞI
Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü Tapu Dairesi Başkanlığı
Sayı: 23294678-010.06/
Konu: Veraset ve İntikal İlişiği
GENELGE NO: 1746
2013/9
İlgi: a) 12/08/1970 tarih ve 1412 sayılı Genelge
b) 17/05/1984 tarih ve 1469 sayılı Genelge.
(10/04/2018 tarih ve 23294678-020-E.930502 sayılı Makam Olur’u ile mülga 1. paragraf)
15/06/1959 tarih ve 10231 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 7338 sayılı Veraset ve İntikal Vergisi Kanunu'nun geçici 2'nci maddesinin ikinci fıkrasında "1.3.1957 tarihinden sonra vuku bulduğu halde bu Kanunun mer'iyete girdiği tarihe kadar vergilendirme muameleleri henüz ikmal edilmemiş olan ölüm ve intikal hadiseleri hakkında da işbu Kanun hükümleri tatbik olunur" denilerek 01/03/1957 tarihinde sonra gerçekleşmekle birlikte Veraset ve İntikal Vergisi Kanunu'nun yürürlüğe girdiği 15/06/1959 tarihine kadar tamamlanmayan ölüm ve intikale ilişkin işlemlerde de bu Kanun hükümlerinin uygulanacağını belirterek bir anlamda Kanun'un yürürlük tarihinin 02/03/1957 tarihine kadar geriye götürüldüğü,
Anılan Kanunun 1'inci maddesi ile Türkiye Cumhuriyeti uyruğunda bulunan kişilerle, Türkiye Cumhuriyetinde bulunan malların veraset, bağış gibi nedenlerle bedelsiz olarak bir kişiden diğer kişiye aktarımının Veraset ve İntikal Vergisine tabi olduğu,
2'nci maddesi (b) bendi ile mal kavramının mülkiyete konu olabilecek taşınır ve taşınmazlar ile, malvarlığı kavramı içinde değerlendirilmesi gereken bütün hak ve alacakları kapsadığı, bu bağlamda intifa hakkının da mal kapsamında değerlendirilmesi gerektiği,
4'üncü maddesinin (i) bendi ile rücû şartlı bağışlamalarda bağışlananın bağışlayandan önce ölmesi durumunda bağışlayana geri verilen bağışlanmış malların, (j) bendi ile sağlar arasında bedelsiz olarak gerçekleştirilen edinimler dışında kalan kuru (çıplak) mülkiyet olarak intikal eden malların (kuru mülkiyet halinde kaldığı sürece), (m) bendi ile 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu kapsamındaki tescilli taşınmaz kültür varlıklarının veraset ve intikal yoluyla edinimine ilişkin işlemlerin veraset ve intikal vergisinden istisna tutulduğu,
5'inci maddesi ile veraset ve intikal vergisinin mükellefinin ivazsız olarak mal edinen kişi olduğu,
20'nci maddesi ile mükellefiyetin:
a) Beyanname verildiği takdirde, beyannamede gösterilen mallar için beyanname tarihinde,
b) Verilen beyannamede gösterilmeyen mallar ile beyanname verilmeyen hallerde intikal eden malların idarece tespit olunduğu tarihte başlayacağının hüküm altına alındığı,
Aynı Kanun'un 19'uncu maddesinin ikinci fıkrası "(Değişik 2. fıkra: 2997 - 18.4.1984) Tescil tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde sonucu ilgili vergi dairesine bildirilmek üzere, intikal eden gayrimenkullerin tescil işlemi, veraset ve intikal vergisinin tahakkuku beklenmeksizin yapılır. Ancak, intikali yapılan gayrimenkule isabet eden Veraset ve İntikal Vergisi tamamen ödenmedikçe devir ve ferağı yapılamaz ve üzerinde herhangi bir ayni hak tesis edilemez. Tapu memurları vergi dairesince verilmiş ilişik kesme belgesi olmaksızın devir ve ferağ işlemi yapamazlar, aksi halde verginin ödenmesinden mükellefler ile birlikte müteselsilen sorumlu olurlar.” şeklinde düzenlendiği gözlenmiş olup, yukarda belirlenen hukuksal durum nedeniyle Veraset ve İntikal Vergisi Kanunu kapsamında tapu müdürlüklerimizde gerçekleştirilen devir ve ferağ gerektiren veya aynî hak tesisine yönelik tüm işlemlerde, taşınmazın intikal veya bağış (hibe) nedeniyle edinildiğinin saptanması durumunda memurlarımızın müteselsil sorumluluk altına girmemeleri açısından aşağıda belirtilen hususlara dikkat edilmesi gerekmektedir.
A- VERASET VE İNTİKAL VERGİSİ İLİŞİĞİNİN KOŞULLARI
(10/04/2018 tarih ve 23294678-020-E.930502 sayılı Makam Olur’u ile değişik paragraf) Veraset ve intikal vergi ilişiği bulunmadığına dair belgenin;
1- Miras veya diğer suretle ivazsız edinimin, taşınmazın tapu siciline tescilinden sonra gerçekleşmiş olması,
2- Tescil maliki/ayni hak lehtarının 01.03.1957 tarihinden sonra ölmesi veya ivazsız edinimin bu tarihten sonra gerçekleşmiş olması,
3- İşleme konu taşınmazın, devir ve ferağının yapılması veya üzerinde ayni hak tesis edilmesi,
durumunda aranılması gerekmektedir.
B- TESCİLSİZ EDİNİMLERDE UYGULANACAK YÖNTEM
(10/04/2018 tarih ve 23294678-020-E.930502 sayılı Makam Olur’u ile mülga 1. paragraf)
(Değişik: 14/03/2016 tarih ve 23294678-010.06.02/E.62143 sayılı Makam Oluru ile değişik) İdaremizin bir dahli olmaksızın gerçekleştirilen izale-i şuyu satışları, cebrî satışlar, ihale satışları, mahkeme kararı gibi tescilsiz edinim yöntemlerinde veya yetkili idarelerin özel kanunlardan kaynaklanan yetkilerine istinaden, ilgililerinin takrirleri alınmadan gerçekleştirilen tapu işlemlerinde İdaremizin VİV ilişiğini arama yükümlülüğü bulunmamakla birlikte, eğer taşınmazın kaydında işlemi yapan idarece gözetilmeyen VİV ilişiğinin varlığının saptanması halinde İdaremiz gecikmeksizin işlem tesis ve tescil etmekle yükümlü tutulduğu için, işlemin yevmiyeye alınmasından sonra mahalli maliye kuruluşuna konuya ilişkin bilgi verilmesi ile yetinilmelidir.