22/11/2008 tarihli ve 27062 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 5811 sayılı Kanunun 5917 sayılı Kanunla değişik 3. maddesinin 1. fıkrasında "Gerçek veya tüzel kişilerce, (5917 sayılı kanunun 44 üncü maddesinin (a) bendiyle değişen ibare) 1/6/2009 tarihi itibarıyla sahip olunan ve yurt dışında bulunan; para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçları ile varlığı kanaat verici bir belgeyle ispat edilen taşınmazlar, (5917 sayılı kanunun 44 üncü maddesinin (a) bendiyle değişen ibare) 30/9/2009 tarihine kadar (2009/14546 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı gereği 31/12/2009) Yeni Türk Lirası cinsinden rayiç bedelle banka veya aracı kuruma bildirilir ya da vergi dairelerine beyan edilir. Bu kıymetler, 213 sayılı Kanun uyarınca defter tutan mükellefler tarafından beyan tarihi itibarıyla kanuni defterlere kaydedilebilir. Bilanço esasına göre defter tutan mükellefler, bu Kanun hükümleri uyarınca kanuni defterlerine kaydettikleri kıymetler için pasifte özel fon hesabı açarlar. Bu fon hesabı, sermayenin cüz'ü addolunur, sermayeye ilave dışında başka bir amaçla kullanılamaz, işletmenin tasfiye edilmesi halinde ise vergilendirilmez. Serbest meslek kazanç defteri ile işletme hesabı esasına göre defter tutan mükellefler, söz konusu kıymetleri defterlerinde ayrıca gösterirler. Bu varlıklar dönem kazancının tespitinde dikkate alınmaz." hükmüne yer verilmiştir.
Bu doküman Resmi Gazete dışında bir kaynakta yayınlanmıştır. Konsolide metin çalışmaları ilgili kaynak güncellendikçe sağlanabilmektedir.
Aşağıda bir kısmını gördüğünüz bu dokümana sadece Standart, Profesyonel veya Profesyonel + pakete abone olan üyelerimiz erişebilir.
T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü
Sayı: B.07.1.GİB.4.34.16.01-KVK 6-107
Konu: 5811 sayılı Kanun uygulaması
İlgide kayıtlı dilekçenizde, ... Vergi Dairesi Müdürlüğü'nün ... vergi kimlik numarasında kayıtlı mükellefi olduğunuz, 5811 sayılı kanun kapsamında yurt dışından nakit varlık getirdiğiniz, banka tarafından tahakkuk ettirilen verginin ödenerek kalan meblağın şirketinizin banka hesabında bulunduğu belirtilerek, şirketinizce özel fon hesabına kaydedilecek tutarın vergi öncesi tutar mı yoksa vergi sonrasında kalan tutar mı olacağı konusunda Başkanlığımız görüşleri sorulmaktadır.