Sigorta Murakabe Kanunu’nun 29 uncu maddesinin ikinci fıkrası özü itibariyle, Türkiye’de yerleşik gerçek veya tüzel kişilere, kendi ülke mevzuatlarına göre yetkili kılınmış yabancı sigorta şirketleri ile söz konusu sigorta sözleşmelerini akdedebilme imkanı tanınmaktadır. Bununla birlikte bu hüküm yabancı sigorta şirketlerine alınan sigorta türlerinde Türkiye’de ruhsat almaksızın faaliyette bulunma hakkı vermemektedir. Sigorta ettirenler açısından 7397 sayılı Kanun’un ilgili hükmünde öngörülen bu imkanla, yabancı sigorta şirketlerinin faaliyetleri açısından getirilmiş bulunan ruhsat alma zorunluluğu birbirinden farklı hususlardır. Türkiye’de yerleşik kişilerin bizzat ya da bir broker vasıtasıyla 7397 sayılı Kanun’un 29 uncu maddesi kapsamında belirlenen sigorta türleri için, yurtdışında mukim bir sigorta şirketini bulmak suretiyle sözleşme akdedebilmesi mümkünken; yurtdışında mukim bir sigorta şirketinin, 7397 sayılı Kanunu’nun ilgili hükmü kapsamında belirlenen istisnalar kapsamında dahi, sigorta ettirenlerin herhangi bir talebi olmaksızın Türkiye’de doğrudan satış ve pazarlama faaliyetini yürütebilmesi mümkün bulunmamaktadır.
Bu doküman Resmi Gazete dışında bir kaynakta yayınlanmıştır. Konsolide metin çalışmaları ilgili kaynak güncellendikçe sağlanabilmektedir.
Aşağıda bir kısmını gördüğünüz bu dokümana sadece Standart, Profesyonel veya Profesyonel + pakete abone olan üyelerimiz erişebilir.
Bilindiği üzere, 7397 sayılı Sigorta Murakabe Kanunu’nun “Yurtdışında Yaptırılabilecek Sigortalar ve Zorunlu Sigortalar” kenar başlıklı 29 uncu maddesi “Türkiye’de yerleşik gerçek veya tüzel kişiler, Türkiye’deki sigortalarını münhasıran Türkiye’de faaliyette bulunan ruhsatı sigorta şirketlerine ve Türkiye’de yaptırmak zorundadırlar” hükmünü amirdir. Alınan maddenin ikinci fıkrasında ise, bu hükme istisna teşkil olan sigorta türleri beş ayrı bent halinde tehdidi olarak sayılmaktadır.