2762 sayılı Vakıflar Kanununun 27 nci maddesinin 2 nci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
Bu maddede öngörülen ve ilgililerince Vakıflar İdaresine ödenmeyen taviz bedelleri, bu gayrimenkul için 1319 sayılı Emlak Vergisi Kanunu gereğince verilen en son beyanname ile beyan edilen vergi değerinin yüzde yirmisi oranında hesap edilerek ilgili Vakıflar İdaresince alınır. Beyannamedeki değerin gayrimenkulün rayiç bedelinin altında olduğu Vakıflar İdaresince anlaşıldığı takdirde, Vakıflar İdaresi ilgili Vergi Dairesinden bu gayrimenkule ait rayiç bedelin tespitini ister. Taviz bedeli ödenmeden ortaklığın giderilmesine veya cebri icra yoluyla satışı yapılacak olan gayrimenkullerin taviz bedellerinin hesaplanmasında, satış bedeli ile vergi değerinden fazla olanı esas alınır.
2762 sayılı Vakıflar Kanununun 29 uncu maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
MADDE 29
On yıl içinde bu Kanun hükümlerine göre taviz vermek yolu ile icareteyn veya mukataa kayıtları terkin edilmemiş olan gayrimenkullerin mülkiyeti on yıl sonunda kendiliğinden mutasarrıflarına geçer ve vakfın hakkı da ivaza dönerek gayrimenkulün tamamı bu ivaz karşılığında birinci derece ve birinci sırada ipotek sayılır. Genel Müdürlük o yıl tahakkuk ettirilen icare veya mukataa üzerinden hesaplanabilecek olan bu tavizlerle vaktinde ödenmeyen taksitleri mutasarrıfın başka mallarına müracaat yolu ile ve Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkındaki Kanuna göre tahsile dahi yetkilidir.
Bu madde gereğince mülkiyeti mutasarrıflarına geçmiş olan gayrimenkullerde maliklerin Hazineden başka varis bırakmadan ölümleri halinde, mülkiyet mahlulen vakfına rücu eder. Bu Kanunun yayımı tarihine kadar maliklerinin ölümleri üzerine son mirasçı sıfatıyla Hazineye intikal edip de bu husus tapu kaydına işlenmemiş bulunan gayrimenkullerde yukarıdaki fıkra hükmüne tabidir.
Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer.
Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.