25/2/1998 tarihli ve 4342 sayılı Mera Kanununun geçici 3 üncü maddesinin uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar aşağıda açıklanmıştır.
A - Maddenin uygulanacağı mera, yaylak ve kışlaklar
Mera, yaylak ve kışlakların bu madde kapsamında değerlendirilebilmesi için aşağıda belirtilen şartları taşıması gerekmektedir:
a) Meraların 3/5/2005 tarihi, yaylak ve kışlakların ise 20/6/2007 tarihi itibariyle belediye ve mücavir alan sınırları içerisinde bulunması gereklidir. Bu tarihler itibariyle köy sınırları içerisinde bulunan veya bu tarihten sonra belediye ve mücavir alan sınırları içerisine alınan mera, yaylak ve kışlaklarda bu madde hükümleri uygulanmayacaktır.
b) Mera, yaylak ve kışlakların 1/1/2003 tarihinden önce kesinleşmiş imar planı içerisinde kalması gereklidir. Bu tarihten sonra imar planı içerisine alınan veya imar planı bulunmayan yerlerdeki mera, yaylak ve kışlaklarda bu madde hükümleri uygulanmayacaktır. İmar planından maksat her tür ve ölçekteki plan, yani nazım, uygulama veya mevzi imar planıdır. İmar planlarında, mera, yaylak ve kışlak olarak korunacak alanda kalan taşınmazlar, madde kapsamında değerlendirilmeyecektir.
c) Mera, yaylak ve kışlakların, yerleşim yeri olarak işgal edilmesi, yani bu şekilde kullanılması, yerleşim ve işgal durumunun da 1/1/2003 tarihinden önce olması gereklidir. Bu tarihten sonra işgal edilerek yerleşim yeri olarak kullanılan mera, yaylak ve kışlaklarda, bu madde hükmü uygulanmayacaktır. Bu maddenin uygulanmasında "yerleşim yeri" kavramı; konut, konaklama, turizm, sanayi, askeri ve benzeri amaçlar için kullanılmak üzere planlanarak yapılaşmış veya eskiden beri bu amaçlarla kullanılan şehir, kasaba ve beldelerin üzerinde yapılaşma bulunan yerleşik alanlarını ifade etmektedir. Yerleşik alan içinde kalan ancak üzerinde yapılaşma olmayan parseller de bu kapsamda değerlendirilir.
ç) Bu nitelikteki taşınmazların mera, yaylak ve kışlak olarak kullanımının teknik açıdan mümkün olmaması gereklidir. Bu husus, Mera Kanununda belirtilen mera komisyonunca tespit edilecektir.
Yukarıda belirtilen dört temel şartı birlikte taşıyan mera, yaylak ve kışlaklar, Mera Kanununda öngörülen ot bedeli alınmaksızın bu madde uyarınca Hazine adına tescil edilecektir.
B - Kamu tüzel kişileri hakkında yapılacak işlemler
Mera Kanununun değişik geçici 3 üncü maddesinin birinci fıkrasına göre; yukarıda belirtilen şartları taşıyan mera, yaylak ve kışlaklardan, belediyeler ve diğer kamu kurum ve kuruluşları adına tescil edilmiş olan taşınmazlar, bu kurum ve kuruluşların mülkiyetine bırakılacaktır. Bu taşınmazlar için kamu tüzel kişilerinden herhangi bir bedel alınmayacaktır. Buradaki temel şart, meraların 3/5/2005 tarihi, yaylak ve kışlakların ise 20/6/2007 tarihi itibariyle belediyeler ile diğer kamu kurum ve kuruluşları adına tescilli olmasıdır.
Yukarıda (A) bölümünde belirtilen şartların tamamının gerçekleşmiş olması kaydı ile; bu nitelikteki taşınmazlar hakkında açılacak davalar ile Hazinece açılan ve halen derdest olan davalardan vazgeçilecek, açılan davalar sonucunda bu nitelikteki taşınmazların Hazine adına tesciline ya da özel siciline yazılmasına ilişkin olarak mahkemelerce verilen kararlar infaz edilmeyecektir.
3/5/2005 tarihinden önce Hazine adına tescil edilmiş ya da mera olarak sınırlandırılmış taşınmazlar ile 20/6/2007 tarihinden önce Hazine adına tescil edilmiş ya da yaylak ve kışlak olarak sınırlandırılmış taşınmazlar hakkında bu hükümler uygulanmayacaktır.
Ayrıca, bu hükümler, mülkiyetin tespiti amacıyla açılan ve 29/6/1938 tarihli ve 3533 sayılı Kanuna göre tahkim yolu ile görülen davalar sonucunda tapu kütüklerinin malik haneleri boşaltılan ve bu tarihler itibariyle belediyeler ile diğer kamu kurum ve kuruluşları adına tescilli olmayan taşınmazlar hakkında da uygulanmayacaktır.
C - Gerçek kişilerle özel hukuk tüzel kişileri hakkında yapılacak işlemler
a) Devredilebilecek taşınmazlar
Yukarıda (A) bölümünde belirtilen şartların tamamının gerçekleşmiş olması ve Mera Kanununun değişik geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrasında öngörülen bedelin ilgililerince Hazineye ödenmiş olması kaydı ile; bu nitelikteki taşınmazlardan Hazine adına tescil edilmesi gerekirken gerçek ya da özel hukuk tüzel kişileri adına tescil edilmiş olanlar hakkında açılacak davalar ile Hazinece bu kişiler aleyhine açılan ve halen derdest olan davalardan vazgeçilecek, açılan davalar sonucunda bu nitelikteki taşınmazların Hazine adına tesciline ya da mera, yaylak ve kışlak vasfı ile özel siciline yazılmasına ilişkin olarak mahkemelerce verilen kararlar infaz edilmeyecek, infaz yapılmış ise, Hazine adına tescilli taşınmazlar doğrudan, özel siciline yazılmış olan taşınmazlar ise vasıfları kaldırılarak Hazine adına tescilleri sağlandıktan sonra ilgililerine devredilecektir.