Kanun’da yer alan “lehte nazarı itibara alınmama” yaptırımından ne anlaşılması gerektiği…
Kanaatimizce Tandoğan’ın bu fikrine dayanak gösterdiği bir gerekçe son derece dikkat çekicidir ve çalışmamızda farklı biçimlerde ifade ettiğimiz bir sorgulamayı bir kez daha yapmamızı gerektirmektedir: 805 sayılı Kanun acaba sözleşme serbestisini kısıtlayacak şekilde taraflara sözleşmelerini akdederken uymaları gereken lisana ilişkin bir şekil şartı mı getirmektedir? Tekrar hatırlayacak olursak, 805 sayılı Kanun ile Borçlar Kanunu 12 gün arayla kabul edilmiş iki kanundur ve sonraki tarihli olan Borçlar Kanunu’dur. Bilindiği üzere, sözleşmelerin özel hukuk açısından geçerliliğine ilişkin hükümlerin hiç şüphesiz Borçlar Kanunu, Medeni Kanun veya Ticaret Kanunu gibi esasa ilişkin maddi nitelikteki kanun hükümlerinde yer alması beklenir ve bu haklı bir beklentidir(61).…
Kanun’un 4. maddesinde yer alan bu yaptırımın esasen bir yorum hükmünden ibaret olduğu…
Bir diğer görüş ise, Kanun’da yer alan “lehine nazara alınmaz” ibaresinin geçerlilik…
Bu noktada söz konusu yaptırımın tahkim anlaşması özelinde ifade ettiği anlama gelecek…
Tahkim anlaşmasının veya tahkim şartını içeren sözleşmenin, Türkçe kullanma zorunluluğu…
805 sayılı Kanun’un tahkim anlaşmaları bir tarafa, sözleşmeler alanında dahi yaptırım…
Son olarak, Kanun’un 4. maddesinin tahkim anlaşmaları açısından yargı kararlarında…
Örneğin, Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 4.3.2013 tarihli kararında “… 805 sayılı İktisadi Müesseselerde Mecburi Türkçe Kullanılması Hakkındaki Kanun’un 2. maddesinde sözleşmelerin Türkçe düzenlenmesi öngörülmüştür. Davacı tarafından dava dilekçesine eklenen tahkim şartını içeren sözleşmenin ise İngilizce düzenlendiği anlaşılmaktadır. Bu itibarla mahkemece tahkim şartının geçerli olup olmadığı değerlendirilip tahkim itirazının buna göre karara bağlanması gerekirken bu husus nazara alınmadan yazılı şekilde hüküm tesisi bozmayı gerektirmiştir”…
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin bir başka kararında bu defa her iki tarafı da Türk…
Kanun’un ilk iki maddesi kapsamında Türkçe düzenlenmesi gerektiği ileri sürülerek…
“…Dosya kapsamından, davanın her iki yanının da Türkiye Cumhuriyeti tabiyetinde bulunan şirketler olup aralarındaki varlığı ihtilafsız…
Görüldüğü üzere bu kararda 805 sayılı Kanun’un 4. maddesinde sözleşmelerin Türkçe…
Söz konusu karara ilişkin olarak üzerinde duracağımız son bir husus da kararda yer…
Örneğin, İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 11.10.2018 tarihli kararına(75)…
“… davacının bir yandan sözleşmeden kaynaklanan diğer yükümlülüklerini yerine getirirken, yargılama sırasında sözleşmenin bir örneğini ve tercümesini bizzat ibraz etmişken diğer yandan özgür iradeleriyle düzenledikleri tahkim şartının geçersiz olduğunu ileri sürmesi MK. Md. 2’de yer alan iyi niyet kuralına aykırı olacağı gerekçesiyle taraflar arasındaki tahkim şartının geçersiz olmadığı için tahkim itirazının kabulüne ve davanın usulden reddine …”(76)…
Bu kararda mahkemenin sergilediği yaklaşım “tahkim şartının esas sözleşmeden bağımsızlığı”…
Buna karşılık, taraflar arasındaki esas sözleşmede yer alan bir tahkim şartının ifasına…