Yukarıda belirtilen ihtimal 01.10.2008 tarihinden sonra gerçekleştiği takdirde gelir…
• 25.02.2021 tarih ve E.2020/10255 – K.2021/2236 sayılı karar gereğince, “Dosya kapsamı incelendiğinde, davacıya 9.2.2010 tarihinde yaşamını yitiren sigortalı eşi üzerinden dolayı 4/a kapsamında ölüm aylığı bağlandığı ve aynı zamanda 15.12.1986 tarihinden itibaren ölen babası üzerinden 4/b ölüm aylığı bağlandığı, kurum tarafından eşinden aldığı aylığın asgari ücretin üzerinde olduğu gerekçesiyle aylığın iptal edilerek 2013/nisan-2015/aralık arası 17.479,88 TL yersiz aylık tahakkuk ettirilmesi üzerine eldeki davanın açıldığı anlaşılmaktadır. … dava dosyası incelendiğinde, babası üzerinden aylık alma açısından hakkı doğuran olay eşinin vefat ettiği tarih olacağından, söz konusu 9.2.2010 tarihteki ilgili mevzuatın yukarıda belirtilen maddeleri uyarınca davacının çift aylığa hak kazanamadığı belirgindir…
• 08.04.2021 tarih ve E.2020/4719 – K.2021/4924 sayılı karara göre, “sigortalıya ait şartlar sigortalının ölüm günü itibarıyla yürürlükte olan yasal mevzuat kapsamında değerlendirilmeli, hak sahiplerine ilişkin koşullar ise hak sahipliği sıfatının kazanıldığı tarihte yürürlükte olan yasal düzenlemeler çerçevesinde irdelemeye tabi tutulmalıdır. Eldeki davada ise davacının babadan dolayı hak sahipliği sıfatı, 01/10/2008 tarihi sonrası, 13/02/2011 tarihinde kocanın ölümüyle kazanıldığından hak sahipliği sıfatının kazanıldığı tarihte yürürlükteki mevzuat gereği, özellikle 5510 sayılı Yasanın 54. maddesi kapsamında irdeleme yapılmak suretiyle davacı hakkında hak sahipliği sıfatının kazanıldığı tarihe göre uygulanması gereken yasal mevzuat irdelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir”…
• 07.10.2021 tarih ve E.2021/2587 – K.2021/11773 sayılı karar uyarınca, “ölüm sigortasından aylık tahsislerinde, ayrık durumlar dışında genel kural olarak hakkı doğuran olay tarihinde yürürlükte olan yasal mevzuatın uygulanması gerekmekte olup, buna göre sigortalı eşin yaşamını yitirdiği 17.01.2012 tarihi itibarıyla davanın yasal dayanağı 5510 sayılı Yasa’nın 34. ve 54. maddeleri olup, 54. maddenin 5. bendine göre hak sahibinin tercihine göre ana/baba veya eşe ait dosyaların birinden aylık bağlanacağı açıkça düzenlenmiş bulunmakla, anılan maddeler irdelenmeden yanılgılı değerlendirme sonucu, davada uygulanması mümkün olmayan 1479 sayılı Kanun hükümleri dayanak alınarak yazılı şekilde karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir…
• 29.12.2021 tarih ve E.2021/11008 – K.2021/16908 sayılı karar gereğince, “yasal mevzuat ve aylık bağlama koşulları kendi içerisinde ayrıştırılmalı, sigortalıya ait şartlar sigortalının ölüm günü itibarıyla yürürlükte olan yasal mevzuat kapsamında değerlendirilmeli, hak sahiplerine ilişkin koşullar ise hak sahipliği sıfatının kazanıldığı tarihte yürürlükte olan yasal düzenlemeler çerçevesinde irdelemeye tabi tutulmalıdır…
Yargıtay 10. Hukuk Dairesinin değinilen kararlarının tümü aynı yönde olup, bu konuda…
Sigortalıya ilişkin koşullar ile gelir ve aylığın hesaplanması bakımından ölüm tarihindeki…
Yargıtay 10. Hukuk Dairesinin ele alınan kararlarının bir kısmında muhalefet şerhinin…
• Hak sahibi kız çocuğu olarak davacıya yetim aylığının, 1990 yılında ölen ve Bağ-Kur…
• 5510 sayılı kanunun geçici 1. maddesine göre, ölüm aylıklarının bağlanmasında yürürlükten…
• Mevcut uygulamanın Anayasamızda güvence altına alınmış olan mülkiyet hakkını ihlal…
yönündeki açıklamaların yer aldığı belirlenmektedir.…
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 07.12.2021 tarih ve E.2021/459 – K.2021/1585 sayılı…
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun yukarıda yer alan kararından anlaşıldığı üzere, Yargıtay…
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi, karşı oy gerekçeleri ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun…