Ayrıca icra memuru olmıyan yerlerde bu vazife mahkeme başkâtipleri tarafından görülür.
ᴀ⇣ Yazı karakterini küçült
Metnin ilk hali - eski sürüm
No.: 2004
Kabul Tarihi: 09.06.1932
Yürürlüğe Giriş Tarihi: 04.09.1932
Aşağıda bir kısmını gördüğünüz bu dokümana sadece Standart, Profesyonel veya Profesyonel + pakete abone olan üyelerimiz erişebilir.
Birinci Bap
Teşkilât ve Muhtelif Hükümler
İcra daireleri ve memurları
Her asliye mahkemesinin kaza dairesinde lüzumu kadar icra dairesi bulunur.
Her dairede Adliye Vekâletince tayin edilecek bir icra memur ile ihtiyaca göre muavin ve mahallerince tayin olunacak kâtip ve mübaşir ve sair müstahdemler bulunur.
Adliye Vekâleti tensip edeceği sulh mahkemelerine bu mahkemelerin salâhiyetli oldukları işlerde icra salâhiyetini verebilir. Bu halde icra vazifesi mahkeme kâtibi tarafından ifa olunur.
Birden ziyade asliye mahkemesi olan şehirlerde Adliye Vekâleti icra dairelerini bir arada bulundurmağa ve aynı tetkik merciine bağlamağa salâhiyetlidir.
İflâs daireleri
Her asliye mahkemesinin kaza dairesinde lüzumu kadar iflâs dairesi bulunur.
Birinci madde hükmü iflâs daireleri hakkında da caridir.
İcra ve İflâs dairelerinin birleştirilmesi
İcra ve iflâs işleri bir dairede birleştirilebilir.
Tetkik mercii
İcra ve iflâs dairelerinin muamelelerine karşı yapılan şikâyetlerle itirazların tetkik mercii: Mahkeme reisi veya kâkimi ve bulunan yerlerde müstakil icra hâkimlerile muavinleri yahut kanun mucibince bu vazife kendilerine verilmiş olan hâkimlerdir.
172 inci maddede yazılı itirazların tetkik mercii ticaret davasını gören mahkemedir.
İcra salâhiyetini haiz sulh mahkemelerinin muamelelerine karşı vukubulacak şikâyet ve itirazların tetkik mercii o mahkemenin hâkimidir.
Bu kanunda gösterilen haller müstesna olmak üzere tetkik merciinin vereceği kararlar kabili temyiz olmayıp kat’îdir.
Memur ve müstahdemlerin mes’uliyeti
İcra ve iflâs memurları ve muavinleri ve icra ve iflâs dairelerinin kâtip ve mübaşir ve müstahdemleri, kusurlarından ileri gelen zarar ve ziyandan mes’uldürler. Bu zarar ve ziyan davasına mahkemede bakılır.
Devletin mes’uliyeti
Mutazarrır sabit olan zarar ve ziyanını kusuru yapandan veya kefilinden ister. Bunlardan istifası mümkün olmazsa Devletten ister. Bu takdirde Hazinenin asıl mes’ullere ve kefillerine rücu hakkı mahfuzdur.
Devlet mes’uliyetine iştirak eylediği vazifedarlardan teminat istiyebilir.
Zarar ve ziyan davasının müruru zamanı
Zarar ve ziyan davası, mutazarrır olan tarafın zararı öğrendiği günden bir sene ve her halde zarar ve ziyanı mucip fiilin vukuundan on sene geçmesile müruru zamana uğrar.
Şu kadar ki zarar ve ziyan cezayı mucip bir fiilin neticesi olupta ceza kanunları bu fiili daha uzun bir müddetle müruru zamana tâbi tutmakta ise hukuk davasında da ceza müruru zamanı cari olur.
Zabıtlar
İcra ve iflâs daireleri yaptıkları muamelelerle, kendilerine vaki talepler ve beyanlar hakkında zabıt tutarlar.
Alâkası olan kimse bu zabıtları görebilir ve bunların suretini alabilir.
İcra ve iflâs dairelerinin zabıtları, hilafı sabit oluncaya kadar muteberdir.
Para ve değerli eşyanın tevdii
İcra ve iflâs daireleri aldıkları paraları ve kıymetli evrak ve değerli şeyleri nihayet ertesi günü sağlam bir bankaya ve bulunmıyan yerlerde mahkeme veya icra sandıklarına bırakmağa mecburdurlar.
Ret kararı
İcra ve iflâs işlerde meşgul memur ve müstahdemler:
1- Kendisinin,
2- Karısının, nişanlısının yahut kan ve sihri usul ve furuunun veya üçüncü derece dahil olmak üzere bu dereceye kadar olan kan ve sıhrî civar hısımlarının,
3- Kanunî mümessili veya vekili yahut müstahdemi bulunduğu bir şahsın.
Menfaati olan işleri göremeyip derhal tetkik merciini haberdar etmeğe mecburdur. Tetkik mercii müracaatı varit görürse o işi diğer bir memura, bulunmayan yerlerde kâtiplerden birine verir.
Memnu işler
Tetkik vazifesini gören hâkimler ve icra ve iflâs memur ve müstahdemleri, dairelerince takip edilmekte olan bir alacak veya satılmakta bulunan bir şey hakkında kiminle olursa olsun kendileri veya başkaları hesaplarına bir akit yapamazlar. Yaparlarsa hükümsüzdür.
İcra dairelerine ödeme
İcra dairesi takipte bulunan alacaklı hesabına verilen paraları kabule mecburdur. Bununla borçlu borcundan kurtulur.
Teftiş, inzibati tedbirler
Tetkik vazifesini gören hâkimler icra ve iflâs dairelerini murakabe ederler. Bu daireler Cümhuriyet müddei umumilerinin daimî murakabesi altında olup en az senede bir defa teftiş olunur.
Görülecek hata veya kusurlardan dolayı icra ve iflâs memur ve muavinleri hakkında Adliye Vekâletince aşağıdaki inzibatî cezalardan her hangi biri tatbik olunur:
1 - Tevbih,
2 - Dörtte üçünü geçmemek üzere aylıktan kesme,
3 - Altı ayı geçmemek üzere işten el çektirme,
4 - Azil.
Bunlardan tevbih ve aylıktan kesme cezalarına tetkik mercii vazifesini gören hâkim dahi karar verebilir. Bu karar aleyhine Adliye Vekâleti memurin inzibat komisyonunda itiraz olunabilir.