Bu doküman Resmi Gazete dışında bir kaynakta yayınlanmıştır. Konsolide metin çalışmaları ilgili kaynak güncellendikçe sağlanabilmektedir.
Toplantı Tarihi: 23 Ocak 2025
Küresel Ekonomi
1. Küresel büyümedeki sınırlı iyileşme 2024 yılının son çeyreğinde de devam ederken, işgücü piyasaları arz talep dengesindeki normalleşme eğilimi sürmüştür. Türkiye’nin dış ticaret ortaklarının ihracat paylarıyla ağırlıklandırılan küresel büyüme endeksinin 2024 yılında yüzde 1,9 artışla 2023 yılındaki yüzde 1,8’in sınırlı oranda üzerinde büyüyeceği, 2025 yılında ise, büyüme oranının yüzde 2,2 ile tarihsel ortalamasına yaklaşacağı tahmin edilmektedir. Hizmet sektöründe olumlu seyir devam ederken imalat sanayindeki zayıf görünüm korunmuştur. ABD ekonomisi büyüme eğilimi diğer gelişmiş ülkelerden olumlu ayrışmaya devam etmiştir. Küresel talep görünümü, arz yönlü faktörler ve jeopolitik riskler emtia fiyatlarının dalgalı bir seyir izlemesine neden olmaktadır. Küresel ekonomi ve ticaret politikalarına ilişkin artan belirsizlikler ile jeopolitik gelişmeler küresel iktisadi faaliyetin seyri açısından öne çıkan risk faktörleri olarak görülmektedir.
2. Küresel enflasyondaki düşüş devam etmektedir. Hizmet enflasyonundaki katılık zayıflamakla birlikte enflasyon üzerindeki yukarı yönlü riskleri canlı tutmaktadır. Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde (GOÜ) faiz indirim süreçleri devam ederken son dönemde artan küresel belirsizlikler nedeniyle merkez bankalarının indirim süreçlerinde daha temkinli bir yaklaşım izleyeceklerine ilişkin beklentiler güçlenmiştir. Bu süreçte GOÜ piyasalarından portföy çıkışları gözlenmiştir.
Parasal ve Finansal Koşullar
3. Mevduat faizleri 27 Aralık haftasına kıyasla 282 baz puan gerileyerek 17 Ocak haftası itibarıyla yüzde 52,9 seviyesinde gerçekleşmiştir. Aynı dönemde TL ticari kredi faizleri (Kredili Mevduat Hesabı ve Kredi Kartı hariç) 212 baz puan azalarak yüzde 53,5 seviyesinde oluşmuştur. Bireysel kredilerden ihtiyaç kredisi (Kredili Mevduat Hesabı hariç) faizleri 178 baz puan azalarak yüzde 68,3 olurken; konut kredisi faizleri 46 baz puan azalarak yüzde 40,4 seviyesinde gerçekleşmiştir. Taşıt kredisi faizleri ise 17 Ocak itibarıyla yüzde 47,3 seviyesinde oluşmuştur.
4. Bireysel kredilerin 4 haftalık büyüme oranlarının ortalaması 27 Aralık’tan sonra yatay seyir izleyerek 17 Ocak’ta yüzde 3,5 seviyesinde gerçekleşmiştir. Bu dönemde kredi kartları sınırlı bir artış sergilerken; ihtiyaç, konut ve taşıt kredilerinin büyümelerindeki sınırlı düşüşler görülmüştür. Aynı dönemde TL ticari kredilerin 4 haftalık büyüme oranlarının ortalaması yüzde 1,4 seviyesinden yüzde 2,3’e gelmiştir. Kur etkisinden arındırılmış yabancı para (YP) ticari kredilerdeki 4 haftalık büyüme oranlarının ortalaması, bir önceki PPK dönemindeki yüzde 2,3 seviyesinden yüzde 2,2’ye gelmiştir. Kredi büyümesi ve kompozisyonunun dezenflasyon patikası ile uyumlu seyrini temin etmek amacıyla kredi büyümesine dayalı zorunlu karşılık uygulamasında 4 Ocak 2025 tarihinde değişiklik yapılmıştır. Bu doğrultuda yabancı para ticari krediler için yüzde 1,5 olan aylık büyüme sınırı yüzde 1’e indirilirken Türk lirası ticari kredilerde yüzde 2 olan aylık büyüme sınırı KOBİ kredileri için yüzde 2,5; diğer ticari krediler için yüzde 1,5 olacak şekilde farklılaştırılmıştır.
5. Kur Korumalı Mevduat (KKM) hesaplarından çıkış stratejisi kapsamında açılış ve yenileme işlemlerinde vade süreleri kısıtlanmıştır. Bu çerçevede, döviz ve altın dönüşümlü kur korumalı mevduat ve katılma hesaplarında 6 ve 12 ay vadeli hesap açma ve yenileme işlemlerinin 20 Ocak 2025 tarihi itibarıyla sonlandırılmasına karar verilmiştir.
6. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) brüt uluslararası rezervleri, 27 Aralık’tan bu yana 8,2 milyar ABD doları artarak 17 Ocak 2025 itibarıyla 163,3 milyar ABD dolarına yükselmiştir. Türkiye’nin 5 yıllık kredi risk primi (CDS) 27 Aralık’tan bu yana sınırlı miktarda artarak 22 Ocak 2025 itibarıyla 265 baz puan seviyesine gelmiştir. Türk lirasının 1 ay vadeli kur oynaklığı 22 Ocak itibarıyla yüzde 9,2 seviyesine, 12 ay vadeli kur oynaklığı yüzde 18,2 seviyesine düşmüştür. Önceki PPK toplantı haftasından bu yana Devlet İç Borçlanma Senetleri (DİBS) piyasasına 1,6 milyar ABD doları giriş, hisse senedi piyasasından ise 0,3 milyar ABD doları çıkış olmak üzere toplam 1,3 milyar ABD doları net portföy girişi gerçekleşmiştir.
Talep ve Üretim
7. Kasım ayında perakende satış hacim endeksinde aylık bazda yüzde 1,9 oranında artış görülmüş, çeyreklik artış sürmekle birlikte bir miktar hız kesmiştir. Altın hariç bakıldığında ise, perakende satış hacmindeki çeyreklik artış daha ılımlıdır. Aynı dönemde ticaret satış hacim endeksi aylık bazda perakende satış hacmine kıyasla daha düşük oranda artış kaydetmiştir. Hizmet üretiminin yanı sıra talebi hakkında da bilgi sunan hizmet üretim endeksinde, kasım ayında yüzde 0,2 oranında düşüş gerçekleşmiştir. Çeyreklik bazda yüzde 0,2 oranında sınırlı yükselen hizmet üretimi yıllık olarak gerilemiştir. Otomobil ve beyaz eşya satışları önceki iki çeyrekteki gerilemelerini takiben 2024 yılının son çeyreğinde artarak telafi eğilimi sergilemiştir. Kartla yapılan harcamaların aylık bazda artış oranları ekim ve kasım aylarında önceki çeyrek ortalamasının altına inerken aralık ayında bir miktar yükselmiştir. Ocak ayının ilk iki haftasına ilişkin veriler kart harcamalarında aylık bazda gerilemeye işaret etmektedir. İmalat sanayi firmalarına yönelik anket verileri, iç piyasa siparişlerinin aralık ayında gerilemekle birlikte 2024 yılının son çeyreğinde arttığını, ancak tarihsel ortalamasının altında bir seyir izlemeye devam ettiğini göstermektedir. Bu çerçevede, mal ve hizmet talebine ilişkin veriler bir bütün olarak değerlendirildiğinde, son çeyreğe ilişkin göstergeler yurt içi talebin enflasyondaki düşüşü destekleyici seviyelerde bulunduğunu göstermektedir.