Bu doküman Resmi Gazete dışında bir kaynakta yayınlanmıştır. Konsolide metin çalışmaları ilgili kaynak güncellendikçe sağlanabilmektedir.
Aşağıda bir kısmını gördüğünüz bu dokümana sadece Profesyonel veya Profesyonel +
pakete abone olan üyelerimiz erişebilir.
Finansal piyasaların küreselleşmesi, bütünleşmesi, tüketici tercihlerinin değişmesi ve teknoloji kullanımının yaygınlaşması, finans sektöründe faaliyetlerin kapsam ve çeşitliliğinin gün geçtikçe artması olgusunu da beraberinde getirmektedir. Finansal piyasaların etkin ve verimli bir şekilde çalışmasının temini için bu piyasaların düzenlenmesi ve denetlenmesine ilişkin kuralların da zaman içinde gözden geçirilmesi bir zorunluluk olarak ortaya çıkmaktadır.
Uluslararası piyasalarla bütünleşik şekilde faaliyet gösteren ülkemiz finansal sektörünün denetim ve düzenlenme çerçevesinin uluslararası ilkeler ve standartlarla tam uyumunun sağlanması, bu sektörün ekonomik büyüme sürecine katkı sağlama gücünü artıracaktır. Diğer taraftan, bankacılık sektörünün tabi olması gereken kurallar, ülkemizin de birçoğunda üye olarak yer aldığı uluslararası kuruluşlar (özellikle Basel Bankacılık Denetim Komitesi-BCBS, Finansal İstikrar Komitesi-FSB) tarafından, uluslararası alanda bu sektördeki gelişmeler ve yaşanan tecrübeler çerçevesinde, uluslararası standart ve ilkeler şeklinde belirlenmekte ve üye ülkeler bunlara uyum konusunda taahhütte bulunmaktadır. Bu itibarla, söz konusu uluslararası standartlar ve ilkelerin sürekli izlenmesi ile bankacılık düzenlemelerinde ihtiyaç duyulan değişikliklerin yapılması bankacılık sistemine olan güven bakımından büyük önem taşımaktadır. Bankacılık sisteminin düzenleyici/denetleyici yapısının yeterliliği bağlamında uluslararası kuruluşlarca yapılan değerlendirmelerde söz konusu standartlar ve ilkelerin ülke mevzuatında yer alıp almadığı önemli bir kriter olarak ortaya çıktığından bu standart ve ilkelere uyumun sağlanması amacıyla 5411 sayılı Bankacılık Kanununda değişiklik yapılmaktadır.
Kanun Teklifi ile ayrıca, katılım bankacılığının ürün ve hizmetlerinin uluslararası örneklerle uyumlu bir şekilde gelişme göstermesini teminen, katılım bankalarının çalışma prensiplerine uygun ürün ve hizmet çeşitliliğinin artırılmasına yönelik olarak, 5411 sayılı Kanunda değişiklik yapılmaktadır. Mevduat veya katılım fonu kabul etme yetkileri bulunmayan, kredi kullandırmak esas olmak üzere faaliyet gösteren ve/veya özel kanunlarla kendilerine verilen görevleri yerine getiren kalkınma ve yatırım bankalarının faaliyet ölçekleri ile finansal yükümlülüklerinin ve risk kompozisyonunun mevduat veya katılım fonu kabul eden bankalarla farklılık göstermesi dikkate alınarak, kalkınma ve yatırım bankacılığının da geliştirilmesini teminen 5411 sayılı Kanunda gerekli değişikliklerin yapılması amaçlanmaktadır.
Finansal piyasalarda güven ve istikrarın sağlanması, kredi sisteminin etkin bir şekilde çalışması ve tasarruf sahiplerinin hak ve menfaatlerinin korunması açısından bankacılık sisteminin etkili ve ihtiyatlı kurullar ile düzenlenmesi, bu kurullara uyumun tesisi bakımından, etkin denetimlerin yanı sıra mevzuata aykırılıkların caydırıcı cezalara tabi tutulması önem arz etmektedir. Bu çerçevede Kanun Teklifi ile, idari para cezalarının caydırıcılığının güçlendirilmesi amacıyla 5411 sayılı Kanunun ilgili maddelerinde değişiklik yapılmaktadır.
Kanun Teklifi ile 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanununda yer alan idari para cezası tutarları güncellenerek caydırıcılığın artırılması amaçlanmakta; 6361 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketleri Kanununda yapılan değişiklikle ise faktoring şirketlerinin kuruluşunda nakden ödenecek sermaye tutarının sermaye yapılarının güçlendirilmesini ve daha kurumsal bir yapıya kavuşturulmalarını teminen artırılması ve 6361 sayılı Kanunda yer alan idari para cezası tutarlarının güncellenmesi öngörülmektedir.
6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu ile bir yandan piyasanın güvenilir, şeffaf, etkin, istikrarlı, adil ve rekabetçi bir ortamda işleyişi ve gelişmesi, diğer yandan ise yatırımcıların hak ve menfaatlerinin korunması amaçlanmaktadır. Bu bakımdan, sermaye piyasalarına ilişkin olarak düzenleme yapılırken, piyasa aktörlerinin tamamının gözetilmesi ve düzenlemelerde ekonomik verimliliğin sağlanmasını temin edecek bir dengenin kurulması da zorunluluk arz etmektedir.
Bu kapsamda Kanun Teklifi ile 6362 sayılı Kanunda yapılan değişikliklerle, uygulamalardan edinilen tecrübe ve bilgi birikimi dikkate alınarak 6362 sayılı Kanunun yatırımcı odaklı bakış açısının, reel sektörün ihtiyaçlarına cevap verecek şekilde değiştirilerek sermaye piyasalarının derinliğinin ve rekabet gücünün artırılması amaçlanmaktadır.
Kanun Teklifi ile, 6362 sayılı Kanunda mevcut düzenlemelerin piyasanın ihtiyaçları, yatırımcı menfaatleri ve edinilen uygulama tecrübeleri ışığında güncellenmesi çerçevesinde; borçlanma aracı sahipleri kurulu oluşturulması ve tüzel kişiliği bulunmayan yatırım fonları, konut ve varlık finansmanı fonlarının tapu ve diğer resmi sicil işlemlerinde tüzel kişiliği haiz addolunmalarının sağlanması öngörülmektedir.