Bu doküman Resmi Gazete dışında bir kaynakta yayınlanmıştır. Konsolide metin çalışmaları ilgili kaynak güncellendikçe sağlanabilmektedir.
T.C. AİLE VE SOSYAL HİZMETLER BAKANLIĞI
Hukuk Hizmetleri Genel Müdürlüğü
Sayı: E-20883982-020/11081244
Konu: Vatandaş talep ve başvurularına ilişkin usul ve işlemler
GENELGE
2024/2
Bakanlığımıza yapılan başvurularda, ilgili idari birimin başvuru sahibine nihai ve kesin cevap vermemesi veya başvuruların süresi içerisinde süratli ve doğru sonuçlandırılmaması, Bakanlığımız ve ilgili personelimiz aleyhine açılan dava sayısını artırmakta, işlem ve maliyet yüküne neden olabilmektedir.
Bilindiği üzere, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın “Temel hak ve hürriyetlerin korunması” başlıklı 40’ncı maddesinin 2’nci fıkrasında; “Devlet, işlemlerinde, ilgili kişilerin hangi kanun yolları ve mercilere başvuracağını ve sürelerini belirtmek zorundadır.” hükmüne, “Yargı yolu” başlıklı 125’inci maddesinin 3’üncü fıkrasında; “İdari işlemlere karşı açılacak davalarda süre, yazılı bildirim tarihinden başlar.” hükmüne yer verilmiştir.
Diğer taraftan, 3071 sayılı Dilekçe Hakkının Kullanılmasına Dair Kanun’un “Gönderilen makamda hata” başlıklı 5’inci maddesinde; “Dilekçe, konusuyla ilgili olmayan bir idari makama verilmesi durumunda, bu makam tarafından yetkili idari makama gönderilir ve ayrıca dilekçe sahibine de bilgi verilir.”, “Dilekçenin incelenmesi ve sonucunun bildirilmesi” başlıklı 7’nci maddesinde ise; “Türk vatandaşlarının ve Türkiye’de ikamet eden yabancıların kendileri ve kamu ile ilgili dilek ve şikâyetleri konusunda yetkili makamlara yaptıkları başvuruların sonucu veya yapılmakta olan işlemin safahatı hakkında dilekçe sahiplerine en geç otuz gün içinde gerekçeli olarak cevap verilir. İşlem safahatının duyurulması halinde alınan sonuç ayrıca bildirilir.” denilmek suretiyle başvurulara cevap verme ve yetkili idari makama tevdi yükümlüğü düzenlenmiştir.
Bu doğrultuda, Cumhurbaşkanlığının 12 Ekim 2018 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 2018/13 sayılı Genelgesi’nde “kamu kurum ve kuruluşlarına yapılan tüm başvurularda, talebin sonuçlandırılması başka bir idari makamın görev alanında kalsa dahi, başvuruların anında incelenmesi, başvuru sahibine yapılan işlemler hakkında gecikmeksizin nihai ve kesin bilgi verilmesi, başvuruların süratli ve doğru sonuçlandırılması amacıyla gerekli tüm tedbirlerin alınması gerekmektedir.” açıklamasına yer verilmiştir.
Dilekçe Hakkının Kullanılmasına Dair Kanun’un 4 ve 6 maddeleri uyarınca ad, soyadı ve adres bulunmayan, imza taşımayan, belli bir konuyu içermeyen ya da yargı mercilerinin görevine giren konularla ilgili dilekçeler cevaplandırılmayacaktır. Ancak, bu unsurları ihtiva etmemekle birlikte, başvurulara olayla ilgili inandırıcı mahiyette bilgi ve belgeler eklenmiş veya somut nitelikte bilgi, bulgu ya da olaylara dayanılıyor ise, bu hususlar ihbar kabul edilerek idarece işlem yapılabilir. 4982 sayılı Bilgi Edinme Hakkı Kanunu hükümleri saklıdır.
Bu itibarla, Anayasa’nın “İdarenin bütünlüğü ve kamu tüzelkişiliği” başlıklı 123’üncü maddesinin 1’inci fıkrasında “İdare, kuruluş ve görevleriyle bir bütündür ve kanunla düzenlenir.” şeklinde düzenlenen idarenin bütünlüğü ilkesi de dikkate alınmak suretiyle;
1- Başvuru yapılan idari birimin;
a) Başvuruyu Bakanlığımızın görev alanında görmemesi halinde dilekçeyi ilgili kurum veya kuruluşa gecikmeksizin tevdi etmesi ve 3071 sayılı Kanun’un 5’inci maddesi çerçevesinde başvuru sahibine bilgi vermesi,
b) Başvuruyu Bakanlığımızın diğer birimlerinin görev alanı içerisinde görmesi halinde başvuru sahibine bilgi vermeksizin gecikmeden ilgili birime havale etmesi,
c) Birimin görev alanına giren başvuruların süratle ilgili alt birime ve talebi inceleyecek personele aktarılmasını ve doğru sonuçlandırılmasını sağlamak amacıyla gerekli tüm tedbirleri alması,
2- Başvuru sahibine yapılan işlemler hakkında Anayasa’nın 40 ve 125’inci maddeleri ile 3071 sayılı Kanun’un 7’nci maddesi uyarınca en geç 30 (otuz) gün içinde kural olarak kesin cevabın yazılı olarak bildirilmesi, başvuru konusunun ayrı bir inceleme gerektirmesi halinde sürece ve yapılan incelemeye ilişkin bilginin aynı süre içerisinde yazılı olarak 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine uygun şekilde bildirilmesi,
3- Cevap yazılarında; dilekçedeki istemin özeti ve ilgili mevzuat hükmü ile talep arasında ilişki kurularak idaremizin vardığı sonuca yer verilmesi,
4- Yoğun ve benzer içerikli başvurular için matbu/tektip gerekçe ve yanıtlar oluşturulması,
5- Davaya konu olabilecek başvurularda; başvuru sahiplerinin hangi kanun yollarına ve mercilere, hangi süreler içerisinde başvurabileceğinin açık olarak belirtilmesi ve cevap yazısının, 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 7/a maddesinde hükme bağlanan elektronik tebligatın zorunlu olduğu haller dışında, iadeli taahhütlü olarak gönderilmesi,
6- Hâlihazırda tesis edilmiş bir idari işlemin kaldırılması, geri alınması, değiştirilmesi veya yeni bir işlem yapılması amacıyla yapılan başvuruların 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 11’inci maddesi uyarınca incelenerek en geç 30 (otuz) gün içinde yazılı olarak cevaplandırılması, başvuru tarihinden 30 (otuz) gün geçtikten sonra başvuruya ilişkin olumsuz bir yazılı bildirim yapılmaması,