Aşağıda bir kısmını gördüğünüz bu dokümana sadece Profesyonel veya Profesyonel +
pakete abone olan üyelerimiz erişebilir.
GENEL GEREKÇE
Anayasal düzenin, milli iradenin, hukuk devletinin, demokrasinin, temel hak ve hürriyetlerin korunması, FETÖ/PDY terör örgütü tarafından ülkemizde yapılan son darbe teşebbüsü ve terörist saldırıların ortaya koyduğu tehdidin tamamen yok edilmesi, buna benzer saldırı ve darbe girişimlerinin bir daha asla yaşanmaması ve terörle mücadelenin daha etkin bir şekilde sürdürülebilmesi için 20/7/2016 tarihli ve 2016/9064 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla ilan edilen olağanüstü hal kapsamında, bazı ivedi ve zaruri tedbirlerin alınması zorunlu hale gelmiştir.
Bu çerçevede hayata geçirilmesi öngörülen önlemler dizisinin ilk adımı 22/7/2016 tarihli ve 667 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Alman Tedbirlere İlişkin Kanun Hükmünde Kararname ile atılmıştır. Ancak, karşı karşıya olunan tehlikenin çok yönlü tedbirleri gerektirmesi bu Kanun Hükmünde Kararname ile yeni bazı tedbirlerin geliştirilmesini ihtiyaç haline getirmiştir.
Bu bağlamda Türk Silahlı Kuvvetlerinin demokratik sisteme karşı kalkışma içine giren yasadışı unsurlardan hızlı biçimde temizlenmesi, FETÖ/PDY terör örgütünün yazılı ve görsel medya araçlarının örgüt amaçları doğrultusunda yürüttüğü yıkıcı faaliyetlerin engellenmesi, olağanüstü hal süresince yürütülecek soruşturma ve kovuşturmaların etkinliğinin artırılması ve benzeri tedbirlerin alınması amaçlanmıştır.
Bilindiği üzere, demokratik ülkelerde kolluk birimleri tam olarak sivil otoriteye bağlı olacak şekilde yapılandırılmıştır. Ülkemizde yaşanan ve demokrasiyi hedef alan son girişim karşısında, demokratik rejimin gereği olarak, iç güvenlik kurumlarının tamamen sivil otoriteye bağlı hale getirilmesi aciliyet kazanmıştır. Bu Kanun Hükmünde Kararname ile Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığının misyonlarını demokratik ülkelerdeki örneklerine uygun olarak yerine getirebilmesi için İçişleri Bakanlığıyla bağlarının daha güçlü bir şekilde kurulmasına dönük düzenlemeler getirilmektedir. Bu çerçevede, Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığının askeri görevleri; ancak sıkıyönetim, seferberlik ve savaş hali gibi istisnai dönemlere hasredilmek suretiyle, bu kurumlara kamu düzeni ve güvenliği ile anayasal demokratik düzene yönelik her türlü tehdide karşı etkili şekilde mücadele edebilecek kapasiteyi haiz bir genel kolluk niteliği kazandırılmaktadır.